Anne Kokusunun piyasa değeri nedir?

9 Mayıs 1905 de annesini kaybeden Batı Virgina’lı öğretmen Anna Davis ,her ölüm yıldönümünde yaptığı annesini anma etkinliğini,ülke genelinde  her yıl yapılacak bir etkinliğe dönüştürmek ister. Ancak Amerikan Senatosu bu öneriyi benimsersek, başımıza babalar günü,halalar günü,dayılar günü, teyzeler günü, dedeler günü, ebeler günü de çıkartırlar diye öneriyi reddeder. Ama kutlamalar ülke genelinde yaygınlaşır. Başkan Wilson,1914’de Mayıs’ın 2.Pazar gününü anneler günü ilan eder…
Ancak bu Anna Davis’i  başta mutlu etse de , sonradan anneler gününün ticarileştiği iddiasıyla davalar açar ama kaybeder…
Artık “ok yaydan”, “kapitalizm cini şişeden çıkmıştır”.
***
Her şeyin fiyatını bildiğimiz ama hiçbir şeyin değerini bilmediğimiz bir dünya da gitgide kutsal anne kavramı da artık,  içselleştirdiğimiz, ruhumuza ,DNA larımıza işlemiş bir değerden fiyatlandırabildiğimiz bir metaya  dönüşecektir çoktan…
Ve farkında olmadan…
***
Doğum yapan annelerin hücrelerinin yenilendiği bilimsel bir gerçek. Bu yenilenmenin annenin bebeğinden aldığı kök hücrelerle olduğu en büyük olasılık.Kök hücreler her türlü vücut hücresine dönüşebilme yeteneğine sahip ana hücreler.Nerde bir hasar varsa oraya gidip,o hücre tipine dönüşüp  hasarı onarıyor. Bu hücre en çok da anne-çocuk arasında kordon kanında bulunuyor.
***
Verdiği kök hücre nedeniyle, bebeğin doğduktan sonra da anne vücudun da yaşamaya devam ettiği düşünülüyor. Yani bebeğin kök hücreleri anne kalbinde kalp hücresi, beyninde sinir hücresi olarak yaşamaya devam ediyor.
***
Nerede bir çocuk ölürse , orada bir de anne ölür” sözü,biraz da bu yüzden doğrudur belki de…
***
 Balıkesir-Çanakkale E-24 karayolundan sapıp 2 km ilerlerseniz,ilk kez bir köyde, Tahtakuşlar Köyü’nde, doğal güzellikler içinde bir Etnoğrafya Galerisi’ne ulaşırsınız.Yine bir köy öğretmeninin kurduğu Türkiye’nin tek özel Etnoğrafya Galerisi’dir burası. Bu galeri de Orta Asya’dan Anadolu’ya göç eden Konar-Göçer Türk boylarının özgün kültür varlıkları, halıları ilginç eşyaları sergilenir.
***
Bu galeri de sergilenen binlerce obje arasında bir tanesi vardır ki üstünde yaşadığımız bu kutsal topraklara neden Anadolu dendiğini bize biraz daha anlatır.
Bu obje “ana kokusu kolyesi” dir. Ahşap boncuk veya zeytin çekirdeği gibi doğal malzemeden yapılan bu kolyeyi anne sürekli takar,bağa bahçeye çalışmaya gidince de ağaç gölgesine bıraktığı bebeğinin boynuna takar.Anne kokusunu alan bebek de mutluluk , huzur ve güven içinde uyur.
***
Bir bebek doğduğu an, annesini onlarca kadın arasından sadece kokusundan tanır.
***
Anne-çocuk arasında ki kutsal bağ, piyasanın vicdana oynayarak, talep yaratarak,insanları tektipleştirerek “anneler günü” adlı uyduruk ,yapmacık bir toplu ritüele dönüşmüştür.
***
Kapitalizm”gölgesinden yararlanmadığı ağacı keser” derler.
Çok kötüsün kapitalizm.Hem de çok kötü…
İnsanların “en soylu duygularını”paraya tahvil ettiğin kötüsün…
***
Sanki sevgiyi ifade etmenin özel bir günü olurmuş gibi kutlanan bugün, acımasız , bencil ve  duyarsız  duyguları  içinde mi taşımalıdır?
***
Anneler Günü yaklaşırken bütün sınıflar anneli şarkılar söylerken,bir sınıftan şarkı sesi gelmez.Çünkü o sınıfta annesini kaybeden bir çocuk vardır ve öğretmen o çocuğu üzmemek için anneli şarkılar söyletmez.
***
Şehitlikte oğlunun mezar taşını öperken “o gelmeliydi ama ben geldim oğluma”diyen anne ağlarken, başka bir anne evladı çiçek vermişcesine mezarından kopardığı çiçeği eline alırken…
***
Anneler günü,annesini kaybetmiş,evladını kaybetmiş insanlara kötü kaderlerini acımasızca ve günlerce anlatan bir hediye verme gününe dönmüştür.Birisinin ağladığı yerde,birisi gülüyorsa bunun toplumu birleştiren hiçbir yönü yoktur…
***
Anneye verilecek en paha biçilmez hediye ,artık sadece sözlüklerde bulabildiğimiz vicdan,merhamet,vefa…Ve yapmacıksız,yalın,gerçek sevgidir…
Bugün…Yarın…Daima…

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.