Elda ELA
Başarılı olmak mı, mutlu olmak mı? Başarılı birey yetiştirebilmek mi, mutluluğu bilen ve bu duyguyu yaşayan bir birey yaratabilmek mi?
Küçük yaşlardan itibaren karşı çıktığınız birçok diretmeyi anne-baba olduğunuzda, farkında olmadan kendinizin de yaptığına tanık oldunuz mu hiç?
Daha minicikken dünyaya getirdiğiniz bireyin her konuda başarılı olmasını istersiniz. Onun isteği olduğunu belirttiğiniz, ama, içinizde uhde kalan uğraşlara yönlendirir, o konuda yetersiz olursa da daha iyi olabilmesi için uğraş vermesini sağlamaya çalışırsınız sürekli. Oysa bir düşünün; siz hangi alanlarda başarılı oldunuz? Başarılı olduğunuz alanlar ailenizin dikte ettiği alanlar mıydı, yoksa hobi olarak kendi başınıza seçtiğiniz alanlar mı? Öyleyse şimdi aynı diretmeyi niçin yapıyorsunuz karşınızdaki küçük bedene? Onu dünyaya getirmiş olmanız, sizin belirlediğiniz kriterlere sahip bir birey olmasını gerektirmez. Bu gerçeğin pekala farkındasınız ve hala ne için çaba sarf ediyorsunuz?
Çocuğunuza mutluluğu öğretin.
Nasıl mı?
Sadece yaşayın; mutlu olun, hissettirin, söz hakkı tanıyın ona.
Uygulamadığınız yaklaşımlar üzerine yönlendirme yapmaya çalışmayın, sadece farkındalık oluşmasını sağlayın yaşamında. Birey olduğu için önemli olduğunu belirtin. Çocuğunuz da sizden gördüğü mutlulukla yoğrulsun ve mutlu bir birey olarak yaşamını sürdürsün. Yaşamı doyasıya yaşayan bireyler olunduğu takdirde, başarının da kaçınılmaz olduğunu işleyin beyninize. “Bir çiçeğe binlerce böcek konar, ama, o çiçeklerden balı sadece arı alır. Çünkü arılar o çiçeğe diğer böcekler gibi konmazlar. Onların bir amacı ve gayesi vardır ve bunun farkındadırlar.”
Yeni eğitim ve öğretim dönemi bugün itibariyle başladı. Ebeveyn şefkatine alışmış minikler okulları doldurdular. Bazısı velisinden ayrılmak istemedi belki, bazısı da hemen adapte oluverdi yeni çevresine. Anne babalar olarak eğitimle buluşan çocuklarımızın, daha sağlıklı nesiller olarak büyüyebilmeleri ve okumaktan, çalışmaktan bıkmadan yaşamlarına devam edebilmeleri için kendimizi sık sık onların yerine koymakta yarar var.
İlgisi olan alanlarda niçini sorgulamaktan ziyade ona destek vermek, yaşı ilerledikçe yaşanması muhtemel kuşak çatışmalarınızı da azaltacaktır diye düşünüyorum.
Bir düşünün, ailelerinizle çatışmalarınızın özünde yatan neden, onlar gibi olmadığınızı, kendi isteklerinizin ve kişiliğinizin onlardan farklı olduğunu anlatmaya çalışmak değil miydi?
O zaman çocuğunuzu kendinizden uzaklaştırmamanın en kolay yolu, onun farklı yapıda bir birey olduğunu kabul etmek ve ona kararlarında saygı göstermeniz gerektiğini aklınızdan çıkarmamak.
Yeni eğitim döneminin, yeni başarı ve mutlulukları da beraberinde getirebilmesi ümidiyle…
