Bir bayramı daha bugün bitirmenin yarın ise yeni bir bayramı kutlamanın sevincini yaşıyoruz. Evet,Kurban Bayramının bugün son günü. Kurbanlarını satan çiftçilerimiz yüzleri gülerek memleketlerine geri dönerken, kurbanlıklarını satamayanlar ise bayram sonrası ellerindeki hayvanları satmanın yollarını arıyorlar. Yine bayram süresince bildik manzaraları yaşadık. Hep acemi kasap olayını her yıl yaşıyoruz. Her yılda ülkeyi yönetenleri ve yerel idarecileri bu olayların bir daha yaşanmaması için uyarıyoruz. Ama kimse kılını kıpırdatmıyor. Zaten yerelde görev yapan belediyelerin çoğunun amacı bu hayvan satıcılarından nasıl para alabilirimin hesabı yapılıyor. Hizmet artık ikinci planda kaldığı içinde her yıl elini kesenimi ararsınız, kulunu kıranı mı? Anlayacağınız her çeşit olayları yaşıyoruz. Lakin önlem almak için kılımızı kıpırdatmıyoruz. Bu durumda da kesilen kurbanlar ne kadar kabul oluyor? Bu da takibi tartışılır. Ama artık kesinlikle hükümetin ve belediyelerin ellerini başlarının arasına koyup bu saçmalığa bir son vermeleri gerekir. Acilen kurban kesim yerlerini şimdiden yapıp vatandaşın hizmetine sunmalılar.
KREDİ KARTI İLE KURBAN KESİLİR Mİ?
Birçok alışveriş merkezi kredi kartı ile kurban kesiyor. Her konuda olduğu gibi bu konuda da din istismar ediliyor. Hiç kuşkusuz bu konuda diyanet işleri Başkanlığına vatandaşları aydınlatma konusunda büyük görevler düşüyor. Burada anlatmak istediğim şudur birileri para kazanmak için AVM'lerde kredi kartı ile kurban kesiyor. Ancak, kredi kartı ile kurban kesilip kesilemeyeceği yönünde bir yetkili açıklama yapmıyor. TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken dünkü bir açıklamasında piyasada para olmadığını, insanların borçlu yaşadığını açıklamış. Bana göre haklı bir açıklama yapmış. TOBB Başkanı Rıfat Hisarçıklıoğlu ise karşılıksız çeklerin arttığından şikâyetçi. Piyasalar ise protestolu senetlerin yükselişinden oldukça rahatsız. Şimdi ise kredi kartı ile kurban kesiliyor. Arkasından da kredi kartları patlıyor. Anlayacağınız insanlar gelecek 10 yılını borçlanmış durumda. Lakin birileri ortaya çıkarak bankalar için bir laf eden yok. Çeki veren banka neden elini taşın altına koymaz? Verdiği çek koçanına sahip çıkmaz? Çeki veren banka müşterisine kefil olur ve çekin üzerine yazılan rakamın tamamını karşılamakta sorumlu olursa her önüne gelene çek defteri vermez. Ama ülkemizde öyle değil. Hep bankalar koruma altına alınıyor. Hani sürekli diyoruz ya ekonomimiz çok güçlü diye. Aslında güçlü olan ekonomimiz değil bankalardır. Devletin bütçesi açık verirken, bankalar sürekli karlarını artırıyor. Demek ki iyi olan bankalar.
DÖNÜŞ TRAFİĞİNE DİKKAT
Sürekli trafik kazalarından dert yanıyoruz. Hatta trafik kazalarında kaybettiğimiz canları artık yazamıyorum. Ancak, bayram tatilinin ilk 3 gününde meydana gelen kazalarda 115 kişi yaralanırken, 23 kişi de hayatını kaybetmiş. Tabi bu rakamlar benim edindiğim bilgiler. Birde ulaşılamayan veriler var. Ülkemizde 16 milyonu aşkın araç trafiğe çıkıyor. Hiç kuşkusuz bu araçları kullananların hepsi acemi değil, hepsi kurallara uymuyor değil. Ülkemizde yolların kalitesi artmasına rağmen kazalar nedense hız kesmiyor. Bunun tek sebebi ise bana göre kurallara uymamaktır. Çünkü toplum olarak kuralları yok etmek için adeta yarış halindeyiz. Oysa kurallara ne kadar fazla uyarsak kazalar o derecede azalacak. Ama şehrin göbeğinde araç kullanmıyoruz adeta gösteri yapıyoruz. Ankara Valisi Alaattin Yüksel Başkentte gece karanlığından şikâyet etmiş. Ama şunu bilmeli ki bu karanlığın sebeplerinden birisi kendisi, diğeri ise büyükşehir belediyesidir. Devlet olarak alışveriş festivali düzenleyip her türlü desteği büyüklere verirseniz, küçüklerde böyle yok olur. Küçükler yok olunca cadde ve sokaklarda ışıklarda yanmıyor. Demek ki bir işi yaparken iyice düşünmek lazımmış. Bakın şimdi Ankara'da özellikle Yenimahalle bölgesinde trafik bir keşmekeşe döndü. Çünkü denetim yok. Trafik adeta uyuyor. Kızılay'da hep denetim yapılıyor. Diğer cadde ve sokaklar Ankara'da denetime tabi değil galiba.
29 EKİM GERİLİMİNİ SONLANDIRIN
Birileri bu ülkede gerilimi tırmandırmaktan yana galiba. Birisi alternatif bayram kutlamak isterken, birisi hayır kutlayamazsın diyor. Sayın valiye sormak isterim neden Cumhuriyet Bayramını kutlayamıyoruz? Cumhuriyet vali olarak senin bayramının mı, hükümetin bayramımı, yoksa vatandaşın bayramımı? Önce buna cevap verin ardından da şuan yapılan yönetimin cumhuriyet olmadığını birisi lütfen çıksın söylesin. Lütfen gereksiz ortaya çıkan bu gerilimi sonlandırın ve ülkeyi germeyin.
