2013 Yılında yazdığım ‘İSTANBUL’A 84 VEKİL ÇOK’ başlıklı yazımı hepinize yeniden hatırlatma gereği duydum. Bu yazıyı 14.09.2013 yılında yazdım. Bugün halen ülkemizde 550 milletvekilinin çok olduğunu üstüne basa basa söylüyorum. Ama birileri bu sayıyı anayasa paketi bahanesiyle 600’e çıkarıyorlar. Ama hiçte çıkıp bu 550 milletvekili ne iş görüyor da sayıyı artırıyorsunuz diye soran bir Allah’ın kulu yok. Burada yapılması gerekeni kısa ve öz olarak söylüyorum. Öncelikle her ile 2 milletvekili standart olmalı ve daha sonrası nüfusa göre dağılım olmalı ve sayı da 550 ve 600 değil, 450 ye indirilmeli. Aşağıda okuyacağınız yazımda TÜİK verileri baz alınmış ve o günde ülke nüfusu 73 milyon olarak açıklanmıştı. Bugün ise ülke nüfusumuz 79 milyonu aşmış olmasına rağmen 600 vekili bırakın 450 vekil yeter diyorum ve 2013 yılında yazdığım bu yazımı tekrar burada sizlere hatırlatıyorum.
    TÜİK verilerine göre, 31 Aralık 2010 tarihi itibarıyla ülke nüfusumuz 73 milyon 722 bin 988 kişi. Yine aynı verilere göre, 2010 yılında Türkiye’de ikamet eden nüfus bir önceki yıla göre 1.161.676 kişi artmıştır.
Nüfusun yüzde 50,2’sini (37.043.182 kişi) erkekler, yüzde 49,8’ini (36.679.806 kişi) ise kadınlar oluşturmaktadır. Bu veriler içerisinde 81 ilden, 53’ünün nüfusu bir önceki yıla göre artarken, 28 ilin nüfusu azalmış. Nüfus artış oranı en düşük olan ilk üç il sırasıyla Tunceli, Çankırı ve Ardahan olurken, artış oranı en yüksek olan ilk üç il ise Bilecik, Isparta ve Erzincan oldu.

Nüfusumuzun yüzde 76,3’ü il ve ilçe merkezlerinde yaşıyor. Toplam nüfusun yüzde 18’i (13.255.685 kişi) İstanbul’da ikamet etmekte. Bunu sırasıyla; yüzde 6,5 ile (4.771.716 kişi) Ankara, yüzde 5,4 ile (3.948.848 kişi) İzmir, yüzde 3,5 ile (2.605.495 kişi) Bursa, yüzde 2,8 ile (2.085.225 kişi) Adana takip ediyor. Ülkemizde en az nüfusa sahip olan Bayburt’ta ikamet eden kişi sayısı ise 74.412. Bayburt il olmadan önce 1987 yılında 114 bine sahipti.  
    KİLOMETREYE 96 KİŞİ DÜŞÜYOR
Nüfus yoğunluğu olarak ifade edilen “bir kilometrekareye düşen kişi sayısı” Türkiye genelinde 96 kişi. Ancak bu sayı illerde 10 ile 2 bin 551 kişi arasında değişiyor. İstanbul 2.551 kişi ile nüfus yoğunluğunun en fazla olduğu il. Bunu sırasıyla; 432 kişi ile Kocaeli, 329 kişi ile İzmir, 254 kişi ile Hatay ve 250 kişi ile Bursa izliyor. Nüfus yoğunluğunun en az olduğu il ise 10 kişi ile Tunceli. Yüzölçümü büyüklüğüne göre ilk sırada yer alan Konya’nın nüfus yoğunluğu 52, yüzölçümü en küçük olan Yalova’nın nüfus yoğunluğu ise 241.

NÜFUS DEĞİŞİRDE VEKİL DEĞİŞMEZ Mİ?

İşti ülkemizde nüfusun çok değişken bir grafik çizmesi her seçimde milletvekili sayısını da değiştiriyor. 2010 yılı sayımlarına göre 2011 yılı Haziran ayı içerisinde yapılacak seçimlerde 25 ilin vekil sayısı azaldı. 12 ilin ise arttı. 14 milletvekili ile en fazla artış İstanbul’da. 2007 seçimlerinde TBMM’ye 70 milletvekili gönderen İstanbul bu seçimlerde 84 vekil gönderecek. 3 büyük ilin yanı sıra Bursa, Diyarbakır, kayseri, Sakarya, Şırnak, Tekirdağ ve Van da birer, Gaziantep, Kocaeli ise ikişer vekil fazla çıkaracak. Konya, Tokat, Trabzon ve Yozgat ikişer, Afyon, Ağrı, Aksaray, Aydın, Bitlis, Çankırı, Çorum, Erzincan, Erzurum, Giresun, Isparta, Karabük, Karaman, Kastamonu, Kırşehir, Kütahya, Kırıkkale, Malatya, Ordu, Sinop ve Sivas ise bir vekil noksan çıkaracak.

KÜÇÜK İLLER GARİP KALIYOR

TÜİK’in verileri doğrultusunda Yüksek Seçim Kurulu tarafından illere göre artırılan ve düşürülen vekil sayısını sizlere yukarıda açıkladım. Ancak, nüfusun artmasına paralel olarak neden vekil sayısı artar buna bir anlam veremiyorum. Sanki insanlar nüfusa göre TBMM’ye gelip işlerini yaptırıyorlar. Asla öyle değil. Size bir örnek vereyim Ankara, İstanbul, İzmir gibi büyük illere göç veren Ağrı, Kars, Bayburt, Erzurum, Erzincan, Gümüşhane gibi illerin insanları göç ettikleri illerden seçilen milletvekillerine gitmiyorlar. Aksine yine göç ettikleri nüfuslarının kayıtlı olduğu ilin milletvekillerine gidiyorlar. Peki istanbul’dan seçilen 84 vekil ne yapıyor? Çoğunluğunun odası boş.

KÜÇÜK İLLER BÜYÜKŞEHİRLERDE ÖRGÜTLENİYOR

Anlayacağınız, belki ilin nüfusu TÜİK’e göre 74 bin olan Bayburt’un gerçekte nüfusu 1 milyona yakın. Sadece İstanbul’da 400 bin, Ankara’da 120 bini aşkın Bayburtlu var. Şimdi buradan soruyorum. İki vekille bu işsizlik ortamında bu insanlara nasıl çare olacaklar. İlin yatırımları ile mi ilgilenecekler, yoksa yaşadıkları şehirden Ankara’ya gelen hemşerilerine hizmet mi edecekler? Tabi ki öncelikli olarak hemşerilerine hizmeti ön plana alıyorlar. Çünkü sağ olsunlar siyasi partilerin genel merkezleri nedense ya bunlar küçük il kaç kişi varlar ki büyük şehirde bunlardan vekil aday koyalım diyerek, hep memleketlerinde sevilmeyen partilerin üst düzey yöneticilerini seçim garantisi olarak gördükleri büyükşehirlerde aday yapıyorlar. Ancak, artık küçük iller uyanmaya başladı. Hemşeri dernekleri aralarında yaptıkları toplantılarda artık körü körüne oy kullanmama kararı alıp hemşerilerinin adaylığını istiyorlar. Çünkü bugüne kadar hep horlanmışlar. Bundan doğal daha ne olabilir ki.

“AYNI SORUN DEVAM EDİYOR”

4 Yıl önce yaşanan sonun maalesef bugünde ülkemizin en önemli sorunlarından. Şöyle ki, büyükşehirlerden milletvekili seçilip gelen vekillerin ise yüzde 50 sini odalarında dahi bulamazsınız. Çünkü gelmiyorlar. Çok önemli toplantı ve gündem olursa parti genel merkezlerinin talepleri üzerine gelip oylarını kullanıp gidiyorlar. Ancak 2-3 vekil çıkaran küçük illerin vekilleri ise büyükşehirlerde yaşayan hemşerilerinin hem sorunlarını dinliyor, hem de TBMM’de ağırlamayı ihmal etmiyorlar. Yani yine yük küçük illerden gelen vekillerin sırtında. İşin kaymağını ise büyükşehirlerden gelen vekiller yiyor. Onun için referandum öncesi bu milletvekili sayısı çok önemli. Adam her şey düzeldi vekil sayışımı kaldı demeyin. Çünkü bütün sıkıntılar bu düşünceden başımıza geliyor. Bu arada bugün İstanbul’un vekil sayısı 84 değil 86 diye hatırlıyorum.      


 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.