Gülerken ağız gevşetilerek açılır. Gülmek bir yerde neşeli ve eğlenceli iletişim ve  etkileşimi belirleyicidir. Ağzı açık ayran delisi gibi zekâ geriliği olanların gülüşleri  günümüzde artmaktadır. Normal gülmeler, ülkemizden uzaklaşmış, başka diyarlara göç etmiş gibi bir durum ortaya çıkmıştır.
Gül gibi geçinip giderek hayata gülmek yerine hayata somurtmayı, küsmeyi, bezginliği yaşamaya çalışanlar etrafta kol gezmektedir. “Ha güldü, ha gülecek” cinsten olanlar bir türlü güldürme eylemine aşlayamamakta, gülmelerine kilit vurmak hoşlarına gitmektedir.

Çevremizdeki güldürücüler, pasaportlarını alarak yurt dışına gittiklerinden, onların güldürücü sözleri de yurt dışına çıkmıştır. Gülecen, sevimli ve cana yakın güleç insanlar, güleğen olmaktan çoktan vazgeçmişlerdir. Sabahleyin işe giderken insanların yüzlerindeki gerginlik, güler bir yüz görmekten bizleri mahrum bırakmakta, güler yüzlülük sırıtışla, alayla bir tutularak ortalıktan kovulmaktadır. Güler yüzlülüğe gülleler atılarak havaya uçurma denemeleri yapılmakta, gülmece güldürmece oyunları eğitim için zararlı kabul edilerek eğitim programlarından atılmak istenmektedir.

Hoşa giden, tuhaf ve gülünç olaylar ve durumlar karşısında insanların susması, somurtması, küsmesi daha değerli kabul edilerek mutlu ve sevinçli zamanlar kederli ve üzüntülü zamana dönüştürülmektedir. Alaycı gülüşleri her yerde bol bol görmek mümkündür.
Hele bıyık altından sırıtışlar gülümseme diye pazarlanmaktadır. Dikkati çekecek derecede hoş, sıcak ve cana yakın görünmek için sahte gülücükler yazılı ve görsel medyada, internet yazışmalarında boy göstermektedir. Anlaşıldığı kadarıyla gülücüklerimizde teknolojiden nasibini alarak sanallaşmaya başlamıştır.
Güle oynaya neşe ile işe gidecek yerde ciddi görünmek için somurtmayı yüceltenler görmeye alışkın millet olmuşuzdur. Ağlanacak hâlimize bile güler olmuşuzdur. Hatta başkalarını gülerken bile ısırırız. Bu gülmenin ne kadar çok türü olduğunu gülüp geçerken veya gülüp oynarken görmek de mümkündür. Gülmekten kırılmak, sadece sözlüklerde gizlenmeye çalışmaktadır. Komşularımıza gülmek hoşumuza gider, ama bir sabah tebessümünü onlardan esirgeriz.

Çevremizde gülücükler dağıtanlar bizlerden kaçmakta, mutluluk dolu bir gülümseyiş  gülünç olarak damgalanabilmektedir. Gülümsemek ile gülünçleşmeyi eş anlamlı kabul edince gülünçlük gülünecek hale düşmektedir. Yılışık gülüşmeler, gülüşme ve şakalaşma deyimlerini de mezara götürücü bir özellik kazanmıştır. Delicesine gülüşler, güme gitmiş gibidir.  Sanal gülüşler, güneş görmemiş şakalar gibi şaklayıp durmaktadır. Günlük siyasi ve sosyal  olaylarda hangi tür gülücükle güleceğimizi bile bilmez olmuşuzdur.

İnsanın iç dünyasından gelen gülmeler, artık duygusuz gülümsemeler olarak her yerde karşımızdadır. Gülmeyi tetikleyici uyarıcılar, davranışlar, tutumlar insanlığı terk ederek mizah duygusunu da peşlerinden alıp götürmüşlerdir. Artık gülme, gülme olmaktan çıkmış deli gülüşü olarak sanal dünyada kol gezer olmuştur. İnsan gülüşünün jest ve mimikleri de şekil değiştirip sahte bir kılıkla yok oluşa doğru sürüklenip gitmektedir. İçten atılan iki kahkaha bir öğün yemeğe bedeldir diyenler şimdi yoklar. Ah! Nerede o güzel ve içten bir kahkaha atan insanoğlu!

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.