- 2. Bölüm -

Yurt dışında görevli olduğum anlarda merhum Elçibey ile İsa Alptekin’in İstanbul’da gerçekleşen bu görüşmelerinden bir kaç yıl sonra bir araya gelme onuruna eriştiğim Elçibey, kısa sohbetimizde bu kısa görüşmeyi naklederek;
  “Çin, böyyük bir devlet. Böyle bir devlet ile ceng eylemek, küreş etmek kıyın, zor bir iş... Bayrak artık siz gençlerin omuzunda. Mühim olan şey, Uygureli’nde (Doğu Türkistan’da) yaşayan Türk halklarının mili kimliklerini muhafaza eylemektir...  Milli şuuru yaşatmak lazımdır... Vakti gelende Sovyet Emperyası kebi Hıtay (Çin) Devletinin de parçalanması ihtimali vardır. Buna hazırlık yapmak gerek...” demiştir.

Rahmetli Elçibey ile hem Doğu Türkistan Milli Merkezi Genel Sekreteri hem de köşe yazarı sıfatıyla yaptığımız o sohbetimiz esnasında “Pekin yöneticilerinin Bakü üzerinden Urumçi-İstanbul arasında bir havayolu – ulaşım köprüsü kurma niyetleri olduğunu, buna göre hazırlıkları yapmamız gerektiğini” söyleyerek, ölümünden bir kaç yıl sonra gerçekleşen bir hazırlığın ön bilgisini, o günün şartlarında devlet sırrını benimle paylaşmıştı.

2000 yılı içinde Sivas Milletvekili Ceylan’ın evinde gerçekleşen bu görüşme sonrası merhumla ertesi günü 11 Nisan Salı günü Ortadoğu Gazetesi’nde üçünde defa tekrar bir araya geldik. Bu görüşmede Prof. Turan Yazgan, merhum Saraçoğlu, Sivas Milletvekili Ceylan, Afyon milletvekili Müjdat Kayayerli, değerli dost Alişan Satılmış, kardeşim Süleyman bey, Yesevi Vakfı Başkanı Erdoğan Aslıyüce ve Cemil Akbulut da bulunuyordu. Bu ziyarette Elçibey bizlere şu sözleri söylüyordu:
  “Bir ülkede milli şuur ve milli ruhtan konuşulacaksa, milliyetçi projeler geliştirilecekse Milliyetçi fikirlerin gelişmesi konusunda ülke insanı bilinçlendirilmelidir. Bu fikir, Türk Cumhuriyetleri için de bir örnek olmalıdır. (...)

    16 Nisan 2000 tarihinde İstanbul’da düzenlenen iki ayrı etkinlikte iki defa daha ayak üzeri karşılaştığım rahmetli Elçibey, Orkun Dergisi tarafından düzenlenen “Altın Bozkurt Ödülü” töreninde terör mağduru kahramanların bulunduğu salonda yaptığı heyecanlı konuşmasında şunları söylemiştir:
  “Türklükte birleşmeliyiz. Kayıtsız şartsız... Dil’de, fikirde, iş’te birliğe gitmeliyiz, engeller ne olursa olsun gelecekte...
O’nun sadece bir yıl süren Cumhurbaşkanlığı döneminde yaptıkları, yandırdığı azadlık çirağı gönüllerde yaşamaya devam edecektir; nitekim Azerbaycan halkı İlham Aliyev ile özgürce yaşamayı sürdürmektedir.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.