Erbakan’dan Erdoğan’a

Rahmetli Erbakan babamın arkadaşıydı. İlk partisini Konya’da kurdukları zaman, karargah olarak da bizim ev seçilmişti. Önceleri onlara destek çıkanlar yüz kişiyi geçmiyordu. Toplantılara da evin salonları yetiyordu. Çocukluğumun, gençliğimin güzel mekanı, gazetelerde “yobazların, takünyelilerin bir araya toplandığı yer” olarak halka taktim ediliyordu. Hatta yetmişli yılların Günaydın Gazetesinde çıkan bir haberi iyi hatırlarım. Tam sayfa, evin salonunda bir toplantı anının resmi konulmuş, altında da “irtica yuvası” diye manşet atmışlardı.

O vakitler Erbakan Rahmetli bizlerle sık görüştüğü için, her sözünü, her cümlesini genç hafızalarımız kaydediyordu. “Kendi uçağını, tankını, trenini, otomobilini kendin yapacaksın!” diyordu Hoca. Yabancıların ülkemize dayattığı tarım ve sanayi politikalarına, ekonomimize dışarıdan yapılan müdahalelere son vermemiz gerektiğini bilinç altımıza işliyordu. Geceler, gündüzler boyu hiç bıkmadan, yorgunluk bilmeden yaptığı konuşmalarla. Onun idealleri bizim nazarımızda ulaşılamayacak kadar yüksekti. Bu nedenle coşkuyla dinlediğimiz halde, pek gerçekleşebileceğine de ihtimal vermiyorduk. Aklımızın tek erdiği bize sunduğu milli heyecandı. Milli ruhtu. Bugün iktidarda olan pek çok siyaset adamı, aynı milli ruhtan beslenmiş, adeta Erbakan okulunda yetişmiş o zamanın gençleridir. Necmettin Beyefendinin  de müthiş bir deha olduğu tartışma götürmez bir gerçektir. Bu millet onun haksız ithamlarla elinden alınan meşru iktidarını, 28 Şubat’ın karanlıklarında alınan kirli kararların, kendisine dayatılmasını asla unutmadı.

* * * * *

Bugüne dönelim. Müslüman ülkelerin hazin durumları ortada. Batımızdaki A.B üyesi komşu da zorda. Ekonomisi iflasta. Duyduk ki, Atina İMF’ye olan borcunun üstüne yatmış. Hayır hayır, yatmamış. Yok saymış. “Para yok hazinede. Nerden bulup vereyim?” diye dayatmadaymış. Başbakanları Aleksis Çipras dahi Litvanya’nın Riga şehrine giderken küçük bir kargo uçağında yolculuk yapmak zorunda kalmış. Türkiye’ye karşı Hellen torunlarının güçlü durması için çaba göstermekten hiç bıkmayan Avrupa, onu yine kesin kurtarmaya çalışacaktır. Yunanistan’ın şımarıklıkları bu güvenle hiç bitmiyor. Onların devlet adamları binecek uçak bulamazken, benim ülkemde halkın emrinde dahi THY uçakları. Gel de Ömer Seyfettin Üstadın “Pembe İncili Kaftan”ını hatırlama!.. Daha iki gün önce adı şimdiye dek terörizmle anılan Hakkari ilimiz bile havaalanı kazandı, memleketin her tarafına uçuşlar başladı. Bu vatandaş için ne onur verici bir olaydır. Bayburt kökenli şair/yazar Tarık Torun Beyefendinin, havaalanının açılışında duygulanıp da yazdığı mısraların güzelliğinde sevindik hepimiz.

Kim derdi ki dağlara çelik kanat inecek
Akan kan ve gözyaşı, kardeşlikte dinecek
Selahattin Eyyubi… Bu ne güzel bir isim
Türkiye’m çağ atlıyor, uyumasın bir kesim
Hakkari Dağları’ndan uçarak geçeceğiz
Şemdinli ballarıyla, Zap Suyu içeceğiz
Doğu Batı birleşip, el ele uçacağız
Gönül gönüle verip, kardeşlik açacağız
İstikbal artık senin ey bu yurdun insanı
Gökler kanat altında geldi, uçmak zamanı…”

İşte böyle mutluyuz hepimiz. Bir zamanlar hayal etmekte bile zorlandığımız günler yaşıyoruz. Kendi uçağımızı, nice tarım araçlarımızı, otomobil, tren, denizaltı gemileri vs vs vs artık kendimiz yapıyoruz. Ama ne yazık ki, bazılarının kafası ayakkabı kutularından öteye işlemiyor. Yapılan tüm hizmetlere karşı nankör oldukları gibi, şu seçim arefesi günlerimizde hükümetini destekleyenleri ötekileştirmeleri  zirvede. Aslında kendi Cumhurbaşkanına sahip çıkmaktan başka kusurları olmayan insanlarımızı bu küçümseme, aşağılama gayretleri sosyolog tahliline muhtaç bir hastalıklı hal… Zıd fikirlilerin, kendi seksen yıllık alışkanlıklarını karşılarındakilere yüksekten bakarak zorla kabul ettirmeye çalışmaları ne acı. Bir bilge sözü aklıma geliyor. “Kazananlar daima kaybedenlerin yapmak istemediklerini yapanlardan çıkarmış. Cesurlardan, riske girmekten korkmayanlardan.

* * * * *

Yazıya Sayın Necmettin Erbakan merhumla başladık. Sözümü yine geçmişimden ona ait bir hatırayla bitireyim. Bir gün kahvaltıdayız. Biz gençler sofraya hizmet ederken, babam parti olarak ilerde kuvvetlenirlerse yapılabilecek işleri sıralamaya başladı.  Erbakan Hoca gülümsedi.  “Kafanızı yormayın canım kardeşim. Yıllar içinde bu parti kuvvetlenir de, iktidar olmaya muktedir olursa siz ve sizin gibi muhteremler yanımda olmayacaksınız ki.” deyiverdi. Herkesde şaşkınlık. O bildik rahat üslubuyla cümlelerini açıkladı.
Partiler yüce gönüllü, yüksek idealli kişilerce kurulur. Ama hasbelkader büyümeye başlarlarsa, çevreleri menfaat düşkünü insanlarca kuşatılırlar. Kısacası, yıllar sonra mecliste sandalye sayımızı çoğaltmaya muaffak olabilirsek, yanımda sizler değil, iktidar ve kazanç hırsıyla yanıp tutuşan insanlar bulunacaktır. Mutlaka… Ve onlardan iktidarı temizlemek, dünyanın en zor işi olacak.

Bizleri idare edenler kusursuz olabilir mi? Nihayetinde hepimiz insanız. Her birimizin apayrı pek çok beşeri zaafları var. Şimdiki iktidarın da çevresinde çöreklenmiş hainler, açgözlüler, menfaatperestler mevcuttur elbette. Fakat bugün artık başımızda, bizi hayallerimizin ötesinde yürüten şerefli bir Devlet Başkanımız var. Recep Tayyip Erdoğan. Geçmişten beri kendisinin hiç değişmeyen imani çizgisine yakın tanıklık edebilirim. Rahmetli Erbakan’ın ilk eğittiği kişilerdendir çünkü. Lütfen!.. Hep beraber dua edelim. İmanı kalpte tutmanın, kor ateşi elde tutmak gibi zor olduğu bu devirde, meşakkatli hayat macerasını sınav kabul ederek, kendine biçilmiş ömrü yaşamaya çalışan insanlar kazansın seçim günü.
Allah Türkiye Cumhuriyetini korusun.
  



Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Hasan Fidan 2015-05-29 00:56:50

ami̇n

Avatar
ayşe Konakcı 2015-05-29 10:47:02

tüm dualarınuıza aminnnnnnn
kaleminize sağlık.

Avatar
perihan akçay 2015-05-31 17:50:13

nazik dostlarım. teşekkürler...

Avatar
Fetim Ozan 2015-10-22 11:09:39

Yüreğimize işleyen bir yazı olmuş. Emeğinize sağlık.

Avatar
hakan uyar 2015-10-22 15:01:31

bu coğrafyanın kaderinde siyasetçileri zor yollar bekler. o yollara girmeyenler çareyi sınır dışında arar. icazetle, uluslararası destekle tutunurlar. milletin iradesini arkasına alanlara atılan iftiralar, ithamlar küfür ve hakaretler tarihin her döneminde aynıdır. türklerin siyasetle imtihanı hep çilelidir, bazen ölümler, cinayetler intiharlar bu yolu keser. erbakan'dan erdoğan'ın uzun yolculuğunu okurken bunlar geldi aklıma teşekkür ederim

Avatar
mahmut Akbıyık 2015-10-22 15:50:48

Helal olsun gerçekleri aynen kaleminize yansıtmışınız ne mutlu osmanlı ecdadının izinden gidenlere ALLAH CELLE CELALUHU VATANA İHANET EDENLERİ TEKRAR BAŞIMIZA GETİRMESİN BİRLİGİMİZİ BERABERLİGİMİZİ KARDEŞLİĞİMİZİ BOZMASIN AMİN

Avatar
Yeliz demirel coşkun 2016-03-25 02:01:59

Ağzınıza yüreğinize sağlık sayın necmettin Erbakan allah sana cenneti nasip etsin inşallah bugünlere senin vesilenle senin ireli görüşlüğünle ve senin öğrencinle geldik çok şükür