Suriye’de kana susamış Beşşar Esad rejiminin Idlib’de kimyasal gaz kullanarak yaptığı katliam, öldürücü sarin gazını tüm dehşetiyle yeniden gündeme getirdi. 1938’de Naziler tarafından geliştirilen bu gaz, siyanürden 26 kat daha öldürücü.

Hitler, Alman bilim adamlarının bulduğu kimyasal silahtan öyle memnun oldu ki ‘sarin’ ismini bizzat kendisi koydu.

Sarin gazı hemen tesir ediyor ve kurbanlarının büyük acılar içinde ölmesine yol açıyor. Gaza bir dakikadan az bir süre maruz kalınmasında bile kurbanın sinir sistemi harap oluyor, vücut solunum sistemi başta olmak üzere çoğu fonksiyonunu kaybediyor. Akciğerler gazı püskürtmek için ifrazatta bulunuyor, bu da ağızdan kanlı köpükler çıkmasına yol açıyor.

Sarin gazı soluyanlar birkaç dakika içinde ölüyor. Bunlarda azami hayatta kalma süresi 10 dakika. Hayatta kalanlar, ancak az miktarda gaza maruz kalanlar… Bunların da sinir sistemi ve beyinlerinde kalıcı hasarlar oluşuyor.

Bu gaz klorin ve hardal gazlarından da çok daha öldürücü. Hitler, tahrip gücünü görerek onlarca ton sarin gazı üretti ama düşman kuvvetlerin de kendilerine karşı hardal gazı gibi kimyasallarla misilleme yapabileceği korkusuyla bu gazı hiç kullanmadı. Soğuk Savaş’ın rakip güçleri ABD ve Rusya da gizli kimyasal silah programları kapsamında sarin gazını denedi ama bunlar da yine misilleme endişesiyle bu gazı operasyonlarında kullanmadı. Ama eski Irak diktatörü Saddam Hüseyin 1988’de Halepçe’de bu gazla 5 binden fazla insanı katletti. 1995’te de Japonya’nın Tokyo şehrinde teröristler metroda bu gazı kullandı, 12 kişi ölürken 5 binden fazla kişi yaralandı.

Birleşmiş Milletler tarafından kitle imha silahı kategorisinde değerlendirilen ve uluslararası sözleşmelere göre kullanımı yasak olan sarin gazını kullanmaya Hitler bile cesaret edemedi ama Suriye’nin eli kanlı diktatörü Esad, Rusya ve İran gibi devletlerden de aldığı destekle bu gazı masum sivillerin üzerinde kullanmaktan çekinmedi.

2013’te Şam yakınlarında sarin gazıyla bin 400 kişiyi katleden Esad, eski ABD Devlet Başkanı Barack Obama’nın daha önce “kimyasal silah bizim kırmızı çizgimiz” demesine rağmen cezalandırılmayınca bu gazı yeniden kullanma cesareti buldu. Neyse ki yeni başkan Donald Trump, Esad’ın vahşetine karşı selefine nazaran daha sert tepki gösterdi ve kimyasal saldırının yapıldığı hava üssünü vurdu. Bu müdahale, gelecekte Idlib benzeri facialar yaşanmaması için sembolik açıdan önemlidir.

 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.