Herkes bu turnuvada İspanya’nın bu yıl gole gitmekten çok rakibi ve bazı futbolseverleri bıktıran ama kendisinin bıkmadığı “pasa dayalı futbolunu” konuştu.
Ama bu konuşulurken unutulan bir şey var ki o da Barcelona’nın millileştirilmeye çalışılmış hali olan İspanya’nın bu düzende “ikiye bir” ve "uzun top” ile savunma arkasına sarkan Alves,Messi ve David Villa’dan yoksun oluşu..
İspanya bu sebeple finale gelirken “herkesin gol atabileceği bir düzen” içinde oynamak zorunda kaldı ve az pozisyonlu ama farklı oyuncuların gol attığı az goller ile ama finale kazanarak geldi.
Karşısında blok halinde takım savunması yapan rakip olunca ve de yukarıdaki üçlünün tarzı oyuncular da olmayınca geriye tek çare kaldı .
O da ; “topa sahip olmayan takım oyundan düşer” felsefesi ile rakibin hatasını beklemek ki Portekiz dışında herkes oyundan düştü.Portekiz hem iyi savunma yaptı hem de kaptığı toplar ile çok çabuk çıktı.
İspanya için finaldeki en büyük ders Portekiz maçıdır.
İtalya ise bu turnuvada “İspanya’nın takım halinde pas yapan” tarzına sahip olmadığı için Pirlo’nun pas trafiğinde ileri çabuk çıkan bir takım oldu.
Hem takım halinde ileri çıktılar hem de tek top ile .. turnuva boyunca kimse kendilerini ciddiye almadığı için İspanya’dan daha fazla pozisyon buldular.
İtalya’yı sıkıntıya sokan da bu oldu..Bu seri çıkışlarda buldukları bu kadar pozisyona rağmen İtalya ligi gibi gol ortalamasının çok düşük olduğu ligde bile “bay gol” olan Di Natale belki de turnuvayı gol atamadan bitirecek.
Bu sefer karşılarında ise o çıkışları bile yaptırmayabilecek İspanya olacak.
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
