MÜNİH (CİHAN)- Almanya'da yapılan araştırmalar, Türk seçmelerin öteden beri olduğu gibi oylarını sol partilere dağıtmaya devam ettiğini gösterdi. Birlik Partileri CDU/CSU'nun seçmen kitlesi olan Alman kökenli göçmenlerin CDU/CSU'dan kopmaya başladıkları ortaya çıktı. Göçmen seçmen sayısının büyüklüğü göz önüne alındığında, muhafazakar partilerin yeni çalışmalar başlatması kaçınılmaz görünüyor. Göçmen kökenli seçmenlerin, 2009 yılında yapılan Federal Meclis Seçimlerinde daha çok sol partileri seçtiği ortaya çıktı. Göçmen kökenli vatandaşların hangi siyasi partilere oy verdiklerini araştıran siyaset bilimci Andreas Wüst, başta Türk ve Yugoslav göçmenleri olmak üzere Almanya'ya geri dönen Alman göçmenlerinin (Spaetaussiedler) Birlik Partileri CDU/CSU'yu tercih etmediklerini açıkladı. Süddeutsche Zeitung'da yer alan haberde Türk ve Yugoslav göçmenlerinin ve çocuklarının öteden beri olduğu gibi sol partileri seçtiği kaydedildi. 2009 seçimleri öncesi yapılan bir araştırmaya göre Türk kökenli seçmenlerin yüzde 55'inin Almanya Sosyal Demokrat Partiyi (SPD), yüzde 23'ünün Yeşilleri ve sadece yüzde 10'unun CDU/CSU'yu seçmek istediği ortaya çıkmıştı. Türklerin favori Başbakan adayı ise Cem Özdemir (Yeşiller). Siyaset bilimcisi, Türkiye'den Almanya'ya gelen ve muhafazakar Türk seçmenlerin, Birlik Partilerinin yabancılar politikasından rahatsızlık duymalarının onları özellikle sol partilere yönelttiğini dillendirdi. Sol Partilerin seçimlere Türk kökenli adaylarla girmesine rağmen Birlik Partilerinin bunu yapmamasına dikkat çekildi. Bu şekilde Türk seçmenlerin kendilerinin muhafazakar partilerce temsil edilmediği kanısına vardıkları savunuldu. Fakat CDU/CSU'nun geçen yıl Aşağı Saksonya eyaleti Sosyal İşler Bakanlığına Türk kökenli Aygül Özkan'ı getirmesiyle CDU'nun bazı bölgelerde göçmen üyelerini artırdığı ve CDU'nun bu isimle yabancılara açılabileceği kaydedildi.ALMAN GÖÇMENLERİ DE CDU/CSU'DAN KOPUYORKomünistlikten korktukları ve Almanya kapılarını onlara açan Helmut Kohl'a saygılarından dolayı Alman göçmenlerinin (Spaetaussiedler) uzun yıllar muhafazakar CDU/CSU'yu oyladıkları, fakat 2009 yılında Kohl'un uzun süredir siyasi arenada olmaması ve Komünistliğin tehlike olmaktan çıkmasıyla yerli Almanlar gibi oylarını farklı partilere verdikleri ileri sürüldü. Mannheim Üniversitesinde yıllardır bu konu üzerine araştırma yapan Wüst, sayıları 2,4 milyonu bulan bu göçmenlerin muhafazakar partilere sadık kalmadığını söyledi. Koministlik dönemini yaşayan Alman göçmenlerin daha sık CDU/CSU'yu seçmesine rağmen, onların çocuklarının sol partileri hatta Sol Parti'yi seçtikleri belirtildi. 300'ü göçmen aile olmak üzere toplam 4 bin 200 seçmenin katıldığı bir anket yapan Wüst, 5,6 milyon seçmen göçmenin siyasi görüşleri hakkında önemli ipuçları verdi. Özellikle büyük kentlerde göçmen kökenli vatandaşların yoğun olarak yaşaması, bu kentlerde göçmenler için yapılacak çalışmaları kaçınılmaz kılarken, bu konuda önemli ve ciddi çalışmalar yapan siyasi partiler göçmen oylarını kendi hanelerinde görebilirler. CİHAN