Başbakan Erdoğan: Tarihimizi haremden ibaret göstermeye çalışıyorlar

06 Aralık 2012 Perşembe 13:06
Başbakan Erdoğan: Tarihimizi haremden ibaret göstermeye çalışıyorlar






İSTANBUL (CİHAN)- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye´de bazı çevrelerin kasıtlı bir şekilde Osmanlı tarihini sadece haremden, savaştan, entrikadan, iç çekişmelerden ibaret göstermeye çalıştığını söyledi. Erdoğan, Bizden olmayanlar bizim tarihimizi nasıl anlatırsa anlatsın, biz kendi tarihimizi kendi öz medeniyetimizi doğru tanımak, anlamak ve tarihten ilham alıp geleceği şekillendirmek zorundayız. dedi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından Ekonomi Bakanlığı himayesinde düzenlenen Türkiye İnovasyon Haftası etkinlikleri İstanbul Kongre Merkezi´nde törenle başladı. Törene Başbakan Recep Tayyip Erdoğan´ın yanı sıra; Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşcu ve çok sayıda davetli katıldı.

Törende konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye´nin diğer bazı ülkeler gibi ekonomisini büyütecek, güçlü tutacak hazır kaynakları olmadığını belirtti. Bu gün bazı ülkelerin sahip oldukları petrol, doğalgaz, altın gibi doğal kaynaklar sayesinde ciddi refah seviyesine ulaştıklarını ve bunu sürdürdüklerini belirten Başbakan Erdoğan, bu ülkelerde aksine sanayi,, üretim, yatırımın ekonominin içinde yeterince yer almadığını, sadece doğal kaynakları ihraç ederek ekonomilerini ayakta tuttuklarını belirtti. Bu durumun sürdürülebilir olmadığını herkesin bildiğini dile getiren Başbakan Erdoğan, bu ülkelerin doğal kaynakları tükendiğinde 21. yüzyılı çok geriden takip etmek zorunda kalacaklarını kaydetti.

Türkiye´nin böyle kaynakları bulunamadığını ancak kendi yağıyla kavrulan bir ülke olması açısından büyük bir potansiyel arz ettiğini aktaran Erdoğan, bu yönüyle dünyanın pek çok ülkesine nazaran daha zengin, güçlü bir kaynağa, genç nüfusa sahip olduklarını ifade etti.

Bu genç nüfusun yıllarca potansiyeli harekete geçirmesinin engellendiğini belirten Başbakan Erdoğan, Genç nüfusunuz olabilir; ama bu genç nüfus, deyim yerindeyse, `Ne iş olsa yaparım abi´ diyorsa, yani kalifiye değilse, hiçbir anlam ifade etmez ve etmiyor. Nasıl ki petrol, nasıl ki altın, elmas, işlenmeden hiçbir anlam ifade etmiyorsa, aynı şekilde insan da, eğer işlenmezse, maalesef bir anlam ifade etmiyor. dedi.

Birkaç yüzyıldır Anadolu medeniyetinin Batı medeniyeti karşısında gerilemesinden dolayın Türk insanının özgüveninde zayıflama olduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan, Bizim ülkemizde, bu topraklarda maalesef önce, bu medeniyetin mensuplarını yok etmek istediler. İstiklal Savaşı´nı yaptık, bir varlık mücadelesi verdik ve tarih sahnesinde güçlü şekilde yerimizi aldık. Ancak, bizi, milletimizi, medeniyetimizi yok etme konusunda başarı sağlayamayanlar; bu sefer de bizim elimizle bizim medeniyetimizi yok etme çabasına giriştiler. Bunu açık açık konuşmak durumundayız. Yıllarca, millet olarak bize kompleks aşılamak istediler. Maalesef bunu bu millete, kendi idarecileri de yaptı. Geri kalmışlığı kabullenmemiz için çalıştılar. Az gelişmişliği kabullenmemiz için çalıştılar. Bizi hep belli kalıpların, belli sınırların içinde tutmak istediler. Bu ülke her başını kaldırdığında, kabuğunu kırmak için, ufkunun sınırlarını aşmak için her hamle yaptığında, içerden ya da dışarıdan, bu hamleleri etkisiz hale getirmek için türlü oyunlar oynadılar. şeklinde konuştu.

'BİZDEN OLMAYANLAR TARİHİMİZİ HAREMDEN İBARET GÖSTERMEYE ÇALIŞIYOR'

Bazı çevrelerin Osmanlı tarihini savaştan kılıçtan, entrikatan, iç çekişmelerden ve Harem´den ibaret olduğunu iddia ettiğini belirten Erdoğan şöyle konuştu: Bizden olmayan birileri, son derece kasıtlı şekilde, bizim tarihimizi bize böyle anlatmaya çalışsa da, biz, kendi tarihimizi böyle göremeyiz ve görmeyeceğiz.

Fetih denilen kavramın savaşarak birilerinin boynunu kopararak, işgal ederek, sömürmek için, yeni topraklar elde etme girişimi olmadığına işaret eden Erdoğan, Fetih, tam tersine, kapılardan önce kalpleri açmaktır. Fetih, bir medeniyeti, sevgi medeniyetini yakın ya da uzak diyarlara taşımaktır. Fetih, kılıcın değil, kalemin egemenliğine inanmaktır. Onun için İstanbul´un fethinde Bizans´ın hanımları Fatih Sultan Mehmet´i, Akşemsettin´i karşılarken `başımızda kardinal külahı görmektense Osmanlı sarığı görmeyi arzu ederiz´ demişlerdir. Çünkü birinde adalet birinde zulüm vardı. Bizim tarihimiz konuşulurken sadece savaşlar gündeme getiriliyor. diye konuştu.

Osmanlı tarihi konuşulurken sadece savaşların gündeme getirildiğini ifade eden Erdoğan şunları söyledi: Sanki tarihimiz savaşlardan, sanki tarihimiz entrikalardan, Harem´den ibaretmiş gibi gösteriliyor. Ama, bizim tarihimizi şekillendiren, bizim tarihimize damga vuran, bizim medeniyetimize yön veren kalemden ve kitaptan hiç kimse bahsetmiyor, bahsetmek istemiyor. Bizden olmayanlar, bizim tarihimizi nasıl anlatırsa anlatsın, biz, kendi tarihimizi, kendi öz medeniyetimizi doğru tanımak, doğru anlamak ve o tarihten ilham alıp, geleceği şekillendirmek zorundayız. İşte onun için bizim başımız hiçbir zaman öne eğilmeyecek. Biz, eziklik, güvensizlik, pısırıklık, sinmişlik içinde asla olmayacağız. Biz, yenilmişlik duygusunu, yenilgi duygusunu, mağlubiyet duygusunu yanımıza asla yaklaştırmayacağız.

Türk milletinin geçmişte en iyisini yaptığını, bugün de en iyisini yapacak güce ve yeteneğe sahip olduğunu anlatan Başbakan Erdoğan, Çocuklarımızı, gençlerimizi, genç nesillerimizi, artık böyle bir anlayışla, böyle bir özgüvenle, böyle bir tarih ve medeniyet bilinciyle yetiştirmek zorundayız. Eğer gençlerimiz bizim tarihimizi doğru şekilde okur ve anlarsa, eğer ecdadımızı doğru şekilde tanırsa, inanın işte o zaman bu gençliğin önünde hiç kimse duramaz, bu gençlikle hiç kimse rekabet edemez. diye konuştu.

'SEÇİLME YAŞINI OLDU OLACAK 60 YAPIN'

Konuşmasında, geçtiğimiz günlerde kendisinin gündeme getirdiği seçme ve seçilme yaşının 18 olması önerisini hatırlatan Başbakan Erdoğan, Bakınız 18 yaşa seçme yetkisi verildi bu ülkede. Seçilme yaşı 30 ve biz ülkemizin gündemine seçilme yaşını 25´e indirmeyi getirdik. İşte şurada bir iki ay önce ben seçme ve seçilme yaşının 18 olmasını gündeme getirdim. Birileri hoplamaya başladı. Ya niye hopluyorsun, bunu sadece ben istemiyorum. Dünyayı görerek, irdeleyerek bunu istiyorum. İşte AB üyesi ülkelerin 12 sinde seçme ve seçilme yaşı 12 dokuzunda 12 seçme 21 seçilme yaşı... Neredeyse tamamının ortalaması bu ya. Neden rahatsız oluyorsunuz. Niye gençliğimize inanmıyorsunuz. Önce gençliğinize inanacaksınız Gençliğe, onlara ufuk vereceksiniz. Önünü görecek ve o da yürüyecek. Zor olan seçilmek değildir seçmektir. Seçmeyi 18 veriyorsun seçilmeye 25´i, 30´u. Oldu olacak 60´ı ver. Böyle bir anlayış olur mu? İşte bunlar değişiyor. Bunlar da yerine oturacak merak etmeyin


CİHAN
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.