İmar Barışı ile gelen tarih ve doğa katliamı

Hükümetin seçimden önce hazırlayarak TBMM'den geçirdiği İmar Barışı, Türkiye'nin pek çok yerinde tarih, doğa ve çevre katliamına dönüştü. İmar Barışı ile gelen vurgunun Anadolu'daki yansıması daha büyük oldu.

03 Kasım 2018 Cumartesi 09:35
İmar Barışı ile gelen tarih ve doğa katliamı







İmar Barışı ile gelen tarih ve doğa katliamı


İmar Barışı, Türkiye'nin pek çok yerinde adeta tarih ve doğa katliamına neden oluyor. Daha çok ev sahiplerinin, kamu kurumları ile yaşadığı ve yıllardır devam eden bürokratik sorunları çözmesi için ilan edilen imar barışı, rant vurguncularının en önemli gerekçesi haline geldi..

Ormanın derinliklerinde, mera alanlarında, boğaz ve deniz kıyıları ile göl kenarlarında yükselen kafeler, otel ve pansiyonlar, dere yataklarında hızla büyüyen çok katlı binalar, imar barışı ile vurguncuların servetine servet katıyor. 
En büyük rant vurgununa sahne olan İstanbul tarihi yarımada içinde çirkin yapılaşma vicdanları rahatsız ederken, İç Anadolu Bölgesi'nden gelen haberler, imar barışının neden olduğu felaketin boyutlarını gözler önüne seriyor.

Kapadokya'yı mercek altına alan Hürriyet Gazetesi'nden Selahattin Dönmez ve Aysel Alp'in özel dosya haberi bölgedeki vurgunun boyutlarını anlatıyor. 60 milyon yılda oluşan ve UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer alan peribacaları ile mağaralar, imar barışı sayesinde büyük risk altında. 
Çivi çakmanın bile yasak olduğu Aşk Vadisi, Güvercinlik, Çavuşin, Görkündere Vadisi’nde ATV'ler ve iş makinaları adeta cirit atıyor. Butik otel, kafe ve villaların hızla yükseldiği Kapadokya'da kaçak yapılaşmaya göz yuman yöneticiler, ziyarete gelecek olan Turizm Bakanı'nın gezisi öncesi ATV sahiplerine iki gün ayak altında dolaşmayın haberi gönderiyor.

10 bin hektarlık alanda geçerli olan UNESCO Dünya Mirası bölgesi Avanos, Ürgüp, Uçhisar ve Göreme'yi içine alıyor. Bu bölge İmar Barışı gerekçe gösterilerek en çok kaçak yapılaşmanın görüldüğü yer olarak göze çarpıyor. Milyonlarca yılda oluşan peribacaları arasında, kayaların içinde yeni açılan kafeteryalar, oyma villalar ve butik otel sahipleri aynı çevrenin insanı olarak biliniyor, ancak ne tarihe ne de doğaya saygıları yok. Kaçak alanı olanlar ise yapı kayıt belgesinde alanı çok daha büyük göstererek, kaçak alanı iki-üç kat genişletti. Hazine arazisini işgal eden de oldu, sit alanına ahır, bağ evi yapan da. Hafriyatları ise Aşk Vadisi’ne, Kılıçlar Vadisi’ne döküldü.

"GEREKENİ YAPIYORUZ"

Nevşehir Valisi İlhami Aktaş, imar istismarcılarıyla mücadele ettiklerini belirterek, "İmar barışını istismar edenlerle ilgili emniyet, jandarma, çevre ve şehircilik, milli parklar, kültür ve tabiat varlıkları koruma kurulumuz gerekli işlemleri yapıyor. Savcılıklara suç duyurusunda bulunuyoruz. Yıkımın belli prosedürleri var, bunları da belediyeler yürütüyor. Vatandaşın yapı kayıt belgesi alması oteli açabileceği anlamına gelmez. Bunun şartları var, incelemesi var. At çiftlikleri rahatsız edici olabilir ama burası güzel atlar ülkesi, vatandaş kendi arazisi üzerinde bunu yapıyor. ATV ve atlar, balonların kalkamadığı havalar için turistlere alternatif olarak sunuluyor" diyor.


100’Ü AŞKIN SUÇ DUYURUSU, 5 YIL HAPİS

Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Mustafa Solmaz, imar barışının 1 Ocak 2018 tarihi öncesindeki kaçak yapıları kapsadığını belirterek, “Temmuzdan itibaren barışa aykırı olarak yapılan, 100’ü aşkın kaçak inşaat için suç duyurusunda bulunduk. Bunların yıkımı belediyelerin yetkisinde. Kâğıt üzerinde çok işlem yaptık. Bu yapı sahipleri başlarını büyük belaya soktular. Savcılıklarca ifadeye çağrılacaklar. Yapı kayıt belgesi aldılarsa bile iptal edilecek. Hem kültür varlıklarını tahrip etmekten 2 yıldan 5 yıla kadar hem de İmar Yasası’na aykırı davranmaktan, 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle haklarında iki ayrı suçtan dava açılacak. Belediyelerin bu kaçaklara, yıkımları için 1 ay süre tanımaları, ardından da onlar yıkmamışsa belediyenin yıkması gerekiyor” diye konuştu.

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.