STK´lar, Suriyeli savaş mağdurları için bir araya geldi

05 Aralık 2012 Çarşamba 13:33
STK´lar, Suriyeli savaş mağdurları için bir araya geldi






ANKARA (CİHAN)- Memur-Sen ve Hak-İş konfederasyonları, savaş mağduru Suriye halkı için yardım kampanyası başlattı. Memur-Sen genel merkezinde düzenlenen basın toplantısıyla duyurulan yardım kampanyasına Kimse Yok Mu, Yardımeli, İHH, Cansuyu ve Deniz Feneri gibi dernekler de destek verdi.

Sivil toplum kuruluşları adına ortak basın bildirisini okuyan Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Suriye´de yaşanan insanlık dramının biran önce son bulması için başta Birleşmiş Milletler (BM) ve diğer devletlerin daha çok inisiyatif almaları gerektiğini vurguladı. Yardımların, savaş mağdurlarına sağlıklı bir şekilde ulaştırılması için BM´nin gözetiminde bir güvenlik koridoru açılmasını beklediklerini söyleyen Gündoğdu, ayrıca Memur-Sen olarak, ilk etapta 130 bin TL´lik bir yardım yapacaklarını kaydetti.

Kuzey Afrika ve Ortadoğu'yu etkisi altına alan 'Arap Baharı'yla birlikte, söz konusu coğrafyalarda ciddi dönüşümlerin yaşandığını kaydeden Gündoğdu, Bölgedeki diktatörlere ve onların zulme varan uygulamalarına başkaldırı olarak, Tunus´ta başlayan süreç daha sonra Mısır, Libya, Yemen, Cezayir, Ürdün ve Suriye gibi ülkelere sıçradı. Birçok ülkede diktatörlerin tasfiyesiyle sonuçlanan süreç Suriye´de tam bir insanlık trajedisine dönüşmüştür. ifadelerini kullandı.

Beşşar Esed´in, halkın taleplerine kulaklarını tıkaması ve diktatörlüğünü sürdürme ısrarının, ülke insanı için büyük bir felakete sebep olduğunu söyleyen Gündoğdu, bu felaketin tüm insanlığın gözleri önünde şiddetini artırarak devam ettiğine dikkat çekti. Suriye´de 10 milyon insanın açlık ve barınma sorunuyla karşı karşıya bulunduğunu belirten Ahmet Gündoğdu, şunları ifade etti: 20 aydır devam eden iç savaşta Esed; 2 bin 148´i çocuk, yaklaşık 50 bin sivili katletti. 250 bin kişi yaralandı, 400 bin kişi tutuklandı ve 100 bin kişi de kayıp. Suriye´de ölenler yalnızca kadınlar değildir, yalnızca çocuklar, gençler ya da yaşlılar değildir. Onlarla birlikte, o zulme sessiz kalan insanlık vicdanı da insanlık onuru da ölmeye yüz tutmuştur.

Uluslararası kamuoyunun bu katliama bir an önce 'dur' demesi gerektiğini de belirten Gündoğdu, akan kanın durması için inisiyatif alınması çağrısında bulundu. Memur-Sen ve Hak-İş olarak, Suriye halkına el uzatmak için bir araya geldiklerini söyleyen Gündoğdu, daha önce gerçekleştirdikleri Pakistan, Somali, Filistin ve Arakan Müslümanları için düzenledikleri yardım kampanyalarına dikkat çekti.

Daha önce, misyonları gereği ortak bir çok çalışmaya imza atan Memur-Sen ve Hak-İş ailelerine, bugün yine bir iş düştüğünü söyleyen Gündoğdu, konuşmasını şöyle sürdürdü: 'Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir' diyen bir medeniyetin savunucuları olarak, Suriye´deki kardeşlerimizin, komşularımızın içinde bulundukları trajediye göz yumamayız. Daha önce Suriyeli kardeşlerimizin yanında yer aldığımızı, bu zulmün bir an önce durması gerektiğini defaatle deklare ettik. Şimdi maddi yardımlarımızla da Suriyeli kardeşlerimizin yanında yer alıyoruz. Bugün burada, Memur-Sen ve Hak-İş konfederasyonları olarak yardım kampanyamızı başlatıyoruz. Büyük Memur-Sen ve Hak-İş ailelerinin tüm fertlerinin bu kampanyaya karınca kararınca katkıda bulunacağına ve Suriyeli kardeşlerimizin içinden geçtiği bu zor süreci bir an önce atlatması için her türlü çabayı göstereceğine olan inancımız sonsuzdur.

SURİYE´DE YAŞANANLARA KARŞI DUYARSIZ KALAMAZDIK

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan ise Suriye´de yaşananlara dikkat çekmek için sivil toplum kuruluşları (STK) olarak bir araya geldiklerini ifade etti. Arslan, Suriye gibi hem kültürel hem de tarihsel bağlarının olduğu kardeş bir ülkede yaşananlara duyarsız kalamayacaklarını vurguladı. Arslan, şunları kaydetti: Biz mazlumun diline ve rengine bakmaksızın yardımlarına koşmak ve yaralarını sarmak zorundayız. Bunu ne kadar yaptık, tartışılır? Eğer Somali'de bir sorun varsa, oraya koşuyoruz. Haiti'de bir ihtiyaç varsa, oraya gidiyoruz. Bosna'da bir katliam varsa, oraya koşuyoruz. Bugün yanı başımızda yanan ateşi söndürmek misali, en azından tavrımızı ortaya koymaya çalışıyoruz. Artık, sınırın ötesine ulaşmamız gerekiyor. Bazı sivil toplum örgütlerinin Suriye'ye ulaştığını biliyoruz. Ancak Türkiye'de kamuoyunu da bilgilendirmemiz gerekiyor.

Toplantıya katılan yardım kuruluşlarının temsilcileri ise Suriye'deki durum hakkında bilgi verdi. Kendilerine ulaştırılan yardımları Suriyeli savaş mağdurlarına ulaştırdıklarını belirten kuruluşlar, bu konuda gerekli hassasiyetin gösterilmesini beklediklerini dile getirdi.

KİMSE YOK MU MÜLTECİLERİN BULUNDUĞU TÜM ÜLKEYE YARDIM GÖTÜRÜYOR

Kimse Yok Mu Derneği adına konuşan Abdurrahman Atak ise dernek olarak çalışmaları en başından beri sürdürdüklerini açıkladı. Atak, sadece Türkiye´de değil, dernek olarak mültecilerin bulunduğu diğer ülkelerde yardımları yaptıklarını ifade ederek; kış ayına girildiğinden dolayı, kampların zor şartlar altında olduğuna dikkat çekti. Atak, Barınma noktasında biraz daha yardımlarımızı artırmayı düşünüyoruz. Suriye´ye, hem komşumuz olması hem de tarihten gelen birlikteliğimizden dolayı yardımlarımızı artırmamız gerekiyor. dedi.

Can Suyu Derneği'nden Şükrü Gök ise Suriyelilerin protez ihtiyaçlarının giderek artmaya başladığını ifade ederek, bu yöndeki ihtiyaçları dernek olarak giderdiklerini kaydetti. Toplantının bir başlangıç olması temennisinde bulunan Gök, Yardımları daha sıklaştırmamız gerekiyor. Hükümetimize de bu konuda büyük görevler düşmektedir. ifadelerini kullandı.

KIŞ AYLARINDAN DOLAYI SIKINTILAR ARTIYOR

Yardım Eli Derneği adına konuşan Şükrü Can da bu toplantılardan sonra yardımlar konusunda duyarlılığın daha da artacağını söyledi. Acil ihtiyaçların bölgeye ulaştırılması gerektiğini ifade eden Can, Yaklaşan kış aylarından dolayı sıkıntılar giderek artıyor. diye konuştu.

İHH Suriye Koordinatörü Murat Kavaktan ise çalışmaları, ilk etapta ofisler kurarak sürdürdüklerini ifade ererek, devletlerin yapmadığı yardımlar noktasında, bölgeye odaklandıklarını ifade etti. Hama, Halep, Lazkiye gibi bölgelerde ekipler oluşturduklarını ve halka bu bölgeler üzerinden yardımlar ulaştırdıklarını ifade eden Kavaktan, Türkiye´de 600 tane konteyner kent oluşturmaya çalışıyoruz. Bu konteyner kent, Kilis´te hizmet verecek. İnsanlar çok mağdur durumda. Bunlarla ilgili çözüm oluşturmamız gerekiyor. Bir güvenlik koridorunun oluşturulması şart. dedi.

Deniz Feneri Derneği´nden Mustafa Sancar da Türkiye´deki mültecilere yardımları sürdürdüklerini kaydederek, Daha çok adım atmaya ihtiyacımız var. Durum daha da vahimleşiyor. Bütün sivil toplum kuruluşlarının, hep beraber ses çıkarmasını istiyoruz. Halkımızın, bu bölgede artan hassasiyete ilgi göstermesi gerekiyor. şeklinde konuştu.

CİHAN
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.