Salih ÜÇTEPE/ADANA, () - ADANA'da cep telefonu ve parası gasp edilip, 17 bıçak darbesiyle öldürülen taksici 59 yaşındaki Dur Hasan Kırım'ın, şivesinden yola çıkılarak 11 yıl sonra yakalanan katil zanlısı 31 yaşındaki Ahmet Yılmaz, taksicinin kendisini gasp ettiğini öne sürdü.
Adana Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Cinayet Büro Amirliği geçmiş yıllara dönük faili meçhul olayların aydınlatılması için özel bir ekip oluşturdu. Ekip, 17 Kasım 2004'te merkez Yüreğir İlçesi'ne bağlı Mithat Özsan Bulvarı Atlıspor Tesisleri civarındaki çamlık alanda mont ve pantolon cepleri dışarı çıkartılmış cep telefonu ile parası alınmış halde cesedi bulunan Dur Hasan Kırım'ın dosyasını yeniden açtı. Çalışmayı derinleştiren polis ekipleri, Kırım'ın telefonunun İnönü Caddesi'ndeki seyyar bir satıcıya satıldığını belirledi. Telefon satıcısını bulup görüşen ekipler, cinayet şüphelisinin 20'li yaşlarda Karadeniz şivesi ile konuşan bir erkek olduğunu öğrendi.
ADANA'DA ASKERLİK YAPMIŞ
Polis ekipleri, olayın 6'ncı Tümen Komutanlığı ile Çukurova Üniversitesi yerleşkesine yakın olması ve seyyar satıcıdan alınan bilgiler doğrultusunda şüphelinin Adana'da askerlik yapan ya da üniversitede okuyan biri olabileceğini düşünerek bu kişiler üzerinde çalışmalarını yoğunlaştırdı. Yapılan araştırmalar sonucunda şüphelinin 6'ncı Tümen Komutanlığı 39'uncu Mekanize Tugay Komutanlığı'na bağlı bir birlikte askerlik yapmış olan Rize'nin Ardeşen İlçesi'nde oturan Ahmet Yılmaz olduğunu belirledi. Özel ekip Rize'ye giderek Ahmet Yılmaz'ı gözaltına aldı. Nöbetçi mahkemeye çıkarılan Yılmaz tutuklandı.
TAKSİCİNİN KENDİSİNİ GASP ETMEK İSTEDİĞİNİ ÖNE SÜRDÜ
Hakkında ömür boyu hapis cezası istenen Ahmet Yılmaz, Adana 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Adana'da askerlik yaptığı sırada ailesinin kendisine para göndermesi üzerine izin alarak çarşıya çıktığını söyleyen Yılmaz, olay gününü şöyle anlattı:
"İşim bittikten sonra taksici yanıma yaklaştı ve nereye gideceğimi sordu. Asker olduğumu anlamıştı. Ben de birliğime gideceğimi söyleyip taksiye bindim. Birliğe varmadan önce taksici birisiyle telefonda görüştü. Birliğe yaklaşınca taksici durmadı. Durmasını söyledim ancak telefonda konuştuğu şahsı alıp geri döneceğini söyledi. Birliği 60 metre kadar geçtikten sonra durdu. Sanırım telefonda konuştuğu şahsı bekliyordu. İnmek isteyince hareket etti, ağaçlık alana girdi. Para isteyince bende taksi ücretini ödemek istedim. Ancak, taksici 'üzerinde ne varsa ver' dedi. Otomobilden indik. Bu sırada bana bıçakla saldırdı. Aramızda boğuşma oldu. İkimiz de yere düştük. Ben bıçağını alıp taksiciye bir kere salladım. Sonrasını hatırlamıyorum. Daha sonra taksiye binip çarşıya gittim. Taksiyi kalabalık bir yere park edip vites kolunun yanında bulunan cep telefonunu aldım. Bu telefonu da bir seyyar satıcıya sattım. Taksicinin üzerinden para ya da başka bir şey almadım."
Mahkeme heyeti, Ahmet Yılmaz'ın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
FOTOĞRAFLI
