Keşke sorun SOMA olsa !!

Yıl 1998 . Yer Almanya.Hükümet bazı kamu kuruluşlarını özel şirkete devrediyor.Devir maliyeti 1 Mark .Evet evet sadece 1 MArk.
Ancak bu kurumu alacak firma – yatırım yapacaksa - min.10 yıllık Yatırım Fizibilite Raporu yada Stratejik Plan hazırlamak ve bunu Devlete kabul ettirmek zorunda.
Kabul ettirmesi de yeterli değil. Plan,  dönemler bazında devlet tarafından uyulup uyulmadığı konusunda denetleniyor ve 2 yada 3 uygunsuzluk durumunda devredilen kurum geri alınıyor.
Bu planın içinde neler yok ki ! Dönemsel yapılması şart olan modernizasyon, Ar-GE faaliyetleri, kalite yönetim sistemleri, risk analizleri, iş güvenliği ,M.I.S sistemi ve daha neler neler...
Tüm bunların SOMA ile ne ilgisine gelince ;
Büyük Kurum yada Büyük olayları yönetmek “sistem kurmak” ile olur. Yüzler ile ifade edilen çalışanı olan , yerin km.lerce altında üretim yapılan bir kurumda – yukarıda belirtilen - en ileri düzey yönetim sistemlerini kurmak ve bu sistemleri denetlemek gerekiyorsa geliştirmek zorundasınız. Sadece bir Maden Ocağı’nda değil benzeri bir çok büyüklüklerde bu şarttır.Bundan bir kaç yıl önce de tersanelerde benzer olaylar vardı.
Biz ülke olarak bu tür yönetim bilgi ve uygulama becerisine sahip değiliz. Çünkü ülkenin kültüründe “sistem” kavramı yok. Bu kültürü ülkede oluşturmak ile sorumlu olan ve adına “devlet” denen organizasyonda da yok.Bu şartlarda Maden Ocağının sahibi olduğu holding , şirket vb. kurumlarda da bu sistem kavramının olmadığı açıktır.Çünkü yönetim bu zihniyete sahip değil.
Maden ocağı iş güvenliği denetiminden  geçiyor.Yerin 2 km altında yüzlerce işçinin çalıştığı ve her an “grizu”,”göçük” ,”yangın” vb risklerin olduğu bu yerde 1 tane  bile “yaşam destek odası” olmuyor ve İş güvenliği testinden geçiyor. Akla şu soru geliyor. Acaba iş güvenliği uzmanları bu olaydan sonra mı “Yaşam Destek Odası” kavramını öğrendi (!)
İşte yukarıda belirttiğimiz bu kültür olmadığı için de Almanya’da , Fransa vb. gelişmiş ülkelerde  olmayan olaylar bu ülkelerde oluyor.
Aslında bu ülkelerde de kaza oluyor. Ancak kurulu sistem,  her türlü riski ölçüp ne yapılması gerektiğini de belirttiği için can kaybı olmuyor yada yok denecek kadar az oluyor.
Can kaybı olmayınca da kamuoyuna yansımıyor.
Bu olayın arkasından da tüm yöneticiler sanki kimse bilmiyormuş gibi “olayı anlatan” açıklamalar yapacak ve daha sonra da “olay titizlikle araştırılacak “  şeklinde  silah zoru ile  bir başka açıklama yapacak,aradan zaman geçecek,bu olay da unutulacak ve bir sonraki bir başka kitlesel kayıplı iş,trafik vb kaza beklenecek.
İşte bu nedenle sorun Soma değil !!!

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.