Prof. Dr. Ali Osman Özcan
aozcan@skyturk.net

    Karadeniz Ereğli Müzesi'ni gezerken "Koç Başı M.S. 5.-6. yy" yazan yazıyı okuyunca şaşırdım. Koç başı olarak adlandırılmış olan heykel parçasında boynuzların çokluğu ve kıvrımları dikkatimi çekti. Heykeldeki hayvan başlarını incelediğimde bir şaşkınlık yaşadım. Bildiğim kadarıyla koçların iki boynuzu vardır. Boynuzlarda çıkıntılar yoktur. Heykele daha farklı bir şekilde bakmaya başladım. Çatallı boynuzlar koçlarda olmaz. Fakat heykeldeki boynuzlar çatallıydı. Boynuzların çatal oluşu heykeldeki hayvan resminin koç değil geyik olduğu izlenimini bende uyandırdı. Heykele bakan kişi çok kolay yanılabilirdi. Çünkü heykelin baş tarafı koça benzemekle beraber koç-geyik başı benzerliği sınıflandıranı yanıltabilir. Bu açıdan tereddüdümü giderecek bir çözüm yolu bulunmalıydı.

Bunun üzerine geyik ve koçla ilgili araştırma yapma gereği ortaya çıktı. Geyik motifi genellikle Hitit, Frigya ve İskit kültürünü çağrıştırır. Fakat M.S. 5. yüzyıl olarak heykelin tarihlenmesi bir başka sorunu daha ortaya çıkarıyordu. M.S. 5.-6. yüzyıllar Doğu Roma İmparatorluğu dönemiyle ilgilidir. Koç başı tabir edilen mermerden heykeldeki kabartmalar, mitolojik bir varlığı değil somut bir varlığı gösteriyordu. Heykeltıraşın mermer üzerinde yaptığı kabartmalar koç başı ile geyik başını birbirine karıştırıcı ve yanıltıcı bir durumu yansıtıyordu. Heykeltıraş, burada ustalığını konuşturmuştu. Karşılıklı olarak boynuzlar birbiriyle heykelciğin tam ortasında kesişiyor. Heykeltıraş birbirine ters dönmüş bir şekilde duran boynuzları dallandırarak bir simetrik durum ortaya çıkarmıştır. Sütun başlığında fotoğrafta görüldüğü gibi iki geyik boynuzu değil dört geyik boynuzu yer almaktadır. Boynuzların altında kulaklar bulunmaktadır.  Sanatkârın dört geyik başını simetrik olarak yerleştirmesi onun iyi bir geometrik bilgiye ve mermer işleme ustalığına sahip olduğunun göstergesidir. Heykeldeki hayvanın boyun ve gövdesi somut gerçekliğe uygundur. Aşağıdaki resimde koç başı olarak sunulan heykel yer almaktadır:


    Tarihi kaynaklara bakıldığında geyik ve koç başlarının M.Ö. dönemlerde mezar taşı, sütun başlığı, heykel ve süsleme aracı olarak kullanıldığı görülmektedir. Özellikle koç başı ya da boynuz nakışının Oğuzlar, Alanlar, Avarlar, Kırgızlar, Karakalpaklar, Çuvaşlar, Bulgarlar, Peçenekler ve daha birçok Türk topluluklarında az değişikliklerle her çeşit malzemeyi süslemek için kullanıldığı kaynaklarda belirtilir. Boğa, koç ve geyik heykelleri altın, bronz, kil, çamur, deri, mermer vb. malzemeler kullanılarak yapılabilir. Mermerden yapılan heykel örneklerinin Hititlerle beraber görüldüğü de sanat tarihi kaynaklarında ve müzelerde karşımıza çıkmaktadır. Bu tür heykel başlarını yaptıranlar sıradan insanlar değil toplumun üst yöneticisi, tüccar veya zadegan denilen kişilerdir.
    Karadeniz Ereğli Müzesi'ndeki koç başı olarak takdim edilen ve M.S. 5-6. yüzyıllara tarihlenen heykelin yeniden irdelenmesi gerekmektedir. Dört geyik başının İskit geyik motifi tipine de uygun olduğu söylenebilir. İskitlere ait geyik heykellerinde genellikle İslitlere özgü bir geyik başı figürü vardır. Sütun başı olarak sunulan heykeldeki dört geyik başı, bu heykelin İskit kültürüyle ilişkisini de belki yansıtmaktadır. Bu yüzden adı geçen heykel başının öncelikle mezar taşı mı, sütun başı mı veya süsleme aracı mı  ayrıca bir totem veya bir ayin aracı mı olduğunun tespiti önem taşımaktadır. Buna ek olarak bu heykel başının koç başı mı yoksa geyik başı mı olduğu konusunda sanat tarihçileri, arkeologlar ve antropologların ortaklaşa bir karara varmaları tarihin aydınlatılmasında büyük bir yarar sağlayacaktır. Unutulmamalı ki tarihi eserler bir milletin geçmiş kültürünün tapu senetleridir.
    
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.