Bir tarafta; Aliağa, Bayındır, Bergama, Beydağ, Bornova, Çiğli, Dikili, Foça, Karşıyaka, Kınık, Kiraz, Menemen, Ödemiş, Tire

    Diğer tarafta; seri katil (abd), NATO, AB

    Taraflar bunlardır!

    12 Haziran 2011’i tarih bu yönüyle yargılayacaktır.

    Bir tarafta emperyalizm, diğer tarafta İzmir 2. Bölge halkı…

    xxx    xxx     xxx

    İzmir 2. Bölgeye bir önerim var…

    Bildiğiniz gibi, Doğu Perinçek sizin bölgenizden bağımsız aday.

    Doğu Perinçek’in vatanseverliğinden zerre kadar kuşkunuz varsa ona asla oy vermeyin.

    Doğu Perinçek’in namusundan zerre kadar kuşkunuz varsa ona asla oy vermeyen.

    Doğu Perinçek’in emekten yana olduğu hususunda zerre kadar kuşkunuz varsa ona asla oy vermeyin.

    Ama aksi söz konusuysa da ona oy vermekten asla çekinmeyin.

    Bu fakir, İzmirlilere üç kıstas sunmaktadır: Vatan, namus ve emek…

    xxx    xxx    xxx

    Vatan:

    Emperyalizme karşı direnmek ancak bir vatana sahip olmakla mümkündür. Bu Ülke, tarihte emperyalizme karşı direnen ve Batı emperyalizmine karşı zafer kazanan ilk Ülkedir. Bu Ülke, emperyalizme karşı savaşılarak kurulmuştur. Bayrağımızdaki kırmızı renk, bu uğurda canlarını veren şehitlerimizin kanını simgelemektedir.

    Bugün Vatanımızı bölüp parçalamak isteyen seri katile, NATO’ya ve AB’ye karşı en kararlı mücadeleyi veren kişi Doğu Perinçektir; bu nedenle Silivri’ye sürgün edilmiştir.

    Vatanseverler, emperyalist tertiplerin ayyuka çıktığı bugünlerde Doğu Perinçek’in neden Silivri’de esir tutulduğunu sorgulamalıdırlar.

    Vatan, İzmirlilerin sağduyusuna her zamankinden daha fazla ihçiyaç duymaktadır.

    xxx    xxx    xxx

    Namus:

    Emperyalizm, gerek askerimizin başına çuval geçirerek, gerek komşu ülkeleri bombalamak için Vatanımızı bir üs olarak kullanarak, gerek sözde Ermeni soykırımı yalanı ile tarihimizi lekeleyerek ve gerekse de bilinen diğer tertiplerle Ülkemizin namusuna kara çalmaya çalışmaktadır.

    Bilinen diğer tertiplerin en güncel olanı Müslüman Libya’nın bu güçlerce sabah akşam bombalanıyor oluşu ve Türkiye’nin de ne yazık ki bu tertip içinde rol alıyor oluşudur.

    Hangi namuslu insan Libya’nın mahvedilmesine ve bu emperyalist tertibe Türkiye’nin de alet edilmesine sessiz kalabilir?!.

    Namuslu insanlar, bu kumpaslara karşı en büyük direnci Doğu Perinçek’in gösterdiğini unutmamalıdırlar.

    xxx    xxx    xxx

    Emek:

    Müslümanlar, Muaviye ile kapışan Hz.Ebuzer’in neden Rebeze’ye sürgüne gönderildiğini bir kez daha düşünmelidirler.

    Ebuzer’in hareket noktası Tevbe Suresi’nin 34. ayetidir.

    Bu ayet, “Ey iman sahipleri!” diye başlamakta ve “Altını ve gümüşü depolayıp da onları Allah yolunda harcamayanlara korkunç bir azabı muştula!” diye bitmektedir.

    “Allah yolunda harcamak”, “halk için harcamak” anlamındadır.

    Bugün bu göreve soyunan kişi, zamanımızın Ebuzer’i olan Doğu Perinçek’tir ve bu nedenle Silivri’ye sürgün edilmiştir.

    xxx     xxx      xxx

    12 Haziran 2011, özellikle İzmirliler için “Vatan, namus ve emek” konusunda bir karar günüdür.

    Vatanseverler, namustan yana olanlar ve emekçiler, tarihin kendilerine sunduğu bu fırsatı iyi değerlendirmelidirler.

    12 Haziran 2011 sanıldığı gibi partiler arasında bir seçim yarışının değil, seri katille Türkiye arasındaki büyük hesaplaşmanın tarihidir.

    xxx    xxx     xxx

    “O, odur ki; sizi önce topraktan, sonra bir spermden, sonra bir embriyodan yarattı. Sonra sizi bebek olarak annelerinizin karnından çıkarıyor, sonra güçlü çağınıza ulaşasınız ve nihayet ihtiyarlar olasınız diye sizi yaşatıyor. İçinizden bir kısmı daha önce vefat ettiriliyor. Tüm bunlar, belirlenen bir süreye ulaşasınız ve aklınızı işletesiniz diyedir.” (Mümin, 67)

    Ayetten de anlaşılacağı üzere bir müminin öncelikli görevi aklını işletmektir.

    Aklını işletmek zorunda olan Müslümanlar şu soruları kendilerine sormalıdırlar:

    Seri katil (abd) emperyalist midir, değil midir?

    Kapitalist emperyalizm Kuran’ın şiddetle telin ettiği bir olgu mudur, değil midir?

    Bugün Müslüman ülkeleri bombalayan, halkların kanını döken, milli servetlerini yağmalayan, Ortadoğudaki ülkelerin sınırlarını değiştireceğini bizzat Dış İşleri Bakanı tarafından açıklayan seri katile (abd’ye) direnmek bir Müslüman için olmazsa olmaz zorunluluklardan biri midir, değil midir?

    Bu sorulara “evet” diye cevap veren her Müslüman, Türkiye’de emperyalizme karşı en kararlı mücadeleyi yürüten kişinin Doğu Perinçek olduğunu kabul etmek durumundadır.

    Özellikle İzmirli Müslümanlar, kendilerinden oy isteyen politikacılara abd’yi sormalıdırlar; bu, kapitalizme ve dolayısıyla kapitalist emperyalizme karşı olmaları Kuran tarafından kendilerine emredilen Müslümanların en öncelikli görevidir!

    Tekrar etmekte fayda vardır: Müslümanlar, kendilerinden oy isteyen politikacılara abd’yi sormak zorundadırlar!

    xxx     xxx     xxx

    “Biz bir ülkeyi/medeniyeti mahvetmek istediğimizde, onun servet ve nimetle şımarmış elebaşlarına emirler yöneltiriz de onlar orada bozuk gidişler sergilerler. Böylece o ülke aleyhine hüküm hak olur; biz de oranın altını üstüne getiririz.” (İsra, 16)

    Bu ülkenin servet ve nimetle şımarmış elebaşları bugün bozuk gidişler sergilemektedirler.

    Milletin alınterinden vücut bulan tüm kamu kurumları özelleştirme adı altında parababalarına peşkeş çekilmiş, halk giderek fakirleşirken Ülkemizdeki dolar milyarderi sayısı patlama yapmış, güya faize karşı olan iktidarlar tarafından katrilyonluk borsa kazançları vergi dışı bırakılmış, faizsiz bankacılık adı altında Allah’a bile kazık atılmaya çalışılmıştır.

    Ülkemizde milyonlarca kişi açtır, bir o kadarı açlık sınırındadır, bir o kadarı da işsizlikle pençeleşmektedir.

    Bunun sorumlusu bugüne kadar bu ülkeyi yönetenlerdir.

    Müslümanlar “bozuk gidiş sergileyen” bu elebaşlardan hesap sormak zorundadırlar ve en azından bu amaçla bile olsa Doğu Perinçek’i Meclis’e sokmalıdırlar.

    Müslüman kardeşlerim, Doğu Perinçek’in Meclis’te olması halinde düzen partilerinin nasıl sarsılacağını, nasıl tarumar olacağını gözden ırak tutmamalıdırlar.

    Xxx    xxx    xxx

    Müslümanlar bu fakiri az çok tanırlar.

    Bu fakir, İzmirli Müslümanların bu seçimlerde Doğu Perinçek’i desteklemeleri için kefil olarak Levhi Mahfuz’a not düşmektedir.

    12 Haziran 2011, İzmirliler ile seri katil arasında bir savaş olarak tarihteki yerini alacaktır. Özellikle İzmir baz alındığında, bu seçimler Doğu Perinçek ile diğer partiler arasında değil; Vatan, namus ve emek cephesiyle abd emperyalizmi arasında bir çekişme olarak Levhi Mahfuz’a koydolacaktır.

    Kapitalizme ve emperyalizme karşı tüm yaşamı boyunca kararlı bir duruş sergileyerek zamanımızın Ebuzer’i olduğunu ispat eden Doğu Perinçek, 12 Haziran 2011 seçimlerinde mutlak surette Meclis’e girmelidir.

    “İşi ehline vermek” bir Müslümanın öncelikli tercihlerinden biri olmalıdır. Hukuk doktoru olan Doğu Perinçek işin ehli olduğunu bugüne kadar yeterince ispat etmiştir. (Son icraatı, düzen partileri mahcubiyet içinde kem küm ederken, sözde Ermeni soykırımı yasası nedeniyle İsviçre’ye İsviçre’de tek başına kan kusturmak olmuştur.)

    Zamanımızın Ebuzer’ini sürgün edildiği Rebeze çölünden kurtarmak İzmirlilerin en onurlu davranışlarından biri olacaktır.

    Bu fakir, Vatan, namus ve emek konusunda Doğu Perinçek’e kefildir…

   

  

    
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.