CHP‘nin diplomat kökenli eski milletvekili Öymen, “Askerlerin eğitim hizmeti vermesi hiçbir ölçüye göre işgal sayılmaz. İşgal dediğiniz zaman kendi ayağımıza ateş etmiş oluruz, kendimizi güç durumda bırakırız” dedi.

Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Gatilov, Türk askerinin Irak’taki varlığını ‘yasa dışı işgal’ olarak tanımlamış, ardından KCK ve bölgedeki Şii liderlerden de benzer açıklamalar gelmişti. Partisinin grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu da tıpkı Rusya, KCK, İran, Şii liderler ve Irak merkezi yönetimi gibi, Türk askerinin Irak’ta işgalci olduğunu ifade etti.

Kılıçdaroğlu’nun bu sözlerine CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen KRT’de Çağlar Cilara’ya yaptığı açıklamada itiraz etti ve ‘işgal’ söylemi ile ilgili şunları ifade etti:

“Uluslararası ilişkilerde bir ülkenin bir bölümünün işgali demek, topraklarına el konulması demektir. Mesela, Sovyetler Birliği’nin Afganistan’ı işgali gibi, Ermenistan’ın Azeri topraklarını, Yukarı Karabağ’ı işgali gibi. İşgal bu. Yani bir topraklarda askerlerin eğitim hizmeti vermesi hiçbir ölçüye göre işgal sayılmaz. İşgal dediğiniz zaman kendi ayağımıza ateş etmiş oluruz, kendimizi güç durumda bırakırız. Çünkü işgal o toprağa belli bir amaçla el koymak demektir. Bunun bir adım ötesi ilhaktır. Siz oraya işgal amacıyla gitmemişseniz, sadece bir talep üzerine eğitim vermek için gitmişseniz, bunu işgal olarak yorumlaması bütün ülkeyi rahatsız eder, böyle birşeyin söylenmesi doğru değil. ”

Onur Öymen ayrıca Türk askerinin Irak’ta eğitim verebilmesi için TBMM’nin ve Irak hükumetinin onayının alınması gerektiğini ifade etti. Konuyla ilgili, yazılı bir anlaşmanın olmamasına dikkat çekti.

“Bu askerlerin orada eğitim vermesinin hukuki zemini olacak. Birinci olarak, kendi meclisinizden yetki alacaksanız. Bizim meclisimizden çıkan Irak tezkeresine bakarsanız, müdahale ve harekat sözlerini kullanıyor, bu eğitim çerçevesine girmiyor. Bence meclisten daha açık bir yetki almak lazım. Eğitim kelimesini de içeren bir tezkere çıkarmak lazımdı. İkincisi, Irak ile bir anlaşma yapacaksınız. Bizi davet ettiler, bizde gittik demekle, sözlü davetle olmaz, yazılı bir metin olacak.”

Öymen, ‘protokol yok mu’ sorusuna yanıt olarak, “Olsa açıklayacaklar. Onların askerlerini eğiteceğiz lafını etmek için onların rızası şart. Bizim rızamız yok diyorsa böyle bir eğitim söz konusu olamaz. Hukuki metin olmadan asker göndermek savunulması çok zor durumdur. Varsa böyle bir durum, çıkaracaksınız. Uluslararası hukuk ciddi bir iş, kimsenin ağzında laf bırakmayacaksınız. Burada bir eksiklik var. Yoksa işgal dediğiniz zaman kendi ayağımıza ateş etmiş oluruz, kendimizi güç durumda bırakırız. Çünkü işgal o toprağa belli bir amaçla el koymak demektir. Bunun bir adım ötesi ilhaktır. Siz oraya işgal amacıyla gitmemişseniz, sadece bir talep üzerine eğitim vermek için gitmişseniz, bunu işgal olarak yorumlaması bütün ülkeyi rahatsız eder, böyle birşeyin söylenmesi doğru değil. Eksiklik buradan kaynaklanıyor, anlaşma yapılsa kimse işgal kelimesini kullanamaz” yanıtını verdi