Karslı “AKP'deki kavga ilk kurşundu.Devamı Gelecek

24 Mart 2015 Salı 21:23
Karslı “AKP'deki kavga ilk  kurşundu.Devamı Gelecek






Karslı "AKP'deki kavga ilk  kurşundu.Devamı Gelecek

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek arasındaki söz düellosuna muhalefetten tepkiler sürüyor. CHP'nin ardından Merkez Parti Genel Başkanı Prof.Dr. Abdullah Karslı bir açıklama yaparak "Bu daha ilk kurşun devamı gelecek" dedi.

Merkez Parti Genel Başkanı Abdurrahim Karslı, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın dün Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek hakkında 100 dosya olduğunu söyleyerek itiraf niteliğinde bir açıklama yapmasını, “Toplumda yolsuzlukların zirve yaptığı kanaati Bülent Arınç’ın ifadesiyle tescillendi” şeklinde değerlendirdi. Arınç’ın bu dosyaların varlığını bilerek Gökçek’in adaylığına karşı çıkmasının “kendisini mesuliyetten kurtarmayacağını ve dürüst yapmayacağını” vurgulayan Karslı, savcılığın hem Arınç hem de Gökçek hakkında soruşturma başlatmasının yerinde olduğunu dile getirdi.

AK Parti’deki bu kavgayı ise bir “ilk kurşun” olarak değerlendirerek devamının geleceği öngörüsünde bulunan Karslı, “Şimdi bir Allah’ın kulu çıktı ve birşey söyledi. Bence bunun devamı gelecek.” diye kaydetti. Karslı, AK Parti’nin de bu açıklamalar üzerine somut bir adım atması gerektiğini, aksi takdirde de bu riskin parti üzerinde kalacağını vurguladı.

Merkez Parti Genel Başkanı Abdurrahim Karslı, AK Parti’de Bülent Arınç ve Melih Gökçek kavgası ile başlayan çatırdamayı Cihan Haber Ajansı’na değerlendirdi. Kendisine göre bu sıkıntıların zaten bir gün ortaya çıkacağının “belli olduğunu” belirten Karslı, “Çünkü kanuna hukuka, ahlaka, adaba aykırı birşey ilanihaye götüremezsiniz. Çünkü fıtrata aykırı. Yani suyu devamlı ters yönde akıtamazsınız.” dedi.

BİR YERDE PATLAYACAKTI

AK Partinin başlangıcının zaten usulüne uygun olmadığını, AKP’nin bir proje partisi olduğunu iddia eden Karslı, “Dolayısıyla orada toplanan insanlar belli bir maksatla toplanmışlar. Bu sebeple bunu devamlı götürmek zor, hatta bu kadar götürmeleri bile büyük başarı. 10 yıldan fazla oldu. Bir yerde patlayacaktı. Şimdi patladı bir yerde ama dikkat ederseniz iki insan birbiri ile kavga ederken aslında bence ikisinin de söylediği ahlaki değil.” şeklinde konuştu.

Önce Bülent Arınç’ın bir maksadını ifade ettiğini ve “Cumhurbaşkanı beyanda bulunabilir. İcranın başı. Ama bu beyanda bulunurken hükümeti yıpratmamalı.” şeklinde konuştuğunu hatırlatan Karslı, bunun normal, usulüne uygun ve kendi içinde doğru bir açıklama olduğunun altını çizdi. Ancak Karslı, Melih Gökçek’in açıklamasına ilişkin, “Fakat ona muhalefet eden Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih bey bu açıklamadan hareketle hemen Bülent beyi, şimdiye kadar Türkiye’de çok tartışılan kanunda da bir tarifi olmayan, delilleri ve emaresi de olmayan henüz tam ortaya da çıkmamış paralel yapı diye, kim kendi aleyhlerine birşey söylese içinde bulunan çuvala hemen onu koydu. ‘Bu açıklama samimi değil, Bülent bey paralel yapıya mensuptur. Sustu. Tam seçimler öncesi yıpratmak maksadıyla konuştu’ diye ona tenkit ve muhalefeti, bence hem hukuk hem ahlaki olmayan bir tenkitti. O da gayet tabi olarak buna tepki gösterdi.” dedi.

“ÇOĞUNLUĞUN KARARINA UYMANIZ SİZİ DÜRÜST YAPMAZ”

Ancak Arınç’ın tepkisinde haklı olmasına rağmen, tepkinin içinde söylediklerinin sadece muhatapı yıpratan cinsten değil kendisin ide yıpratan cinsten olduğunu kaydeden Merkez Parti Genel Başkanı, “Diyor ki ben AK Partiliyim ama ben dürüstüm. Yani AK Parti’nin içinde dürüst olmayan çok ama ben istisnalardanım. Dolayısıyla ben dürüstüm. Ama beni tenkit eden insan şöyle şöyle yaptı onun usulsüzlüklerinin ve kanunsuzluklarını sayıyor. Bir kere siz dürüstseniz, bir de söylüyor kendi tenkiti içinde, 2009’da ben bu insanın başkanlığına karşı çıktım. 2014’te de karşı çıktım. Şimdi bu karşı çıkış sebebi bu insan bu işe ehil değildir, güzel yapamaz, başarılı olamaz değil. Bu karşı çıkış sebebi anlaşıldığı kadarıyla bu sebeplerden. Ben bu insanının bu huylarını eskiden beri bilirim, problemlerini eskiden beri bilirim. Bu bildiğiniz şeye bu normal müzakere edilecek birşey değil. Yani onun kabiliyetsizliğini, etkisizliğini, ehliyetsizliğini tartışsanız böyle bir müzakere çoğunluğu verdiği karara uyarsanız tamam. Ama bu sıkıntılar varken 2009 ve 2014’te bu sıkıntılar varken buna karşı çıkmışken çoğunluğun verdiği karara uymanız, sizi dürüst ve ahlaklı yapmaz. Hatta sizi mes’uliyetten de kurtarmaz.” şekline belirtti.

“BU SAVMA BÜLENT BEYİ KURTARMAZ, BERAAT ETTİRMEZ”

Bu yüzden de savcılığın hem Arınç hem de Gökçek hakkında soruşturma başlattığını söyleyen Karslı, “Zaten başlatmalı. Çünkü birisi usulsüzlüğü yapıyor, siz de devletin en etkili noktasında o usulsüzlüğü izliyorsunuz, takip ediyorsunuz, ona muhalefet etmiyorsunuz. Halbuki hukuken gidip mücadele etmeniz lazım. Bir de Bülent Bey hem tecrübeli bir politikacı hem de hukukçu. Onun için bu ben dürüstüm 2009’da da buna muhalefet etmiştim. 2014’te de buna muhalefet etmiştim ama bu dürüstlük yetmedi. Muhalefetim de nazara alınmadı beyanı Anadolu’da bir söz vardır. ‘Bu çeğer bu bağı korumaz’ derler. Bu savma Bülent beyi dürüst kılmaz ve onu beraat ettirmez, ibra ettirmez. Sıkıntı çıkarır.” dedi.

“BU İLK KURŞUNDU, BUNDAN SONRASI GELECEK”

Bu açıklamayı da “usulsüzlüklerde yolsuzluklarda başlanılan bir ilk kurşun” şeklinde değerlendiren Karslı, “Bundan sonrası gelecek.” öngörüsünde bulundu. Ardından yolsuzluk hakkında yapılmış bazı araştırma sonuçlarını paylaşan Abdurrahman Karslı, “Buna göre en büyük sıkıntılardan birisi de Türkiye’de artan yolsuzluklar. Hatta AK Partili olan insanlar bile istatistiklere göre yolsuzlukların çok büyük oranda arttığını kabul ediyorlar. Öyle bir artan oran ki AK Partililerde yüzde 65. Türkiye’nin genelinde ise yüzde 79. İnsanlar yolsuzlukların arttığı kanaatinde. Peki takip ediliyor mu? Yine insanlarımızın büyük bir kısmı yolsuzlukların takip edilmediğini, hakkıyla araştırılmadığını düşünüyor, bunların oranı da yüzde 66. Yani yüzde 79 yolsuzluklar arttı, yüzde 66 da bunlar takip edilmedi diyor. Dolayısıyla adalet ve hukuk işletilmedi.” bilgisini verdi.

Bunların zirve noktasının ise 4 bakanın Yüce Divan’a gönderilmesi konusu olduğunu belirten Karslı, “4 bakanın Yüce Divan’a gönderilmesi gerekir miydi diye sorulduğunda Türkiye’de yüzde 73 ‘evet gönderilmesi gerekirdi’ diyor. Dolayısıyla adalet ihlal edildi deniliyor.” değerlendirmesinde bulundu. Karslı, şöyle devam etti: “Yani şu var. Toplumda AK Parti döneminde yolsuzlukların zirve yaptığı noktasında bir tereddüt yok. Hukuken gerekli tahkikatın yapılmadığı konusunda da bir kanaat var. Şimdi bu kanaat hükümetin yetkilisi hatta sözcüsü başbakan yardımcısı Bülent Arınç’ın ifadesiyle tescillendi. Birşey daha söyledi dedi ki, ben o ekibi bilirim. Yani yalnız da değil. Melih Gökçek bir ekibi var. Kimin nerede havlayacağını da bilirim falan. Çok kötü sıfatlarla bunların yalnız olmadığını belki de gene Arınç’ın ifadesiyle ve umumi hareketlerden ve bu istatistiklerden hareketle söyleyerek şunu söylemek mümkün. Bunlar ekseri çoğunlukta. Ben zaten hep söylüyordum, diyordum ki; bu AK Parti hükümetinden sonra ciddi bir muhakeme başlamalı. Belediyelerden tutun bakanlıklardan tutun yapılan ihalelerden tutun özelleştirmeye kadar açık ve kapatılan davalardan tutun kumpastı usulsüzlüktü Ergenekon’du, Balyoz’du paraleldi denilen bütün bunlar sil baştan objektif olarak bir muhakeme altına yatırılmalı. Bunlar yeniden mukayese edilmeli, tartışılmalı eski halleri ile birlikte. Ona göre yargılama neticesinde kim neye layıksa karar verilmeli’ diye söylüyordum. Bir şey daha söylemiştim aylar önce. ‘AK Parti hükümeti bu insicamla seçimi görmez, göremez. Seçime kadar böyle gitmez’ diye. Allah beni yalancı çıkarmadı. Kendi içlerinden çözüldüler. Burada artık bir vakıa var ortada. Savcılar da işin üzerine ciddi gitmeli. İddia değil kendi içlerinden bir itiraf var. Her iki taraf da muhakeme edilmeli. Bakalım ne çıkar”

“AK PARTİ SOMUT ADIM ATMALI, YOKSA ÜZERLERİNE KALIR”

AK Parti yönetiminin bu itiraftan sonra somut bir adım atması gerektiğini dile getiren Karslı, “Eğer parti yönetimi somut bir adım atmazsa bu risk AK Parti’nin üzerinde kalır. Zaten AK Parti çatırdıyor. Yukarıdan aşağıya doğru gidiyor. Öyle ki sayın Cumhurbaşkanı da AK Parti’nin kendi kendini kurtaramayacağını bildiği için AK Partililerden daha çok meydanlarda. Hatta siyasi partilerden önce meydanlara indi, seçim kampanyasını başlattı ‘400 vekil istiyorum’ dedi. Bunun hayal olduğu görüldü. Çatırdayarak aşağı doğru gidiyor. Eğer bu işin de üzerine gitmezse daha çok üzerine kalacak. Fakat şimdi bir hesap yapacaklar. Üzerine gitsek burada kalmayacak daha çok şeyler ortaya çıkacak. O zaman bunu nasıl telafi edeceğiz diye. Fakat bu işin kaçışı yok artık. Tabiri caizse takke düştü kel gözüktü. Mutlaka tahkikat yapacaklar, araştıracaklar. Nerede duracağını da göreceğiz.” dedi.

“ŞİMDİ BİR ALLAH’IN KULU ÇIKTI, BUNUN DEVAM GELECEK”

Karslı, “Ben birşey söylüyordum. Diyordum ki; bunların arasında tartışma başladığı an herkes birbirini ihbar edecek. Çünkü hep söylüyorum, bir insan üç sebeple hareket eder. Ya korkusundan ya menfaatinden ya vicdanından. Vicdanı ile hareket eden bu birlikte bulmak zor. Menfaat ve korku var. Şimdi o menfaat dağıldıkça korkular da azaldıkça, biri konuşunca ‘a fazla birşey olmuyor’ diye ötekiler de onun arkasına eklenecek. Korku ve menfaat birlikteliği gittikçe çatırdayacak. Zaten bunlar toplumda kendi aralarında birbirlerini tenkit de etmiyorlar. Hakaret tarzında birbirlerini tenkit ediyorlar. Kızıyorlar söylüyorlar. Ama ne yapalım elden birşey gelmiyor diyorlardı. AK Partinin içinde yıllardır şu söylenir. Bir Allah’ın kulu çıksa birşey değilse, biz hepimiz onun peşine düşeriz. Bunu kendileri söylüyorlar. Şimdi bir Allah’ın kulu çıktı ve birşey söyledi. Bence bunun devamı gelecek.” diye kaydetti.
Son Güncelleme: 06.02.2017 19:39
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.