SEÇİM ÖNCEM

“Millet adına Tarihteki yerimi kendim hazırlayacağım”


Tarihteki yerimi kendim hazırlayacağım. Bu yer tıpkı bir aslanın pençeleriyle kazdığı yer gibi olacak (Mussolini)

 Seçim öncemde bu hafta liderlerin, lider olmak isteyen partilerin hazırlıklarının oldukça iddialı olduklarını görüyorum, iddialı diyorum çünkü henüz derinlerine inmeden iddia edilenin mümkün olup olmadığını göreceğiz.
Eski yunan filozofu Demokritos, aklın üç belirtisi vardır`iyi düşünmek, iyi söylemek, iyi yapmak. Partilerimiz `seçim öncem` lerinde bu üç belirtiyi kulanmışlar mıydı?

Seçim Öncem konu başlığım da ilk olarak muhalefet parti CHP`nin hazırlıklarıyla başlıyorum. Verilen sözler, vaatler seçim öncesinde o kadar iyi geliyor ki, hayal kurması bile imkânsız birçok şeyi meydanlar da dinliyoruz. Küçükken televizyon karşısında Tansu Çilleri, Mesut Yılmazı, Bülent Ecevit’i izlerken bir şey anlamıyordum ama 7 - 8  yaşında olmama rağmen onların liderlik vasfı beni ekrana kilitliyordu. Duruşları, ekrana yakışmaları, gür sesleri siyaset adamıyım görüntüsünü veriyordu. Annem ve babam konuşmalarını dinler, kızar eleştirirlerdi, fakat sallıyor deyip komik bulup gülmezlerdi söylediklerini ti ye almazlardı. Ben de izlerken onları çizgi film kahramanlarına benzetmezdim. Şimdi ise çekinmeden söyleyebilirim ki, Sayın Kılıçdaroğlu`nu izlerken onu lider gibi,bir siyaset adamı olarak düşünemiyorum zorlasam da olmuyor. Oyun oynarken, oyunu yarıda bırakıp giden mızıkçılık yapan aksi çelimsiz bir çocuk gibi görüyorum,her görüşe kendini dinletebilmeli siyasetçi, Kılıçdaroğlu’nu dinlerken komik caps cümleleriyle karşılaşmamak elde değil.

Sayın Kılıçdaroğlu'nun “seçim öncem”ine seçim şarkısıyla başlamak istiyorum.Seçim şarkısı deyip geçmeyin,ruha dokunur,akla mantığa dokunur şarkılar,meydanlarda heyecan verir,pır pır atar yüreğiniz şarkı çalmaya başladığında.CHP’nin seçim şarkısını araç kullanırken bir tesadüftür ki çekip dinlemeye başladım. Ne de güzel işlenmiş,ritim heyecan vericiydi,Sarı saçlı mavi gözlüm,kıtası ise harikaydı içim cız etti,ne güzel bir cümledir bu dedim,ve dinlemeye devam ettim, Ta ki şu sözleri duyana kadar ’Kara peçe yakışmıyor kullara’ Ah be Kılıçdaroğlu seçim şarkında bile sallanıyorsun,korkutuyorsun.Hani sadece "4 yıl verin bana neler olacak görün" diyorsun ya,bu sözünle neler yapmak istediğini,başa geldiğinde  öğrenci,öğretmen,işçi,işveren,memur, esnaf, emekli, yoksul "olacak derdim "diyorken seçim şarkında ilk yapacağının, ilk uğraşacağının bu insanların örtülerinin olduğunu söylüyorsun ve seçim öncesinde seçim şarkında kendi kendini ele veriyorsun.Savunduğun özgürlük nerede? İster sarı peçe takar,ister kara peçe karışmak kimin haddine? X bir parti ,mini etek yakışmıyor kullara`dese bas bas bağırmaz mısın meydanlar da ÖZGÜRLÜK  diye? Mini giyen de, peçe takan da, örtünen de örtünmeyen de ÖZGÜRDÜR.

Hiç bir parti bunu sorgulayacak güce sahip değildir, kul ile Allah arasına girip siyaset yapmayın. Benim örtülü arkadaşım benim mini eteğime saygı duydu,ben de onun örtüsüne ,bana laf etmek ne onun haddine, ne de benim ona laf etmem benim haddim.Sonrasında kapadım şarkıyı ve kendi kendime BU ADAM NE İSTEDİĞİNİ bilmiyor dedim.Ekranlarda bir çok görüntü çizip örtülü kardeşlerimin yanındayım deyip,şarkındaki bu tezatlık ne kadar git gel akıllı siyaset çizdiğinizi gösteriyor şarkın ile ikrarlanıyor. Bir ince detay ise  Alkışlıyoruz klibiniz ile Doktorlar ile girişini açtığın sahneye sanki aşağılarcasına tekstilci görünümlü örtülü bayanları yerleştiriyorsun,burada aşağılıyorsun  insanları tekstilcileri, örtülüleri, çünkü yakıştıramıyorsun bir doktora örtüyü, yakıştıramıyorsun bir Avukata, bir öğretmene örtüyü sen.

Meydanlara döndüğümde ise 11Nisan 2015 Tarihinde İstanbul-Kartal mitinginde yürüyüşünle başladım notlarımı tutmaya,meydana çıkışın sunulurken Türkiye nin Başbakanı geliyor sözüyle bir gülme aldı ama hemen toparladım kendimi ve kalemime yöneldim,yürüyüşünüz Liderlikten uzak,gümbür gümbür kendinden emin cesur ve istikrarlı olmalıydı….
Kılıçdaroğlu mitingde baskıcılıktan, ayrımcılıktan uzak bir anlayışın temsilcisi karşınızda derken o an yine seçim şarkısını hatırladım sustum…


Ve BDP İktidar olmak istiyorsun ,ama sadece Kürt halkına sesleniyorsun,sadece Kürtlerin başbakanı mı olmak istiyorsun,TBMM altında anlam veremiyorum.Türk-Kürt ayrımını bu noktada tekrar dile getiriyor,ve amacı şaşırıyorsun.Burası Türkiye Cumhuriyeti siyasi yönünü dilini tek bir kesim için değil 77milyona göstermeli, 77 milyonun da ortak diliyle siyaset yapmalısın.Sayın Demirtaş ,Seçim barajını tarumar edeceğiz ,Akp hükümetini devireceğiz din dersini kaldıracağız,dini devletten alacağız diyorsun gözden kaçırdığının ise Diyanet işleri BAKANLIK değil. BAŞKANLIK…. Seçim barajını tarumar etmen dileğimle.


Selam Anadolu’ya MHP geliyor,şarkısıyla ritmi yakalamış Devlet Bahçeli. Sayın Bahçeli oldum olası bana çok samimi gelmiştir,fakat onun artık siyasetten yorulduğunu görmemek için kör olmak gerekir,Ülkücü gençlerin DELİ YÜREKLERİ beni hep etkilemiştir.Hatta çocukken korktuğum insanlara –benim abim var hem de ülkücü der kendimi koruma altına aldığımı hissederdim.
  
Milliyetçiliğin yaşaması,ülkücülüğün var olması,Türk milletinin ebediliği için ,savunduklarının,çizgilerinin korunması için hep bir bedel ödedi Ülkücü gençlik dediklerimiz. Ve MHP hiç olmazsa tarihten bugüne kadar duruşunu,çizgisini bozmadı,Ocak ayında örtülünün yanındayım deyip Şubat ayında karşısında olmadı.MHP sadece yoruldu ,Yeni Liderlerle yola devam etmeli der susarım…


Ve İktidar, söylenecek yazacak o kadar şeyim var ki fakat,ele aldığım sadece seçim öncem olduğu için buna değinmek zorundayım.

MİLLET ADINA TARİHTEN BUGÜNE YERİMİ KENDİM HAZIRLAYACAĞIM ,Sayın Cumhurbaşkanımız eminim bunu söyleyebiliyordur kendisi için.Lider olmak budur çünkü,kendini tanıyabilmek,eksiği görüp dile getirebilendir.Kendisine güvenmeyen,korkak ve idaresiz olanlar girişecekleri işlerin daima kötü sonuçlarını düşünürler.O korkmadı hiç,yapılmayanları yaptı,gösterilmeyenleri gösterdi.Tarih kitaplarında Gelmiş geçmiş en iyi Liderler isimlerinde onun da ismini göreceğimizden ben eminim. Diğer partilerin olduğu gibi AK partinin de seçim şarkısına değinmeliyim sadece.Aklım ve kulağım Dombra da hala benim,yüreği hoplatan, heyecan veren bir şarkıydı.Seçim meydanlarında coşkuyu arttıran ritmi keyifli bir seçimdi.

Sayın Davutoğlunun bir türlü meydanlarda başbakan konuşmalarına alışamıyorum,eksik birşeyler var Davutoğlu'nda içime sinmeyen,bir türlü adını koyamadığım tarifsiz birşey var,olmuyor Ak Parti için de sanki bir ajan gibi geliyor,dili susuyor gözleri ateş fışkırıyor ,samimi gelmiyor birşeyler var onda ama ne bilmiyorum.Hainlik gibi sanki,sırtını dönsen bıçağı saplayacak gibi .O kadar alışmışız ki Tayyip Erdoğan’ı  görmeye onu izlemeye dinlemeye biraz tuhaf geliyor işte.Ak parti hükümetinin hizmetleri, bugüne kadar hiçbir hükümetin
Cesaret edemedikleri. Seçim meydanlarında verip de tutmadıkları sözler oldu mu hatırlamıyorum bile,Eksiği yok mu peki,elbette var,hatasız kul olmadığı gibi HATASIZ PARTİ DE yok,bu eksiklikleri bu konu başlığı altında yazmam mümkün değil,temennim şu ki umarım eksikliklerini bu seçim sonrasında fark edip düzelteceklerdir,Seçim mitinglerinde sözlerine söz ekleyip tutmanız, Söyle var mısın a Halkın cevabını seçim sonrasında görmeniz dileğimle…