Dostlarım bilirler, türkü söylemeyi çok severim. Davulu, zurnayı, bağlamayı, curayı, sazın her türlüsünü. 
 
Ben, yalnız memleketimin Türkülerini severim. Onlara çalan davula, zurnaya eşlik ederim.
 
Hele hele TÜRK'ün töresinden, kültüründen utanan, TÜRK kimliğinden sıkılıp, özüne başka kabuk bağlayan soy komplekslilerin,
TÜRK bayraksız toplantılarında çalan,"Emekçi" nin hakkı için yürüdüğünü zannedip aslında amacı "TERÖR" yaratmak olan 
insanların sözde halaylarına eşlik etmedik, etmeyeceğiz de. Bizi bizden soğutan, bizi birbirimize katan kişilerden uzak durup
onların oyunlarına oyuncak olmayacağız.
 
ALLAHA'a şükür TÜRK için çalmayan, bizim TÜRK'ümüz için çalmayan ne davul ne zurna dinledik ve de dinleyeceğiz.
 
"Bayraksız"ların, çıkar uğruna, "Bayraksızlar"a alkış tutarken, YAKILAN TÜRK (ü)lere"BAYRAK"sızlarken, çok şükür BAYRAĞIMIZIN
altındaydık ve altında da olacağız.
 
Aslında bizler her zaman yapıcı olmaya çalıştık, yıkıcı değil.
 
Şahsım adına, siyasi konuşmaların içine girmek gibi bir niyetimde yok, lüksüm de.
 
Ne memleket haini, ne de vatan haini olduk. Aksine hainlerin karşısında siper olduk ve olacağız da. Aslan gibi yavrularımız
bu vatana şehit verdik, vermeye devam edeceğiz de. Çünkü bu toprakların altında yatan binlerce şehitlerimiz için sıra bizde
biz savaşacağız. Onların kanlarını yerde bırakmayacağız. Bu topraklarımızı ölümüne de olsa koruyacağız. Hainlerin yanında 
durmadık, durmayacağız da. Vatan hainleriyle, terör örgütüne destek verenlerle aynı türküyü söylemedik, aynı halayda oynamadık.
 
Bir polis, bir asker şehit olduğunda, timsah gözyaşı döken insanlarla, sevinen insanlar aynı safta, sözde garibanların hakkını
savunuyoruz derken, aslında ihanete çanak tuttuklarını bile bile aynı marşa eşlik ederken, biz ALLAH'a şükür karşı tarafta olduk.
 
Çünkü biz hastasıyız ve ustasıyız, vatan sevmenin, can vermenin. Gönlümüzü toprağa sermekten öte bir muradımız yoktur.
 
İki günde, kaç tane pilot, kaç tane asker, kaç tane komiserimizi "CAN"ı VATAN uğruna ebediyete uğurladık. "Vatan Sağolsun" dedik.
Birileri "Timsah Gözyaşı" döküp birilerini suçlarken, biz gözyaşlarımızı içimize akıttık. Hamd olsun kimsenin önünde eğilmedik, eğilmeyiz de.
 
Onun için durduğumuz yeri, söylemlerimizi ve hangi davulu ve zurnayı dinleyip eşlik ettiğimzi iyi analiz edelim. Birisini suçlamadan önce
aynaya bakalım. Tabi aynaya bakacak yüzü varsa o kişilerin.
 
Benim "SON SÖZÜM" bu.
 
Kimse alınmasın, laf ortada. Alınmak için gayrete sahip olanlar varsa, zahmete katlanmasın laf sahibine ulaşır.
 
 
Önümüz Kurban Bayramı. Lütfen siz siz olun binlerce suçsuz kimseyi terör uğruna kurban etmeyelim. Halkımızı, milletimizi, bayrağımızı,
son olarakta atalarımızdan kalan topraklarımızı koruyalım.
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.