Galatasaray’da kurtarıcı olarak göreve soyunan tecrübeli teknik adam Mustafa Denizli etkisini ilk günden hissettirmeye başladı. Cim-Bom’un tecrübeli hocası, farklı kişiliği ve deneyimleriyle Florya’daki alışkanlıklara son verecek.

Denizli’nin bu noktada özellikle futbolcuyla iletişime çok önem verdiği biliniyor. Almanca ve İngilizce’yi çok iyi bilen tecrübeli teknik adam, antrenmanlarda tercüman yerine kendisi bizzat olayın merkezinde yer almayı tercih ediyor.

Denizli’nin “Futbolun dili ortaktır” prensibiyle böyle hareket ettiği ifade ediliyor. Dün kapalı antrenmanda basına servis edilen fotoğraflarda tercümanların hiçbir karede olmaması dikkat çekti.

Mustafa hocanın, takım otobüsünde futbolculardan başka kimseyi istemediği de biliniyor. Kariyerli teknik adam, doktor haricinde kimseyi takım otobüsünde istemeyecek.

Ankara gibi seyahatlerde de uçak yerine otobüsü tercih eden Denizli, bir futbolcuya iki koltuk verilerek rahat etmesini istiyor. Deplasmanlarda ise Denizli’nin tercihi butik oteller... Takımdan başka kimse burada konaklamıyor. Mustafa Denizli’nin ayrıca futbolcuların beslenmesine çok dikkat ettiği, deniz ürünlerine ağırlık verdiği belirtiliyor.

Sezon ortasında antrenmanlarda futbolcuları çok yormayacağı yine söylenebilir. Ancak göreve gelir gelmez yanında getirdiği kondisyoner Stefano Marrone’nin özelliği, çalıştırdığı futbolcuların genelde ligin en çok koşan isimleri olması... Marrone’nin bir diğer özelliği de oyuncularının fazla sakatlanmaması...

Denizli etkisi ilk günden kendisini hissetirirken, takımın içinden haber sızmaması da en çok hassasiyet gösterdiği konuların başında geliyor. Çünkü Denizli, “Burası bizim mahremimiz” diyerek soyunma odasından kesinlikle haber çıkmamasını ister. Sisteminin esas itibariyle de futbolcunun rahatlığına dayalı bir sistem olduğu vurgulanıyor.

Verdiği demeçlerle gündem oluşturabilme ve rakiplerini etkile yebilme sanatı ise Denizli’yi farklı kılan bir diğer detay olarak dikkat çekiyor.