Doğu Türkistan’ın başkenti Urumçi’de kent merkezinin 4 km uzağında Renmin Park yanında “Şayıbakı” bölgesinde Şimal sokaktaki “Açık Pazar” yerine sabah 07.50’de iki aracın infilak etmesi ve atılan bombalar sonucu ilk belirlemelere gore en az 31 kişinin öldüğü, 94 kişinin de yaralı olarak hastanelere kaldırıldığı; araçlardan fırlayan şarapnel parçalarının çevreye yayıldığı ve ölü sayısının artabileceği anlaşılmıştır. Hong Kong merkezli Phoenix TV, görgü tanıklarının ifadelerine dayanarak, pazar yerine hızla giren iki arazi aracından kalabalığın üzerine patlayıcı maddeler atıldığı, bu bmbalar sonucu 10 – 12 patlamanın meydana geldiği, araçlardan birinin daha sonra infilak ettiği öğrenilmiştir.
ÇHC Devlet Televizyonu CCTV, saldırıyı terror saldırısı olarak kaydederken, Çin Kamu Güvenliği Bakanlığı da yayınladığı bildiri ile olayın terrorist saldırı olduğunu ilan etmiştir. Şinhua ajansının haberine göre, Çin Komünist Partisi Siyasi ve Hukuki İşler Komisyonu Başkanı Mıng Ciencu da olayın "ciddi bir terör saldırısı" olarak kaydetmiştir.
Urumçi’deki tren istasyonunda 30 Nisan’da üç kişinin ölümüyle sonuçlanan bombalı intihar saldırısını, 14 Mayıs’ta yayımlanan bir video kaydı ile üstlenen Pakistan merkezli Türkistan İslami Partisi (TIP) adlı örgüt tarafından gerçekleştirildiği iddia edilmektedir. Yerel kaynaklardan aldığımız habere gore; pazar yerinde bir kaç dakika içinde 3 ayrı büyük patlamanın gerçekleştiği, araçlarda bulunan yaklaşık 800 kg maddenin patlatıldığı, araç sayısının 2 değil 3 olduğu bilgisi tarafımıza ulaşmıştır.
Eylemi “terror saldırısı” olarak değerlendiren ÇHC Ulusal Kamu Güvenliği Başkanı’nın olaydan hemen sonra Urumçi’ye hareket etmesi, saldırının ciddiyetini ve boyutunu ortaya koymaktadır.
Şu hususu kamuoyu ile paylaşmak istiyoruz: Tarihin hiç bir döneminde Doğu Türkistan halkı terrorist eylemi desteklememiş, ancak baskılara karşı her zaman direnmiştir. Bölgede verilen mücadele, haksızlığa karşı verilen milli direniştir… Temel insan hak ve hürriyetlerinden mahrum edilen, haksızlığa uğrayan Doğu Türkistan halkının can ve mal güvenliği garanti altına alınmadığı için bu tür şiddet ve saldırılara başvurarak tepki gösterdikleri bilinmektedir.
Dolayısıyla Pekin Yönetiminin, meydana gelen bu olayları bahane ederek için Doğu Türkistan halkına karşı şiddete başvurması durumunda bölgede istikrarın sağlanmasının mümkün olmayacağı görülmektedir. Son bir kaç yıldır küresel güçlerin de yönlendirmesiyle meydana gelen olaylar, Pekin Yönetiminin veya Halk Hükümeti’nin “milliyetler politikası”nda başarısız olduğunun bir göstergesidir.
Sorunların çözüme kavuşturulmaması, halkın temel ihtiyaçları ve taleplerinin karşılanmaması durumunda, şiddet olaylarının artarak devam edeceği, küresel güçlerin de bu durumdan faydalanarak “turuncu devrim”, “Uygur baharı” gibi tanımlamalarla kendi çıkarları doğrultusunda halkımızı tahrik edecekleri, gençlerimizi eyleme teşvik edecekleri bilinen bir gerçektir.
Bu münasebetle Sürgün Hükümet olarak; şiddetle, tehditle, baskıyla olayların bastırılmak istenmesi, halkın temel ihtiyaçlarının gözardı edilmesi, dini ve milli kimliklerinin gereği olarak geleneksel yaşam biçimine müdahale edilmesi, halkın yaşantısına saygı göstermeyen fanatic grupların bölgeye göçmen olarak gönderilmeleri, verimli toprakların halkın elinden çeşitli bahanelerle alınması, tarihi ve kültürel değerlerin hiçe sayılması, tarihi kent dokularının Kaşgar örneğinde olduğu gibi yıkılması, keyfi tutuklama ve yargısız infazlara son verilmesi, dini inanç ve değerlere hoşgörü gösterilmemesi…. Gibi hemen hemen tümü temel insan hak ve hukuklarını ilgilendiren talep ve ihtiyaçların karşılanması noktasında Pekin Yönetimini ve Urumçi’deki Halk Hükümeti’ni bir kez daha göreve davet ediyoruz. Bu vesile ile, olayları çözümlemede uygulanan şiddete dayalı yaklaşımın doğru olmayacağını, yurt dışından, diasporadan olaylara insani açıdan yaklaşacak Doğu Türkistan kökenli aydınlardan oluşan bir gözlemci heyetinin bölgeye davet edilmeleri ve soruşturma grubuna dahil edilmelerinin her açıdan faydalı olacağı kanatimizi hem kamuoyunun bilgisine hem de Pekin yönetiminin dikkatine sunmak istiyoruz…
