9 Mayısita kaleme (pardon klavyeye ) alıp yayınlanan ACEM AŞKI baslıklı yazımıın ana fikri İran ile Türkiye arasındaki dış ticaret hacminin son 11 senede 1.2 milyar dolar'dan 16 milyar dolar'a hatta 2012 yılında ise 20 milyar dolar'a doğru gidişini vurgulamaktı.
Bunu mercek altına alıp özellikle son 3 yılın rakkamlarını inceleyecek olursak
Yıl |
2009 |
2010 |
2011 |
İthalat |
3406 |
7465 |
12461 |
İhracat Toplam |
2025 6450 |
3044 10509 |
3590 16052 |
Denge (-) |
1381 |
4421 |
8871 |
Hacim pay |
%2.2 |
% 3.53 |
% 4.3 |
Özellikle son 3 yıl'da görünen ve ağırlıklı olarak Türkiye'nin İran'dan ithalatının 3.4 milyar dolardan 12.461 milyar dolar'a fırlamasının ardında ister istemez acaba yaptırımlar ile ithalatı engellenen ve İran'ı dize getirmeye yönelik ambargo'nun Türkiye aracılığı ile delinip delinmediği hatta bunun gerek şirketler gerekse siyasileri memnun edecek bir rant içinde olunup olunmadığını düşündürmesi oldukça doğaldır.
Üstüne üstlük basında çıkan ve iki ülke arasındaki ticaretin nakit ve bavulla para taşınmasına yönelik bir eksene kaydırılmış olması bu kuşkuları daha da fazla derinleştirmektedir.
Bu konuda basında çıkan bazı haberlerin altını çizmekte yarar görüyorum:
ABD Dışişleri ve Hazinesi’nden size yaptırım uygularız’
şeklinde gözdağı vermesinden sonra bankalar üzerindeki baskılar daha da arttı.
http://www.istenhaber.com/iran-baskisi-tutuklanma-korkusu-yaratti/
Basit Türkçe ile ABD baskısı ile İran bankaları ile para transferleri konusunda bir yasak mevcut ve bu yasak SİLOPİ BANK denilen ve aslında bir zamanların TAHTAKALESİNİ andıran döviz ticaretini doğurmuştur.
Yeni sistem Silopibank
Bankacılıktaki
gelişmeleri doğrulayan bir haber önceki gün Star gazetesinde yer aldı.
Habere göre ABD’nin İran’a başlattığı ambargoyu aşmak için Türk, İran ve
Iraklı işadamları ilginç bir yöntem buldu. İran’la ticareti sağlayan
para hareketleri Silopi’deki aracılar üzerinden sağlanıyor.
http://www.habervitrini.com/haber/turkiyeye-18-milyar-dolar-kaynagi-belirsiz-para-girdi-412856/
Bir başka basın yayını ise Türkiye'ye Ekim 2008'den Mayıs 2009'a kadar 18.3 milyar dolar'ın belirlenemeyen kaynaklardan girdiğini vurguluyor. Ve bu paraların özellikle
Irak, Suriye ve İran’la yapılan sınır ticareti nedeniyle Türkiye’ye bavullarla gelen paralar olduğu belirtiliyor.
Bu paralar devletin sistemine giren kısmıdır. Peki girmeyen ne kadardır? Maalesef bunu bilmek imkansız.
İkinci soru ise peki Türkiye'den İran'a ne kadar para bu şekilde bavul veya konteynerler ile gitti ve bu paraların karşılığında neler alındı ?
Ortada bir para hareketi olduğu kesindir ve paranın kaynağı belli olmadığı gibi karşılığının ne veya neler olduğu meçhuldur. Bu paraların ambargo'nun delinmesi ile ilgili olduğunu düşünmek çok yanlış olmasa gerek.
Haber gazetevatan web sitesinde ise ABD yetkililerinin BDDK ,Hazine ve Halkbank yönetimlerini ziyaretlerinde söylediklerini şöyle ifade ediyor:
İran'la çalışırsanız...
Ankara’da BDDK, Hazine ve Halkbank yönetimini ziyaret eden ABD’li yetkililerden sert uyarı
Salı ve çarşamba günleri Ankara’da BDDK, Hazine ve Halkbank yönetimini ziyaret eden ABD’li yetkililer, BM ve Avrupa Birliği’nin İran’a yaptırım kararını hatırlatarak, Türk bankalarının İran bankalarına akreditif açmaktan vazgeçmesini istedi. Heyet, “Aksi halde ABD ve Avrupa Birliği, Türk bankalarını finansal sistemden çıkarır” uyarısında bulundu. Merkez Bankası başta olmak üzere tüm Türk bankalarının depo hesapları ABD ve AB bankalarında duruyor.
http://haber.gazetevatan.com/iranla-calisirsaniz/324393/2/Haber
Yani Amerika 2010 senesinden beri Türkiyeyi sıkı markaja almış ve İran ile para ilişkilerine dikkat etmesi uyarısında alenen bulunmuştur. 2011 senesinde de petrol ürünleri kalemi yaklaşık resmi kayıtlarda 5 milyar dolar artıyorsa ,kayıt dışı bavul ile ödenen paralar ile bu rakkamların esası acaba ne olabilir ve Türkiye'ye ne kadar yarar veya ne kadar zarar getirebilir?
Bakın bir başka örnek ise yine benzer bir meblağdan sözediyor, tarih ise 29.07.2009
Esrarengiz 18.5 milyar doların sırrı çözüldü, İranlı işadamı parasını istiyor, 29.7.9
http://www.youtube.com/watch?v=0a24v3t1uaI
Benim daha fazla bir şey söylemem gerekmiyor sanırım. İran ile Türkiye arasında kayıt dışı bir ticaret olduğu kesindir. Meblağın boyutu nedir sanırım kimse bilemeyecektir ancak kayıtlı olan rakkamlardan çok daha fazla olduğunu söylersek pek te yanılmış olmayız .
Peki bunu nasıl izah edebiliriz?
-Türkiyedeki din eksenli siyasi irade mi?
-İdeolojik sonuç mu?
-Ülke ekonomisine katkıda bulunma çabası mı?
Bence hiç biri değil.
Ama bu sistemden iki ülke arasında ilişkileri düzenleyenlerin oldukça büyük boyutta maddi çıkarları olabileceğini düşünmemek sanırım yanlış olur.
Eh bu konuyu derinlemesine incelemek sanırım devlet büyüklerimizin görevidir.