Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından düzenlenen Medya ve Mahremiyetin Sınırları Ulusal Sempozyumunda konuşmacı olan İletişim Fakültesi öğretim üyesi Emre Fırat, karikatür diyaloglarının yatak odasının en mahrem yeri olan yatakta geçtiğini söyledi.
Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından düzenlenen Medya ve Mahremiyetin Sınırları Ulusal Sempozyumunun ikinci gününde üniversite öğrencilerine önemli bilgiler aktarıldı. Metin Üstündağ’ın Pazar Sevişgenleri dergisindeki karikatürlerde cinselliğin ön plana çıktığını ifade eden İletişim Fakültesi öğretim üyesi Emre Fırat, Tüm karikatürler aslında yatak odasında hatta bu yatak odasının ne mahrem yeri olarak adlandırılabilecek olan yatak kavramında yani o ilişkilerin bir araya geldiği yatakta geçer karikatür diyalogları. Burada aslında insanların ne ölçüde birbirlerine yabancılaştığı, birbirinden koptuğu, birbirinden aslında sadece cinsel anlamda bir haz peşinde koştuğu vurgulanmaktadır. Bu aslında Metin Üstündağ’ın soyutlaştırdığı her şeydir. Bunu mahremiyet boyutuna indirgeyecek olursak mahrem olan her şey tüm bunlarla bir şekilde karikatüre yansıtılmıştır. Baktığımızda tüm bu içerikler karikatürün abartma yönünü ele almıştır. Her sayıda çıkan karikatürlerin yatak odasında geçtiğini görüyoruz. Zaten isminde de anlaşılacağı gibi ‘ Pazar Sevişgenleri” dedi.
Emre Fırat, “O sevişme kültürü denilen şey zaten yatak odasına özgü bir şeydir. Karikatür medyanın en önemli araçları olarak kendini var etmektedir. Mizah aslında bir düşünme biçiminin kahkaha ile kendisini ortaya koymaya işaret eden bir kavramdır. Mizah iktidara olan eleştiriyi ifade etmektedir. Karikatürlerde de bir iktidar ilişkisi vardır. Erkek egemen söylemine ilişkin bir eleştiri vardır. Yatak odalarındaki ilişkilerde güç ve iktidar ilişkileri soyutlaştırılmıştır. Temelinde insan olan mizah insanın yaşama dair bir çok ayrıntılarını içerisinde bulundurmaktadır. Bunların içerisinde mahrem olanı ayrıntılarıyla görmekteyiz. Mahrem alanına ilişkin bir çok öge Metin Üstündağ’ın Pazar Sevişgenleri köşesinde kendini göstermektedir. Bunların başındaki en önemli örnek ise cinsellik temasıdır. Bu tema karikatürlerde abartma ile işlenmektedir. Cinsellik olgusunun karikatürlerde kendini var etmesi toplumu etkiler mi bakıldığında karikatürler kurgudan ibarettir. Kurgunun da toplumsal alanda bir tabanı vardır. Bu toplumsal tabanı da aslında karikatürlere yansımış halidir.” şeklinde konuştu.
