Bugün size yaşanmış gerçek bir hikaye anlatacağım.
Bilhassa belediyeci arkadaşlarımız iyi okusunlar.
Birkaç arkadaş aileleleri ile birlikte yurt dışına çıkarlar.Bir akşam dışarıda bir Fransız lokantasında yemek yiyip kakara kikiri eğlenirlerken orta yaşlarda bir zat masalarına yanaşıp kendi dilinde oturan gurubu selamlar.Guruptakiler de selama karşılık verirler ve o zat kendini tanıtır.
Ben bu şehirin belediye başkanıyım der.Hangi dilde konuştuklarını ve nereli olduklarını sorar.
Guruptan biri masaya buyur eder ve sohbeti başlatır.
Türküz,İstanbulluyuz ve tabiki Türkçe konuşuyoruz der.
Başkan : Tatilemi geldiniz?
Guruptan biri : Evet der ve arkasından soruyu yapıştırır.Şehrinizde neden hiç trafik sorunu gözükmüyor.
Başkan : Aslında sizin şehrinizden daha çok araca sahibiz.İstatistikleri tutuyoruz ama trafik kurallarını en ağır cezalar ile birlikte uygulamaktayız.Asıl sorunları,trafiğin oluşmasına sebepleri ortadan kaldırdık.
Guruptan biri : Nasıl
Başkan : Yapılan apartmanlarda her dairenin her yatak odası için en az 1 araçlık otopark ve ayrıca daire sayısının yarısı kadar misafir otoparklarını mecbur bıraktık.
Guruptan biri : Bunu nezaman yaptınız.
Başkan : 1950 lerden beri bu kanunlar geçerli.Ayrıca villalar için en az 3 araçlık otopark ve ön taraf yeşilliğini mecbur bıraktık.
Guruptan biri : Peki bunu tüm cadde ve sokaklarda uygulayabiliyormusunuz?
Başkan : Şehir merkezinde sıkıntılar yaşamıştık ama oradada eski yıkılması gereken binaları her cadde ve sokakta kamulaştırdık günün değerinden satın alarak otoparklar yapıp işletmeye verdik.Bizim şehir merkezlerimizde otopark fazlalığı var.
Guruptan biri : Peki sizde koruma varmı?
Başkan : Ne koruması?
Guruptan biri : Şahsınızı koruyan.
Başkan : Neden korunayım.Ben görevimi yapıyorum.Her gün işe bile kendi aracımla gidip gelirim.Bizde vali bile sadece 2 motorlu polis tarafından korunur.3.sü asla olmaz.
Guruptan biri : Yolda araç kullanırken veya görevli olarak işiniz dahilinde biryerlere gidip gelirken yollarınız polis tarafından açılırmı?
Başkan : Neden sordunuz?Yoksa sizde öylemi yapılıyor?Bizde Başkandan başka kimseye yol açılmaz ve gereğide yoktur.Zira seçilmiş olmanın ilk şartı vatandaş olmaktan geçer.Kimse özel değildir.Emniyet şeritlerine takipte olmayan polis bile giremez.
Guruptan biri son laf eder. : Sayın Başkan bizim belediye başkanımız dünya belediye başkanları birliği başkanı.
Başkan : Demekki kendisinin uğraşacak zamanı ve boş vakti var.Der ve tüm masaya afiyet olsun deyip korumasız olarak yine kendi masasına geçip yemekten sonra kalkıp eşi ile birlikte arabasına binip evine gider.
Hadi bakalım.Kıssa dan Hisse.
Daha başka şeylerde konuşulmuş ama hepsi sayfalara sığmaz.
Kalın sağlıcakla.
Celal Toparlaklı