Son Dakika Haberler

Bakır işleme için çırak yetiştirilmiyor

GENEL

KAYBOLAN mesleklerden bakır işlemeciliğinin Kayseri’deki ilk ustası Ömer Tüfekçi, bakıra ilginin azalması ile birlikte çırakların gelecekte mesleklerini yapamayarak aç kalacakları endişesi ile onları alıp, yetiştirmediklerini...

KAYBOLAN mesleklerden bakır işlemeciliğinin Kayseri’deki ilk ustası Ömer Tüfekçi, bakıra ilginin azalması ile birlikte çırakların gelecekte mesleklerini yapamayarak aç kalacakları endişesi ile onları alıp, yetiştirmediklerini söyledi.
Eski Sanayi Mahallesi'nde 1967 yılından bu yana bakır işlemeciliği yapen Ömer Tüfekçi, 1980’li yıllardan sonra bakır kazan, güğüm, ibrik, sini ve abdest leğenlerinin süs eşyası olarak kullanılmaya başlandığını belirtti. Daha önce 5 yıl kuyumculuk yaptığını anlatan Tüfekçi, Kayseri’de ilk kez bakır eşya süslemelerini kendisinin yaptığını ifade etti. Mahallede mesleğe başladığı yıllarda 400-450 bakır ustası bulunduğunu anlatan Ömer Tüfekçi, şöyle dedi:
"Bakırcılığa başladığımda, bakır mutfak eşyası olarak kullanılıyordu. Zaman geçtikçe, bakır eşyalar mutfaktan çıktı ve kullanılmaz oldu. Çelik, alüminyum mutfak eşyaları bakırın yerini aldı. Bakır ustaları da yavaş yavaş işi bıraktı. Bakırcılığa başladığımda  450 usta vardı. Bir elin parmakları kadar kaldık. Bakır, artık yapılmaz oldu. Yapılmayınca da, mutfaktaki yerini kaybeden bakır, salonlarımıza geldi, süslemeye başladı. Anneannelerimizden kalan sini, tepsiler, aşırma birer süs eşyası oldu. Biz bunlara işlemeler yapıyoruz. Geçmişlerinden birer hatıra olarak kalıyor."
Kazan, güğüm, ibrik, sini, ve leğenlerin üzerine kendi elleriyle çizdiği kilim motiflerini işlediğini belirten Tüfekçi, "Süslemelerde kullandığımız motiflerde kilim modellerini kullanıyorum. Türkiye’nin 81 ilinden kilim modelini işliyorum. Çiçek, ayet işlemeleri de yapıyorum. Ama artık bakır işlemeciliği, kaybolan mesleklerden. Biz de bir tarih olduk. Geçmişten geleceğe bir köprü olabiliyorsak, mazi, kültürümüzü yaşatabiliyorsak ne mutlu" diye konuştu. 
Mesleğinin artık kaybolmaya yüz tuttuğunu, dükkanında oğlu Ahmet ile birlikte çalıştığını anlatan Tüfekçi, çırak yetiştirmediğini vurgularken, şunları ekledi:
"Bana çırak gelmiyor. Çırak gelse de yanıma yetiştirmek için almıyorum. Çünkü kayboluyor meslek. Yani bir çırak bugün bizim işimize yarayacak diye yarın da umutsuz kalmasını, aç kalmasını istemem. Oğlumla birlikte çalışıyorum. Devlet tarafından da koruma altına alındık."

FOTOĞRAFLI

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.