Son Dakika Haberler

KAYSERİ BAROSU: SIRA TÜM MUHALİF MEDYAYA GELDİ

Politika

KAYSERİ Barosu İnsan Hakları Komisyonu'ndan 14 Aralık operasyonu ile ilgili yapılan yazılı açıklamada, "Bu keyfi ve yıldırma amaçlı soruşturmaların bundan sonra bütün muhalif medya ve kesimlere de yöneleceği ise muhakkak gözükmektedir"...

KAYSERİ Barosu İnsan Hakları Komisyonu'ndan 14 Aralık operasyonu ile ilgili yapılan yazılı açıklamada, "Bu keyfi ve yıldırma amaçlı soruşturmaların bundan sonra bütün muhalif medya ve kesimlere de yöneleceği ise muhakkak gözükmektedir" denildi.
Kayseri Barosu İnsan Hakları Komisyonu'nca yapılan yazılı açıklamada, 14 Aralık operasyonu kast edilerek, "En son medya mensuplarına yapılan operasyon bunun en bariz göstergesi olarak başlamıştır. Bundan sonra bu tür soruşturma ve müdahaleler ile siyasal iktidarın, yargı ve diğer devlet erklerini kullanarak muhalif düşündeki her kesime karşı aynı tavırlar ile hücum edileceği, çok sesliliğin ve çok renkliliğin vazgeçilemez unsuru olan farklı düşünce, fikir ve hareketlere hayat hakkı tanınmayacağı açıkça ortaya konmaktadır. Bu keyfi ve yıldırma amaçlı soruşturmaların bundan sonra bütün muhalif medya ve kesimlere de yöneleceği ise muhakkak gözükmektedir" denildi. Açıklama şöyle devam etti:
"6572 sayılı kanundaki  düzenleme, Anayasanın 10. Maddesindeki 'Kanun Önünde Eşitlik' ilkesine de aykırıdır. 17-25 Aralık soruşturma dosyaları istedikleri yöne sevk edilerek kontrol altına alındıktan sonra, bu sefer kendi hedeflerini gerçekleştirmek için tekrar 'makul şüphe'ye dayalı işlem yapılmasının önü açılmıştır. Böylece gücü elinde bulunduran ve yargıyı yönlendirebilecek konum sağlayan iktidar erki, dilediği kişi, kurum ve kesimleri potansiyel şüpheli haline sokma imkanı elde etmektedir. 'Makul şüphe' iddiası ile oluşturulabilecek ve açılacak soruşturmalar ile insanlar 'yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç, hükümete karşı silahlı isyan, silahlı örgüt, silah sağlama ve suç için anlaşma' suçlamaları ile karşılaşacaktır. Anayasa da güvence altına alınan masumiyet karinesinin aksine, suçluluğu sabit olmayan kişilerin ve kurumların mal varlığına el koyma kararı verilebilmesinin, kişilerin ve kurumların ekonomik geleceğinin mahvedilmesinin önü açılmıştır. Mevcut iktidarların hoşuna gitmeyecek söylem ve fikirlere sahip kişiler, mevcut iktidar ile aynı görüşte olmayan insanlar böylece baskı altına alınabilecek, iktidar ile iyi geçinmemeleri halinde; çalışarak, vergisini ödeyerek, miras yoluyla tüm ömür boyu elde ettikleri mal varlığı değerleri, soruşturma ve kovuşturma aşamalarında tasarruf edilemez, hayatını ve ticari faaliyetini devam ettiremez hale sokulabilecektir. Böylece iktidara muhalif özel ve tüzel kişilerin ekonomik mahvına neden olacak uygulamaların önü açılmaktadır. Elbette ki hiç kimse dokunulmaz değildir, kanunlar karşısında daha üstün ve ayrıcalıklı değildir. Hiçbir kişi ve kesime de ayrıcalık tanınması beklenemez ve savunulamaz. Siyasal gücünü pekiştiren, bürokraside, yargıda konumunu ve etkinliği artıran siyasal iktidar, kendi ile aynı düşüncede olmayan vatandaşlar, toplum kesimleri ve muhalefet üzerinde baskıcı, sindirmeye yönelik tavırlarını artırmıştır. Bu yapılan düzenlemeler ile de bu pozisyonunu güçlendirmeye çalışmaktadır."

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.