Ahmet OKUMUŞ
Son haftanın kuşkusuz en önemli konusu yeni anayasa ve bu anayasada bazı sivil toplum örgütleri ile esnaf temsilcilerinin olmayacağı yönünde yazılı basın çıkan haberler oldu. Tabi bazı yazarların hepsi kusura bakmasınlar ama daha bu teşkilatları tanımadan kalemlerinden adeta kan damlatmaya başladılar. Öncelikle esnafın, sanatkarın, sanayicinin, tüccarın kim olduğunu ayrımını yapamayan biranda ortaya çıkıp ahkam kesmeye başladılar. Adeta bu kurumların anayasadan çıkarılacak olması sebebiyle ellerine kına yakar oldular. Ama şunu siz değerli okuyucularımıza belirtmek isterim ki hiçbirisi esnafı, sanatkarı, tüccarı, sanayiciyi, taksiciyi, dolmuşçuyu, kamyoncuyu, manavı, bakkalı, terziyi, bakırcıyı, berberin kim olduğunu bilmedikleri gibi hangisinin tüccar ve esnaf ayrımını, hatta zanaatkar ayrımını dahi bilmiyorlar. Ama kelam ellerinde istedikleri gibi ahkam kesip hükümeti yönlendirmeye çalışıyorlar.
ANAYASA'NIN 173'ÜNCÜ MADDESİNİ OKUNDU MU HİÇ
Bu yazılanlar çizilenler üzerine hatırlatmak isterim Anayasanın 173'üncü maddesini acaba hiç okumuş mudur bu arkadaşlar. En önemlisi 173'üncü madde ülkemizde ne kadar uygulanıyor? İşte esnafı, sanatkarı, tüccarı ve sanayiciyi bilmeyenler bu kişiler kusura bakmasınlar ama ülkeye zarar veriyorlar. Nasıl zarar verdikleri belli. Yıllardır esna f temsilcileri ne iş yapar diye bağıranlara sormak isterim. Esnaf temsilcilerinin ustalık belgesi ile ilgili açıklamalarını ne zaman gündeme taşıdınız? Yatlara ve uçaklara ucuz akaryakıt verilirken, taksiciye, dolmuşçuya, kamyoncuya da böyle bir imkan verilmesi gerektiğini neden bir defa anlatmadınız ve gündeme taşınmadı? Esnafı, Sanatkarı, tüccarı ve sanayiciyi tanımayanlar şimdi bunların dostu oldular. Odalar, Birlikler, Federasyonlar ve Konfederasyonlar üyelerinin seslerini ve sıkıntılarını her platformda dile getirmeye çalışıyorlar. Bunlara ne kadar kulak veriliyor?
NE OLDU PERAKENDE YASASI?
Yıllardır bir perakende yasası ne hikmet ise çıkmadı gitti. 1996 yılı Gümrük Birliği süreci ile ülkemizde başlayan AVM furyası hız kesmeden devam ediyor. Her gün şehirlerin en merkezi yerlerine büyük devasa Alışveriş merkezleri yapılıyor. Küçük esnaf adeta yok edilmek için özel çaba harcanıyor. AVM yasası denildi çıkarılamadı, Market yasası denildi şükür oda çıkarılamadı. Şimdi ise modada Perakende sektörünü düzenleyen yasaya var. Ama bunun ne olduğunu, ne olacağını ve ne zaman çıkacağını bir Allah'ın kulu söylemiyor. TESK bu yasayı olduğu günden beri istiyor. Son zamanda TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu ve iş dünyasının ileri gelenleri biran önce Perakende Sektörüne bir kural konulmasını istiyorlar. Ama nedense halen bir arpa boyu yol alınamadı.
-KURALSIZLIĞA SUSULUYOR
AVM'ler şehrin göbeğinde bu kadar büyürken, kuralsızlık başını alıp giderken kimsenin sesi çıkmıyor. Çünkü keseye dokunuyor. O zaman bir kişi çıkıpta Anayasa ihlal ediliyor diyen yok. Lakin bugün TESK ve TOBB gibi kuruluşlar yeni Anayasa'dan çıkarılacak diye birileri adeta ellerine kına yakıyorlar gibi. Ancak bilinmesi gereken bir şey var. Gidilen yol ve atılan bu adımlar yanlış. Esnaf, sanatkar, sanayici ve tüccar bu ülkenin gerçeğidir. Bu gerçekler ışığında yapılanma ve bu kesimlerin haklarının korunması için kuruluşlarının da var olması gerekir. Bunun içinde bu kesimlere imkan ve yetki verilmeli. Yapılması gereken anayasada yer alan ve alacak olan maddelere bağlı kalınarak ülke yönetilmeli. Sadece dostlar bizi alışverişte görsün mantığı ile yapılan anayasadan ülkeye fayda gelmez. Birilerine yağ yakmayalım lütfen esnaf ve sanatkarın sorunlarını gerçekçi olarak görelim. Cadde ve sokaklar karanlığa gömülüyor. Buna bir çözüm bulunması için çapa sarf edilmeli. Bakın geçtiğimiz hafta içerisinde Afyon'da idim. Lütfen yetkililerin burada bulunan kasaplar çarşısına bir gidip oradaki manzarayı görsünler. Esnafın haline bir baksınlar. Kimse boşu boşuna ahkam kesmesin.
