HDP-DTK-DBP Eş Genel Başkanları ve HDK Eş Sözcüleri; Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Hatip Dicle, Selma Irmak, Kamuran Yüksek, Emine Ayna, Sebahat Tuncel, Ertuğrul Kürkçü gibi milletvekilleri ile Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gülten Kışanak sorumsuz ve eylemci kişilerin acilen dokunulmazlıkları kaldırılmalıdır. Eğer devlet diyorsak, kamu düzeni diyorsak devlet baba evladını sevdiği gibi yeri geldiği zaman tokadını da atmalıdır.
Atasözü var hepiniz bilirsiniz. Tekdir ula uslanmayın hakkı kötektir. Kamu düzeni sağlanmak isteniyorsa artık taviz verilmeden ve bu şiddete teşvik edenler ile şiddete karışanlar mutlaka bunun hesabını vermelidir. Artık bu ülkede kimsenin kan akmasına tahammülü kalmadı. Bu aşamada kanunlara aykırı hareket eden ve insanları sokağa çağıranlardan mutlaka hesabı sorulmalıdır. Çünkü bugüne kadar gösterilen iyi niyet maalesef hep kötü amaçlı kullanıldı. Bunun sonucu olarak ta teröristler dağdan şehirlere kadar indi ve şimdi de asker ve polislerimizi şehirlerin göbeğinde şehit ediyorlar. Şiddete karşı artık mutlaka şiddet ile karşılık verilmelidir. Vatan hainlerinin bu topraklarda yaşama şansı olmamalıdır.

            Alınması gereken önlemleri sıralamaya gerek yoktur. Vatan, millet ve bayrak bütünlüğü ile hareket edilerek yoldan çıkanlara devlet ciddiyeti hatırlatılmalıdır. En önemlisi bir siyasi parti sorumluluğu yöneticisi bilincinde hareket etmeyen sürekli terörü tırmandıran açıklamalarda bulunan siyasilere gerekli cevaplar verilmelidir. Bu açıklamalar devlete karşı isyandan başka bir şey değildir. Böyle eylem ve bölücülükleri yapanlara gereken ders verilmelidir. Bu aşamada beklemek gaflettir. Vatandaşı sokağa dökmek siyaset değil, bu ülkeyi bölmektir, terörün ta kendisidir. Şu iyi bilinmelidir ki hiçbir siyasi parti, hiçbir grubu, zümreyi devlete karşı isyana ve eyleme davet etme hakkına sahip değildir. Siyasetçiler siyasetini halk için TBMM'de ve gerekli ortamlarda yapmalı. Halkı sokağa dökmek siyaset değildir, terörizmdir. Sağduyu sahibi vatandaşlarımız, sağduyusunu kaybetmiş, zihniyle aklıyla hareket etmek yerine, aldığı talimatlarla hareket eden siyasilerin isteklerine umuyor ve diliyorum ki cevap vermeyeceklerdir. Çünkü 40 insanın hayatını kaybetmesinin sorumluluğunu üzerinde taşıyanlar hala sorumsuzca davranış sergiliyor.  

            Sorumsuzluk içinde olan ve terör örgütünün savunucusu tetikçisi olanlara ders vermenin zamanı gelmiştir. Sürekli şefkat gösteren devlet baba yeri geldiği zaman okkalı tokadını da atmalı. Bu tokadı bugüne kadar atmadığı için bu kendini bilmezler şımardılar. Artık bu okkalı tokadı atmanın zamanı geldi geçiyor. Çünkü bu tokadı hak edenler vatansever değil, vatan hainidir. Hatta bunların kanlarından dahi şüphe etmek gerekir. Bir önceki eyleme davette çıkan olaylarda 40 kişi hayatını kaybetti. Büyük bir vahşet yaşandı. Tabi vahşetin yanında hak aramanın yanında büyük bir talan, Vandalizm, eşi, benzeri görülmemiş şeyler yaşandı. Olaylardan sonra Selahattin Demirtaş, “Biz bunu istemedik. Kimsenin canına ve malına zarar gelsin istemedik, kontrol edemedik, araya provokasyonlar karıştı' demişti. Peki, şimdi bu insanları nasıl durduracaksınız? Bunları istemiyorsunuz ve kontrolde edemiyorsunuz. Peki, neden böyle sorumsuz hareket edip rast gele konuşuyorsunuz? Evet, bugünü kadar siz sorumsuzca konuştunuz. Ama bundan sonra devlet baba konuşmalı ve size gereken baba cevabını vermelidir. Artık herkes oynanan oyunu ve yaşanan provokasyonları iyi görsün, sağduyulu bir şekilde hareket etsin. Ama sokağa davet etme ile meydana davet etme aynı şey değil, hele hele siyasetçinin işi hiç değil. Siyasetçiler, sokaklardan ve insanlardan yetki alan, onlar adına sorunları dile getirmesi, mücadele vermesi gereken kişilerdir. Kendi sorumluluğunu sokaklara havale eden kendini inkâr etmiş olur.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.