Bayatlamış ilişkiler

Bayatlamış ilişkiler


Eski bir yazımdan alıntılarla başlayayım bu yazıma. Hem benim de girişimi kolaylaştırır :))

'' EKŞİMEZSE İNSAN BİRİKTİRDİĞİYLE''...ekşiyor anacım ne yazik ki ekşiniyor.

Dolaplarda eşyalar,

Raflarda kitaplar,

Mutfaklarda artık küflenmiş yiyecekler,

Bir köşede bir çocuğu bile sevindiremeyen oyuncaklar,

Bakmaktan sıkıldığımız ve kaldırdığımız tablolar,

Yatak odalarında kullanılmayan gecelikler,

Para verdik diye sakladığımız dergiler, gazeteler....daha sayalım mı….

Bence en acı olan listeye gelelim... :( 

Allaha çok şükür bu gün de gözümü açtım ışıyan güne diyen bir teşekkürümüz….

Anacığımızın yanağına konan günün öpücüğü...yoksa bile bir huzur evi ziyaretinde verilen öpücükde makbuldür deriz…

Komşumuz... o bize vermesede gülen yüzünü, bizim de kapris yapıp vermediğimiz gülen yüzümüz…..

Eşimiz......olsa da kusurları,  her yeni günde ben seni af ettim, seni seviyorum diyen dokunuşlarımız...

Yoldan geçen birine yardım elimiz...samimi olamadığımız konuşmalarımız...bunlar hep biriktirdiklerimiz...gizlediklerimiz...bu beden, bu ruh, bu kalp kokar paylaşmazsa…



Paylaşmak üretmektir... Yeşertir kalbin orta yerini…



Paylaşmak nefestir.. Ferahlatıverir ruhlarımızı…



Paylaşmak ışıktır aydınlatır yüzümüzü…



Paylaşmak sevgidir.. Sebebi oluşumuzdur.



Eliniz açık olsun ne olur biriktirmeyin…

Gülüşlerinizi…

Duygularınızı…

Sevgi sözcüklerinizi biriktirmeyin... Kokuşup, ekşimesine izin vermeyin... Hiç tanımadığınız biri bile olsa paylaşın hiç korkmadan….

Karşılıksız verilen hiç bi şey incitmez kimseyi... Aksine mutlu eder..



Paylaşım olmadıkça yaşamımızda bence bayatlıyor insan…. Bayatlıyor beden, bayatlıyor ilişkiler, aşklar, sevişmeler…

Hep aynı sitemler, hep aynı şikayetler alışkanlık değil bence bayatlamışlıktır. Nasıl ki, bayat bir şey yediğimiz zaman ağzımızda garip sevimsiz bir tat yaratır…işte biz de bayatlamışlıklarımızla etrafa da aynı tadı bırakırız.

Üç yıl olmuş aynı şikayet…yıllar olmuş aynı sitem….

Seviyor muyuz bayatlığı acaba…buna alışkanlık diyerek bilemiyorum…

Ama ben bayatlayan hiç bir duygumu hiç bir durumumu tazeliyemiyorsam,  tutmamaya çalışıyorum alanımda…kalbimde…yatağımda :)

Bir süre sonra küflenir çünkü…bu sefer mutlu mesut küf kokarız :)))



Hatun sitem ediyor bana şunu yapıyor bunu yapıyor off artık...sen onu tazeliyemiyorsan…yani değiştirip dönüştüremiyorsan ve öyle de kabul edemiyorsan bayatlama canımın canı….ısıt ısıt aynı yemeği koy bakalım kaç gün yiyebilirsin…öyle bak…bi süre sonra bozulacak zaten ısınmaktan soğumaktan…

İlişkiler aynı böyle hatunlar ıısıtıyor adamın önüne getiriyor adam yemeyince sinirlenip alıyor küsüyor bi süre sonra tekrar aynı yemeği ısıtıyor adamın önüne getiriyor…adam yine mi diyor kızıyor…kadın yine küsüyor yemek soğumaya geçiyor…. :))



Arkadaşlık ilişkilerine bakın…sürekli şikayetçi olduğunuz arkadaşlarınız varsa ve tölere kriteriniz artık kalmadıysa mış gibi olup bayatlamayın…güzelce salıverin yaşam akışına…sadelikle uzaklaşın çemberinden bu sizi de onu da yeniler…bayatlatmaz :))



Hep korkular di mi…yapışıyoruz onlara sıkı sıkı…



Haaa! bu arada sevişmeler de önemli…biliyorsunuz sevişmek zaten önemlidir bende :))

Hep aynı, hep aynı…vallahi bayatlarsınız bi süre sonra…sonra hoooop kuş uçtu havalandı olur :) artık bu dişi kuş mu erkek kuş mu bilemem :) ama sonra da onu sapanla vurmaya çalışırsınız…

Canlı kanlı yenilikçi olun…değişime dönüşüme açık olun…tazeliktir bu tutum…diriliktir… :))



Ben yavaş yavaş yazımı bitireyim :( bari bir yazım edepli usturuplu kalsın….çünkü yine yoldan çıkıyorum yavaş yavaş…dirilik, tazelik mazelik…hooop yatak gelicek sonra ki satır… ne me lazım :( sonra tutamıyorum çünkü heyecanımı :)))



Neyse edebi adabı ile bir yazıyı tamamlamış bulunuyorum….

Sayın yazarım kırmızı kurdale isterim bu yazıma…hiç edepsiz olmadan bitiriyorum bakın :)))



Ben bu yazı yayınlandığında Paris de olucam onun için uslu uslu beni bekleyin…enerci toplayın ( enercime elleme sayın yazar )

Bayatlamış neyiniz varsa bahar temizliği yapın….kolay gelsin :))