Dikkat, bu bitki ne düşündüğünüzü biliyor

Biliyorsunuz, Amerikan istihbarat teşkilatının adı CIA (Central İntellıgence Agency) dır. Açılımı Merkezi Haberalma Teşkilatıdır. Burada ki istihbarat anlamında ki “ıntellıgence” kelimesi İngilizce de aynı zamanda” zekâ” anlamına gelir. Çünkü istihbarat bir zekâ işidir.
CIA’nın 4 direktörlüğünden birini Bilim ve Teknoloji Direktörlüğü oluşturur. Bu direktörlüğün çalışanları genellikle yetenekli bilim adamlarıdır.
                                                                 ***
      CIA adına çalışan Cleve Backster isimli bilim adamı “bitki telepatisi” kavramını ortaya atmıştır. Backster, yalan makinesi konusunda uzman, zeki bir bilimcidir. 2.Dünya Savaşından sonra ilk programını karşı casusluk için CIA adına yapmış sonra da yalan makinesi (poligrafik teknikler) konusunda dünyanın en iyisi olan Bacster Yalan Dedektörlüğü Okulunu kurmuştur.
                                                                ***
      Bir yalan detektörü, sempatik sinir sistemi tarafından yönetilen ve insanın duygusal tepkileriyle değişen ciltteki elektriksel aktiviteyi gösterir. Düşük elektriksel aktivite sakinliği, yüksek elektriksel aktivite yalan söylendiğinde olduğu gibi sempatik sinir sisteminin aşırı çalıştığını gösterir. Yalan makinesinin yaptığı diğer iş nabzın, tansiyonun, solunumun güç ve hızındaki değişiklikleri saptamaktır.
                                                                ***
      Poligrafi makinesi, elektriksel aktivitede ki değişimleri, bir kalemin inişli çıkışlı çizgiler çizdiği bir grafiğe aktarır. Sanki bir kalp grafiği gibi. Birisi yalan söylediğinde ya da duygusal bir durum yaşadığında (korku, üzüntü, acı, heyecan gibi) zigzagların boyutu çok artar.
                                                                ***
        Backster, yalan makinesinin elektrotlarını “İspanyol Sarmaşığı” bitkisine bağlar. Amacı bitkiden duygusal bir tepki almaktır. Bir kibrit alarak bitkinin bir yaprağını yakmaya karar verir. Bitkiyi yakmamıştır, sadece bu düşünceyi aklından geçirmiştir. Bitki düşünceyi tehdit olarak algılayıp alarm durumuna geçer. Eline kibrit alınca poligrafi makinesinin çizdiği zikzaklar daha da artar, elindeki kibriti yan odaya bırakınca bitki ancak sakinleşir.
                                                                ***
      Backster bir gün bir bardak kaynar suyu lavaboya boşaltır. Aynı anda bitkilerin yoğun tepki verdiğini görür. Lavabodan örnek alıp incelediğinde ölmüş bakteri sürüsüyle karşılaşır. Muhtemelen bakteriler, ölmeden önce bitkilerin algılayacağı frekansta bir tür sinyal göndermişlerdir
                                                                ***
      Backster bitkilerin sadece kendi özvarlığına değil, diğer canlıların yaşamına yapılan saldırılarda da duygusal bunalıma girdiğini kanıtlamak için bir “ölüm makinesi” kurar. Makinenin kurbanları rastgele ve birdenbire kaynar suya atılarak öldürülen minik karideslerdir. İşin ilginç tarafı bu karidesler bitkiden üç oda uzaktadır..Buna rağmen bitkiler her karidesin ölümüne poligrafi makinesinde çılgınca zigzaglar çizerek tepki verir. Bu canlıların birbiriyle telepatik iletişim halinde olduğunu göstermektedir.
                                                                ***
      Bu çarpıcı sonuçların verdiği cesaretle Backster bir başka test daha yapar. Bir odaya iki İspanyol sarmaşığı bitkisini görmek için altı kişi sokulur. Son olarak Backster içeri girer, bitkilerden birini iyice örselendikten sonra ölmüş olarak yere atılmış olarak bulur. Suçluyu diğer bitki bilmektedir. Adamlar tekrar poligraf bağlı olduğu bitkiyi görmek için odaya alınır. Öldüren kişi içeri girince, hayatta kalan bitki hemen poligrafi cihazında zikzaklar çizmeye başlar.
                                                                ***
      Benzer deneyler Rusya da tekrarlanınca da benzer sonuçlar verir. Yapılan yüzlerce testin hepsi, bitkilerin çevrelerinde olup bitenleri duyma yeteneğinde olduğunu tespit eder.
                                                                ***
      Bitkilerde ki bu telepatik iletişim, insanın çevresinde de görünmeyen bir ”biyolojik alan” olduğu fikrini doğurur. Biyolojik alan kavramına dayanarak, Rus bilim adamlarının çalışması sonucu geliştirilen cihazlar, pek çok hastalığın teşhis ve tedavisinde, sporcuların olimpiyatlarda performansını artırmak için kullanılmaya başlanır.
                                                                ***
      İnsanoğlunun beş duyuyla algılamadığı, kuantum düzeyde farklı boyutlar olduğu görülüyor. Bu boyutlar çözüldükçe hem diğer canlılara bakışımız değişecek hem de sağlık araştırmalarında ve tedavilerin geliştirilmesinde yeni ufuklar açılacaktır.

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.