Evet değerli okurlarım bu sözü çok iddialı söylüyorum. Bakın şimdi 10 Ağustos 2014 Pazar günü cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Başbakan Erdoğan herkesten ve her kesimden oy istiyor. 1 Ocak 2014 tarihinde başlayan Oda seçimlerini illerde il başkanları ve milletvekilleri aracılığı ile adeta tabiri yerinde ise ablukaya aldılar. Gitmedikleri kongre kalmadı. Ardından 1 Nisan 31 Mayıs dönemlerinde 81 ilde bulunan 82 esnaf ve sanatkârları odaları birliğinin seçimleri yakın takibe alındı. Tabi bununla da yetinilmedi 1-30 Haziran 2014 tarihlerinde gerçekleştirilen 13 mesleki federasyonun kongresi de boş bırakılmadı. Hatırlayın 3 Haziran 2014 tarihinde Başbakan Erdoğan’ın TŞOF kongresindeki konuşmasını hatırlayın. Esnaf ve sanatkârlara neler yapmamış neler yapmamış ki. Ben duyunca inanın şaşırdım.
-“800 LİRA MAAŞ BİLE ÇOK GÖRÜLÜYOR”
Öyle ballandıra ballandıra anlattı ki birçok değerli oda başkan ve yöneticileri de Erdoğan’ı o kadar alkışladılar ki nerede ise elli şişti. Şimdi ballandırarak büyük bir iştahla yaptığı işleri anlatan Başbakan Erdoğan’a sormak isterim sizin döneminizde bu kadar esnafa katkı sağlandı ise şoför esnafının deposuna neden bir katkı sağlamadınız da insanlar çayır çayır yanıyorlar. Hani o kadar hizmet etmiştiniz. Ben size söyleyim sizin yaptığınız hizmetleri. AKP iktidarı olarak küçük esnaf ve sanatkârı asla ve asla korumadınız. BAĞ-KUR emeklisine verdiğiniz 800 lira maaşı dahi çok görüp yüzde 15 kesinti yapıyorsunuz. Kısacası ölümü gösterip esnafı sıtmaya muhtaç ettiniz. Tek yaptığınız dönem dönem devletin alacaklarına yapılandırma getirmek oldu. Hiçbir zamanda devlet bu kesimden alacağından vaz geçmedi.
-“ELİNİZE NE GEÇTİ”
Gelelim TŞOF kongresinde ellerini parçalarcasına alkışlayan şoför esnafı temsilcisi kesimin yaptığı alkışlara. Hani o kadar hizmet aldığınız için alkışlamaktan elleriniz şişti. Halk otobüsleri 65 yaş üstü insanları ücretsiz taşımaktan para kazanamamaktan şikâyetçiler. Şehir içi ve şehirlerarası çalışan yük ve yolcu kamyon ve otobüsleri kazandıklarını yedek parça, sigorta, vergi ve mazota yetiştiremediklerinden evlerine ekmek götüremediklerini söylüyorlar. Hatta bunun içinde çoğusu tehlikesine rağmen aracına 10 numara denilen karışım yağları koyarak evine ekmek götürmeye ve ayakta durmaya çalışıyor. Yani sokakta canlı bombalar halkın arasında geziyor. Siz bunları hiç ama hiç düşünmediniz mi? Ne için o alkışları yaptınız? Elinize geçen bir şey var mı?
-“GÜÇÜNÜZÜ ARTIK HİSSETTİRİN”
Buradan bakıyorum da küçük esnaf ve sanatkârın sırtından a dan z’ye geçinmeyen yok. Ama o insanlara bir iyilik yapan ve ayakta kalmaları için çalışan sadece TESK ve TŞOF var. Gerisi benim için teferruat. Ama ne yapsınlar TESK ve TŞOF’unda gücü bu kadar. Çünkü güçlü teşkilat üyesi sahip çıkar. Ama gelin görün ki bu teşkilatın alt katmanları üst yönetime karşı çoğu zaman samimi olmuyorlar. Birisi bir hata yapınca diğeri hemen onu en yüksek tepelere gammazlıyor. Yani asgari menfaatlerde birleşip güçbirliği yapılamıyor. Aslında o güç birliği yapılsa ve harekete geçirilse bu yöneticilerin hepsi ama hepsi hizaya gelir ve esnafın bir dediğini iki etmezler. Seçim zamanı hemen hepsi esnaf çocuğu olan siyasiler nedense seçim sonrası esnafı tanımıyorlar. İşte şimdi 10 Ağustos artık esnafı tanıtmanın zamanı geldi ve geçiyor. Ne dersiniz sizce de öyle değil mi? Bu da esnafın sömürülmesi değil mi sizce. Artık uyanma zamanı gelmedi mi? Bu ne kadar keskin bir uyku hapıymış ki hiç uykudan uyanmıyorsunuz? Yoksa ölüm uykusuna mı yattınız?
