Futbolda şike iddialarına ilişkin görülen davada sanık avukatlarının mütalaaya karşın savunmalarını tamamlamasının ardından tutuklu sanıklardan Aziz Yıldırım'ın mütalaaya karşı savunmasının alınmasına geçildi. Mütalaaya karşı savunmasını yapmaya başlayan Yıldırım, esprili bir şekilde tutuklu sanıklardan Olgun Peker'in yönelik, "Silahlı örgüt yöneticiliğinden istifa ediyor ve bana devrediyor" dedi. Bu söz üzerine Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, "Kendisi bilir siz kabul ediyorsanız" dedi. Bunun üzerine Yıldırım, "Fark etmez, her şey olabilir" şeklinde yanıt verdi. Mahkeme Başkanı Ekinci'nin, "Örgüte üye olmak için izin gerekmez ama" sözlerine, Yıldırım, "Örgüte üye olacakları ben seçeceğim. Böyle örgüt olmaz. Kötü bir örgüt" şeklinde karşılık verdi. 

  Mahkeme Başkanı Ekinci'ye, "Davanın dün görülen celsesinde bana 40 telefon kullanıyorsunuz" dediniz diyen Yıldırım, "Ben baktım öyle bir şey yok. 2007 yılında ben dinlendiğime dair konuşma yaptım devletin üst kademelerinde. Savcılığa başvurdum böyle bir şey yok dediler. Biz devlet dinliyor derken, Başbakanın da söylediği derin devletten' bahsettik. Ben bu durumu devletin büyüklerine anlattım. Benim iki tane telefonum var" diye konuştu. 

  "Sporda Şiddet Yasası'nın çıkarılması konusunda çalışmalarımız oldu ama bizim hazırladığımız kanun bu değildi" diyen Yıldırım şunları söyledi; 

  "Bizim hazırladığımız kanunda şike ve teşvik yoktur. Sporu bilmeyen kişiler bu kanunu çıkarttı. Bu kanun emrivaki çıktı. Bu kanunu çıkardıkların da sporcular yoktu. Bakın bugün bu kanunun yanlış olduğunu söylüyorlar. Bu kanun çok yakında değişecektir. UEFA'nın verdiği karar ile bu kanunun bir değeri kalmamıştır artık." 

  Yıldırım, futboldan almak için değil, vermek için bu işin içerisinde olduklarını ifade ederek, "Suçluysam yatarım önemli değil ama doğru suçlanalım. Bu karar tarihe kalacak. Doğru yazmazsanız kul hakkı yersiniz. Siz beni olmayan bir şeyden suçluyorsunuz. İftira atıyorsunuz. Yeter ki, doğru olsun 1 maç veya 15 maçtan suçlanmak önemli değil benim için. Ben Türk adaletine güvenmek istiyorum" dedi. 

  Savcılık mütalaasında İBB-FB maçında İbrahim Akın'ın 100 bin Euro karşılığında şike yaptığının ifade edildiğini anlatan Yıldırım, şöyle devam etti; 

  "Akın, 50 bin dolar aldım' dedi bir kere. Nereden aldığı belli değil. Bari onları doğru yaz. Ben 100 bin Euro vermedim. MASAK araştırıyor bunun doğru olmadığını göreceksiniz. Ben vermediğim halde nasıl yazılıyor. Savcı olarak vicdanınız kabul ediyor mu? Bunu yazanlar ispat etsin ben kendimi Boğaz Köprüsü'nden atarım dedim. Ama ispatlayamayanlar istifa edecek mi? Ben ceza alabilirim. Yatarım da sorun olmaz. Bizi lütfen ciddi suçlayın. Hiç ciddiyet yok ya. Ben parayı vermedim. Ben ispat etmeye mecbur muyum? Yoksa iddia makamı mı ispat etmek zorunda. Vermediğim bir şeyi ispatlamaya çalışıyorum. İlle beni mahkum mu edeceksiniz? Kendim için üzülmüyorum, adalet için üzülüyorum. Ben nasıl olsa ceza alacağım" dedi. 

  Bu sözlere sinirlendiği görülen Mahkeme Başkanı Ekinci, "Anlamadım nasıl?" diye sordu. Yıldırım ise, "Ceza alacağım belli" dedi. Bunun üzerine Ekinci, "Böyle savunma olmaz. Savunmanızı düzgün yapacaksınız. Biz karar vermeden siz kendi hakkınızda karar vermişsin" diye konuştu. Ekinci daha sonra duruşmaya ara verdi.