Davutoğlu'ndan önemli açıklamalar | TV'de gördüğümde beynime kaynar sular döküldü

Seçilmiş son Başbakan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, Youtube üzerinden canlı yayınında gazeteciler Yavuz Oğhan, Akif Beki ve İsmail Saymaz'ın sorularını yanıtladı. 

18 Temmuz 2019 Perşembe 15:32
Davutoğlu'ndan önemli açıklamalar | TV'de gördüğümde beynime kaynar sular döküldü






Ahmet Davutoğlu'ndan önemli açıklamalar | Emevi Camii sözü bana ait değil

Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu yakın tarihe damgasını vuran önemli konularda merak edilen sorulara canlı yayında cevap verdi. Suriye krizi başta olmak üzere kamuoyunda bilinen pek çok yanlışı canlı yayında düzeltme imkanı bulan Davutoğlu, son yıllarda konuşma imkanı bulduğu Konya Kanal 42 TV'nin dışında bugün Youtube üzerinden üç deneyimli gazetecinin karşısında 2 saat süreyle kendisine yöneltilen soruları cevaplandırdı. Rus uçağının düşürülmesiyle ilgili hakkında ilk kez konuşan Davutoğlu "Ben başbakan olunca bu angajman kuralları yenilendi" diyen Davutoğlu, Rus uçağı düşürüldükten sonra "Kesinlikle açıklama yapmayacaksınız, Sınırlarımızda kimliği belirsiz bir uçak düşürülmüştür diyeceksiniz" talimatı verdiğini, Rusya ile de bu durumun paylaşılması gerektiğini söylediğini anlattı. Davutoğlu, şöyle devam etti: "O arada da Rusya aynı şeyi düşünmüşüz gibi 'Uçağımız düşürülmüştür' diye açıklama yapıldı. Hangi işgüzar bilmiyorum ama 10 dakika sonra Cumhurbaşkanlığı'ndan 'Rus uçağını düşürdük' diye bir açıklama yapıldı. Televizyondan gördüğüm anda beynimden kaynar sular döküldü. Hemen Genelkurmay Başkanı'yla görüştüm, bir iletişim hatası olduğunu söyledi ve o açıklama 2 dakika içinde geri çekildi." dedi.

"Önümüzde dört yol var. Bu saatten sonra söyleceğim sözlerin parti için bir yenilgiye yol açacağını kimse iddia edemez. Ekonomik kriz yok deniliyor. Ekonomik kriz var. İnsanlar bunu hissediyorsa, sizin bunu yok demenizle yok olmaz."


31 Mart yerel seçimlerinin ardından yayımladığı ve manifesto olarak tabir edilen açıklamasının ardından yeni parti kuracağı konuşulan Türkiye Cumhuriyeti'nin seçilmiş son Başbakan'ı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, her şeyin yolunda gitmesi durumunda yeni partiye ihtiyaç olmadığını ama bu konuda umudunun zayıfladığını söyledi. Suriye politikası ile ilgili eleştirilere yanıt veren Davutoğlu, "Emevi Camii'nde namaz kılacağım" sözünün kendisine ait olmadığını, bunun bir algı operasyonu olduğunu" söyledi. Davutoğlu, Rus uçağının düşürülmesi ile ilgili olarak da açıklamalarda bulundu.

Seçilmiş son Başbakan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, Youtube üzerinden canlı yayınında gazeteciler Yavuz Oğhan, Akif Beki ve İsmail Saymaz'ın sorularını yanıtladı. Davutoğlu'nun açıklamalarından satırbaşları:

Konuşacağım bu benim sorumluluğum, eğer başka bir yol kalmazsa parti kurmaktır. Eğer her şey yolunda giderse, AK Parti kendine çeki-düzen verirse, ekonomik kriz gerçek anlamda çözecek yöntemler bulunursa, devlet içinde yönetim boşlukları doldurulursa, kim niye yeni parti kurma gereği hissetsin. 

"MUHTIRAVARİ BİR TAVIR"

Davutoğlu, istifa sürecini başlatan Mayıs 2016'daki MKYK toplantısı için "Muhtıravari bir tavır yaşadım" ifadelerini kullanarak kendisine "Sen başbakan gibi görün ama başkan olma, başbakanmış gibi yap ama yetki kullanma" denilmek istendiğini söyledi. Pelikan olarak bilinen bildirinin de bu MKYK'dan iki gün sonra ortaya çıktığını hatırlatan Davutoğlu, "Arkasında kimler olduğunu biliyorum. 'Ben ne yaptım ki bu kadar ağır bir ithamla karşı karşıya kaldım' diye sordum. En yakın arkadaşlarım imza topluyor (MKYK toplantısı). Organize olmaması mümkün değil. Hiç kimseye karşı öfke, kin duygularına sahip değilim" ifadelerini kullandı.

"KEŞKE BİR AY BEKLESEYDİM"

Kendisinden sonra göreve gelecek kişi için öne sürülen "düşük profilli başbakan" tanımını hatırlatan Davutoğlu, "Benden her şey olur ama düşük profil olmaz" diyerek söz konusu MKYK'nın ardından gidilecek bazı yolların olduğunu ancak kendisinin istifayı seçtiğini söyledi. O süreçte kongreye de gidilebileceğini ancak bunun partinin bölünmesine neden olacağını düşündüğünü kaydeden Davutoğlu, "Mayıs 2016'da ne yanlış gidiyordu ki ben istifa edeyim? O zaman enflasyon neydi şimdi ne, o zaman faiz ne durumdaydı şimdi ne durumda... Benim ayrılmamı gerektiren bir şey yoktu" diye konuştu. Davutoğlu, o dönem ile ilgili tek pişmanlığını da "Keşke bir ay daha bekleseydim, Haziran'da AB ile vize muafiyetini alıp ayrılsaydım" sözleriyle dile getirdi.

"BABACAN İLE HUKUKUMUZ"

"Demokrasilerde parti kurmak bölücülük değildir" diyen Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile kaygılarını görevinden ayrıldıktan sonra zaman zaman paylaştığını ancak gelinen durumda partinin kurumsal yapısında bozulma gördüğünü söyledi. Her şeyin yolunda gitmesi durumunda yeni partiye ihtiyaç olmadığını ancak umudunun zayıfladığını kaydeden Davutoğlu, parti kurma hazırlığında olduğu bilinen ve AK Parti'den istifa eden Ali Babacan ile ilgili sorulara da yanıt verdi. Babacan ile aynı hükümetlerde görev aldıklarını ve hukuklarının derin olduğunu anlatan Davutoğlu, çeşitli vesilelerle görüşmelerinin olduğunu söyledi. 31 Mart seçimlerinden sonra kamuoyu önünde konuşulması gerektiğini kendisine söylediğini ifade eden Davutoğlu, "Neden birlikte hareket etmiyorsunuz" sorusuna karşılık olarak makam kaygısı gütmediğini, derin bir görüş ayrılıklarının bulunmadığını, buna karşılık neden birlikte olmadıklarını kendisinin de bilmediğini söyledi. Davutoğlu, bu sorunun Babacan'a da sorulması gerektiğini söyledi.


Ali Bey'e dedim ki...
Seçimler öncesinde Ali Beye Türkiye'yi 31 Mart'tan sonra kritik bir dönem beklediğini, herkesin konuşması gerektiğini, Türkiye duvara çarptıktan sonra konuşmanın geç olacağını, hepimizin yanlışları birliklikte söylememiz gerektiğini, bu konuda her fikre açık olduğumu söyledim. O süreç içinde bir yıl içinde çok istişarelerde bulunduk.

"KURUMSAL YAPIYA ZARAR"

Davutoğlu, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile ilgili kaygıları olduğunu ve bu nedenle "Evet" kampanyasına katılmadığını söyledi. Sistemin doğası gereği cumhurbaşkanının partili olabileceğini ancak genel başkan olmasının partinin kurumsal yapısına zarar verdiğini söyledi.Davutoğlu, cumhurbaşkanı yardımcısının da seçimle gelmesini, bakanların meclis onayına sunulmasını, yasamanın güçlendirilmesini ve yargının bağımsız hale getirilmesini önerdi.


"ADI SİYASİ AHLAKSIZLIKTIR"

Suriye politikaları ile ilgili eleştirilere de yanıt veren Davutoğlu, "Suriye konusundaki bütün olumsuzlukları bana yükleyip kendinizi bu işin dışında tuttuğunuz zaman... Ben buna 'siyasi ahlaksızlık' derim" ifadelerini kullandı. "Emevi Camii'nde namaz kılacağım" gibi bir sözünün olmadığını, bunun bir algı operasyonu olduğunu kaydeden Davutoğlu, şöyle devam etti: "Sayın Esad'la ilk görüşmemiz Şubat 2003. Irak Savaşı'nı engellemek için ilk önce Suriye ile temasta bulunduk. 62 kere gittim Suriye'ye, vizeleri kaldırdık. Arap Baharı başladığında biz Suriye'yi korumak için her şey yaptık. Suriye'nin yanında olduğumuzu küçük reformlarla bunu yönetilmesi gerektiğini söyledik. Beşar Esad'ın ve Suriye'nin böyle bir facia yaşamaması için bütün uyarıları yaptık." Davutoğlu, Esad ile yaptığı bütün görüşmelerin de devlet kayıtlarında olduğunu söyledi.,

"BİR ELİN PARMAĞINI GEÇMEZ"

Bu dönemde DEAŞ'ın güçlenmesinin ve terör olaylarının arttığının hatırlatılması üzerine de "DEAŞ'a karşı operasyon emrini veren de 2015'te biziz" diyen Davutoğlu, "Aynı dönemde emniyetteki, ordudaki FETÖ yapılandırmasını göz önünde bulundurun. Bakan arkadaşları bana yapılan gibi hedef göstermek istemem. İçişleri Bakanlığı'na bunu neden yaptınız diye sorulmuyor ama Dışişleri Bakanlığına soruluyor. Sınır güvenliğini sağlamak benim görevim mi?" dedi. Dışişleri Bakanlığı'nda FETÖ'den dolayı soruşturma geçirenlerin sayısının bir elin parmağını geçmeyeceğini kaydeden Davutoğlu, "Somuttan kaçamayız. Varsa bir hata hepimiz bunları eleştirmeliyiz. Ama Dışişleri Bakanlığı'ndakiler KPSS üzerinden gelmiştir" diye konuştu. Davutoğlu, akademisyenliği döneminden bu yana Fetullah Gülen'e karşı olduğunu belirterek, Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde dinlenildiğini hatırlatarak "O dönem onun dışında telefonları dinlenen en üst düzey devlet yetkilisi bendim" dedi.

Sizi İslamcısınız diye istemiyorlar
Davutoğlu'nun yeni partide istenmemesine ilişkin İsmail Saymaz, 'kurulacak parti liberal ağırlıklı, siz ise İslamcı bulunduğunuz ve Beşir Atalay sizi istemediği için' bilgisini verdi. Bunun üzerine Davutoğlu şunları söyledi:
-Ben müslümanım. Mesele sizin dediğiniz gibiyse. Bunu zul addederim. O arkadaşlara da bunu yakıştıramam. Beşir Bey benim dostumdur. Hiçbir arkadaşım konusunda benden kötü söz olmaz. 

“O AÇIKLAMAYI TV’DE GÖRDÜM”

Davutoğlu, Rus uçağının düşürülmesi ile ilgili sorulara yanıt verirken 2012 Haziranını hatırlattı. "Suriye uçağı bizim uçağı düşürdü. Başbakanımız o dönem angajman kuralları ilan etti. 'Türk sınırına 5 km yaklaşan uçaklar vurulur' şeklinde. Bu andan itibaren yerine getirilen talimatlar başbakandan alınmış sayılır. Ben başbakan olunca bu angajman kuralları yenilendi" diyen Davutoğlu, Rus uçağı düşürüldükten sonra "Kesinlikle açıklama yapmayacaksınız, Sınırlarımızda kimliği belirsiz bir uçak düşürülmüştür diyeceksiniz" talimatı verdiğini, Rusya ile de bu durumun paylaşılması gerektiğini söylediğini anlattı. Davutoğlu, şöyle devam etti: "O arada da Rusya aynı şeyi düşünmüşüz gibi 'Uçağımız düşürülmüştür' diye açıklama yapıldı. Hangi işgüzar bilmiyorum ama 10 dakika sonra Cumhurbaşkanlığı'ndan 'Rus uçağını düşürdük' diye bir açıklama yapıldı. Televizyondan gördüğüm anda beynimden kaynar sular döküldü. Hemen Genelkurmay Başkanı'yla görüştüm, bir iletişim hatası olduğunu söyledi ve o açıklama 2 dakika içinde geri çekildi."
 

Son Güncelleme: 18.07.2019 23:35
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.