Türkiye İsrail ilişkileri için yeni dönem
Rafael SADİ
Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinin ardından kurulan yeni Davutoğlu hükümetinin izleyeceği Ortadoğu ve İsrail politikaları şimdiden merak konusu. İsrail yeni dönemde Ankara ile ilişkiler dondurulmuş gibi görünse de, ticari ilişkiler tüm olumsuzluklara meydan okuyor. Böyle bir ortamda Rafael Sadi, Şalom ve Tercüman Gazeteleri'nin eski Yazı İşleri Müdürü tecrübeli gazetecvi Selim Salti'yele görüştü. İşte o röportaj
Sevgili Selim Salti. Aslında size Selim abi demem daha doğru ve samimidir. Beni 12 yaşımdan beri tanıyorsunuz. Sizi tanımayanlar için kısa bir giriş yapmam gerekirse Selim Yeoshua Salti kendi adına kurduğu eğitim fonu ve Bar İlan Üniversitesinde kurduğu LADİNO kürsüsü ile İsrail eğitim sistemine ve de özellikle Türk Yahudiliğinin ana lisanı saydığı 1492'de İspanya'dan çıkıştan beri kaybedilmeyen LADİNO lisanının korunması vede bilimsel açıdan okunur hale getirilmesınde büyük katkı sağlamaya başlamış olan bu önemli yatırımı ile toplum tarafından tanınırsa bile. Aslında Türk Yahudi toplumunun yetiştirdiği ( Aslında kendi kendini yetiştirmiştir ya ....) adam gibi adamlardan biridir.
Kimya eğitimimin yanı sıra Basın ve Halkla ilişkiler konusunda oldukça uzun seneler çalışmış. ŞALOM ve TERCÜMAN gazeteleri yazı işleri müdürlüğünü deruhte etmiştir. Hangi senelerde yaptığını söylersem yaşı ortaya çıkar ve karizması çizilir diye yazmıyorum.
1963 yılında Rahmetli Dr. Mitrani ve Sağolsun efsanevi Başkan Bensiyon Pinto ile Türk Yahudilerinin göz bebeği spor klubü YILDIRIM SPOR KLUBÜNÜ birlikte kurdular. Tabii ki ekipte başka çok düzgün insanlar da vardı ki saymakla bitmez ama İsak Abudaram ve Albert Şilton, Yusuf Altıntaş isimlerini yad etmeden geçemem.Selim abimiz halihazırda İsrail'deki Türkiyeliler Birliği Moatsa başkanıdır. (Moatsa –divan-encümen-heyet)
Kendisi ile Ortadoğu , İsrail Türkiye İlişkileri ve IŞİD konusunda bir söyleşide bulunduk. Eh artık söyleşiler de e-mail aracılığı ile yapılıyor vakit kazanmak için kısmet olursa ilk fırsatta canlı bir görüşme ile video kaydı ile bir görüşme yapıp kendisini sizlere daha yakından tanıma fırsatı da vermek isterim.
Her başarılı erkeğin yanında (Arkasında değil yanında) çok önemli bir kadın vardır. Selim Saltinin hayat arkadaşı Bayan Neomi (Mimi) Salti
Evet Selim abim
İsrail ile Türkiye arasındaki ikili ilişkilerin durumu artık herkesçe malumunuzdur. Sayın Erdoğan'ın İsrail karşıtlığı ve Sayın Davutoğlunun derin stratejisi bu sonucu doğurmuştur.
Konu hakkında yayınlanmak üzere bir bir kaç sorumu cevaplandırmanızı rica edeceğim.
Kabul ederseniz memnun olurum.
RAFAEL SADİ - İlişkilerin düzelme ihtimali varmıdır?
Siyasi ve de askeri ilişkiler her ne kadar dondurulmuş gibi görünse de DIŞ
Ticaret rakkamları tam aksini söylüyor. Nerdeyse iki ülkemiz arasındaki Dış
Ticaret hacmi 5 milyar doları aşacak 2014 itibarı ile.
Siyasi ve askeri işbirliğinin düzelme ihtimali varmıdır ? İki ülkemiz yeniden
STRATEJİK ORTAK konumuna gelebilecekler midir?
SELİM SALTİ- Önümüzde uzun bir Erdoğan devri var. Eğer bu kişi kendini ''Başkan'' seçtirirse
Ve Davut oğlunu yanında taşırsa , 2’nci katip seviyesinin aşılacağını pek sanmam.
Ülkeler arası Ticaret hacmi güdülen politikaya çok kere ters orantılı da olabiliyor
Sovyetler USA arasındaki soğuk savaş Amerikan mallarının külliyetli
Miktarlarda Rusya ya satılmasını engellememiştir.
RS- AKP hükümetleri 12 yıllık icraatlarından aslında yıllarca dikkatleri çektiğim ve
520 yıldır bir arada yaşadığımız Müslüman Türk Toplumu ile ilişkileri
Zedelemeye yönelik icraatlar ve nefret siyasetinin esası teşkil ettiği AKP
Siyaseti hakkında neler söyleyebilirsiniz?
SS- İktidardaki hükümet ve onun arkasındaki AKP malum, Milli Görüş'ün
Felsefesini harfiyen tatbik etmektedir.İslami bir politika güdüleceği ,İslam
Dünyasının dışında hiç kimseye hayati mecburiyet olmadığı müddetçe sıcak
Dost olmak kabullenilemez.USA'ya gebe olmanın dışında Türkiye Batı ile iyi
Geçinmesine ihtiyacı yok görüşü Davutoğlu’nda hakimdir. Ayrıca İslami bir
Politika gütmenin en büyük avantajı Türkiye'nin acil olarak ihtiyacı olan
''Taze Para'' yı almasına yardımcı olmasıdır.
RS- Son günlerde kimsenin dilinden düşmeyen IŞİD vahşet örgütüne AKP
Hükümeti ile MİT kombinasyonunun Suriye'ye silah gönderildiğini artık
Sağır sultan bile duymuş iken, Hamas Terör Örgütüne 300 milyon dolar
Gönderildiğini, Gazze Roket Sanayinin Türk Roketsan firmasının aksam ve
Parçaları ile faaliyette olduğunu basın alenen yazarken ve Sayın Erdoğan'ın her
Fırsatta Hamas liderlerine kardeşim dediğini sanırım sizlerde takip etmektesiniz.
NATO üyesi bir Türkiye'nin Avrupa ve ABD ile stratejik ortak konumundaki
Türkiye'nin terör'e alenen destek vermesini Atatürk Türkiyesi açısından nasıl
Nasıl değerlendirmek mümkündür?
SS- Havada bulut sen Atatürk ilkelerini unut.
RS- İkinci ve bağlantılı sorum ise Başta ABD ve Obama yönetimi bu aleniyet'e
Sessiz kalmasını, Avrupa devletlerinin terör'e destek verilen bu destek için
Ağızlarını açmamalarını ve her türlü haksız hakarete sessiz kalan İsrail'in
Neden sustuğunu nasıl izah edebilirsiniz?
SS- Er veya geç bir yerden cevap gelecektir. Bu bir zaman meselesidir.İsrail
Temkinli davranıyor. Avrupa birliği keza.Türkiye orta cesamette bir güç
Durumunda, kimse onunla darılmamalı kanaati yüksek.Ancak 2016 da
USA da Başkan muhafazakarlardan gelirse ve dış işlerini yöneten şimdi beyin
Takımı çekip giderse, Türkiye'nin dizginleri çekilir, yola getirilir, Dikkat
Edersen Kerry ahmağını elleri boş geri yolladılar.İncirlik'i kullanamazsınız,
Hava koridoru açamayız zira IŞİD'in elinde adamlarımız rehin dediler.
Doğrudur, ama bu rehin hikayesi danışıklı döğüştür. Davutoğlu bu numara ile
Suriye ve Irak'a asker göndermemeyi bahane ediyor. Ayrıca IŞİD varili 40 dola'a
Türkiye'ye ham petrol satıyor. Kamyonlar full faaliyette, zengin olan olana.
Önceden IŞİD'e teslim edilen silahların ücretini Türkiye petrol ile ödetiyor.
Yerinde olanlardan alınan bilgidir bu. Bu işte Obama rol oynuyor.Gayesi
Paçasını da façasını da kurtarmak. Obama bütün esmer yöneticiler gibi
Savaşmayı göze alacak yüreğe sahip değil. Gazze harekatından kopya alarak
IRAK'a sadece havadan saldırıyor.
RS- İsrail'in güneyinde Hamas muhtemelen Roş Haşana bayramında (24 Eylül)
Yeniden bombalar atmaya başlayacaktır. Kuzeyde ve Doğuda ise IŞİD tehlikesi
Ve kafa koparan bir düşman. Neler oluyor? İsrail olarak bir tehlike söz konusu
Mudur ve yakında bizi acımasız bir savaş mı bekliyor ve bundan korkmamız
Gerekir mi ?
SS- Korkmaya sebep yok.IŞİD bizden uzak duracak. Ölüm kalım savaşı
veriyor.Hizbullah ile uğraşıyor.Lübnan dün geceden beri karıştı yine .
Hamas beladır ve bela olarak kalacak. Bunlara yardım devam ettiği
Müddetçe azacaklar...
Nitekim Mashal yine zehir kustu dün. Ancak yeni bir mücadele yarın başlayacak
Diye bir emare yok , ama bir yıl içinde tekrar roket atmaya başlarlar fikrindeyim.
Bu defa bedeli ne olursa olsun BİBİ orayı işgal etmelidir.Şu anda hamas'ın
Çökertilmemesi işimize geliyor, zira Abbas ve şirketini Gazze'ye geri getirmek
İşimize gelmez. Aralarında anlaşma olmaması işimize gelir.
RS- ABD/ NATO / Avrupa koalisyonunda Türkiye rengini belli etti ve
ABD'ye IŞİD'i bombalamak üzere uçaklarının Türkiyedeki üslerden
Havalanmasına izin vermediğini beyan etti.Bu açıkça AKP Türkiyesinin
Kimin yanında olduğunu beyan etmesi değilmidir? Sayın Hüseyin Obama
Halen Türkiye ve Katar'a 14 milyar dolarlık silah satışına onay verecekmidir
Dersiniz?
SS- Sabırla takip edilecek konulardır, spekülasyon için erkendir.
RS- Cevaplarınız için teşekkür ederim.
Son Güncelleme: 16.09.2014 23:39