Türkiye genelinde yatırım ve istihdamı artıracak teşvikler; imalat, bilişim, turizm ve tarım sektörüne ivme kazandıracak. 2020 yılında 45.8 milyar TL hesaplanan istihdam teşvik ve destekleri, geçtiğimiz yıl 66.4 milyar liraya ulaşırken bu yıl ekonomi yönetimi bu miktarı daha da artırmaya hazırlanıyor. Yeni yatırımlarda SGK prim desteği ile birlikte düşük ya da 0 faiz desteği, KDV istisnası, yatırım yeri tahsisi, gelir vergisi stopajı, gümrük vergisi muafiyeti gibi desteklerin uygulanması bu yıl da artarak devam edecek. Rasyotek Yönetim Kurulu Başkanı Haldun Pak, 2021 yılında istihdamın artırılması, genç işsizlikle mücadele için 15.7 milyar liralık ilave istihdam desteği ile birlikte 5.2 milyar liralık Asgari ücret desteğinin verildiğini belirterek 2022'de bu desteklerin daha da artmasını beklediklerini söyledi. Pak özellikle gençlerin ve kadınların üretime kazandırılması için geçtiğimiz yıl şirketler üzerinden sağlanan Genç, Kadın ve Mesleki Belge Sahibi Olanların İstihdamına Yönelik Sigorta Primi Desteğinin aynı şekilde artmasının hedeflendiğini ifade etti.
2022 yılında İşbaşı Eğitim Programları üzerinden firmalar ve çalışanlara verilen desteğin daha fazla önem kazandığını belirten Pak şunları söyledi: 'SGK ve İŞKUR teşvikleri, özel sektör için büyük önem taşımaktadır. İmalat ve bilişim sektörleri başta olmak üzere ihracat yapan tüm şirketler için oldukça büyük avantajlar sağlayan uygulama 2022 boyunca istihdama önemli katkılar sağlayacak. İŞKUR tarafından düzenlenen özel bir proje ile de geleceğin mesleklerinde açılacak İEP programlarında 18-29 yaş aralığındaki katılımcılar için düzenlenen dokuz aylık işbaşı eğitim programından geçtiğimiz yıl oldukça iyi sonuçlar aldık. Bu yıl hem ilk kez iş hayatına atılacak gençler, hem de nitelikli personel arayan işverenler için İEP önemli bir avantaj olarak görüyoruz.”
Rasyotek Yönetim Kurulu Başkanı Haldun Pak, İEP'in hem işveren hem de iş arayanlar için önemli mali fırsatlar sunduğunu belirterek resmi evrak prosedürlerinin hızla dijitalleşmesini beklediklerini ifade etti. Pak açıklamasında 'Resmi prosedürler nedeni ile program açılışında istenen pek çok belge olması hem işveren ayağında hem de İŞKUR için oldukça fazla kâğıt yükünü de beraberinde getirmektedir. Sürecin dijital ortamda yönetimi de eş zamanlı olarak yapılmaktadır. Umarız yakın gelecekte sürecin matbu yükü tamamen geride bırakılıp %100 dijitale geçiş yapılabilir.
Aynı süreç İşbaşı Eğitim Programı ile işe alınacak personelin programa uygunluğunun kontrolü sırasında da yaşanmaktadır. Yetkili iş ve meslek danışmanı ile gerçekleştirilen kontrol süreci yerine SGK teşviklerinde olduğu şekliyle uyumluluk kontrolünün çevrimiçi olarak yapılabilmesi, var olan iş yükünü büyük ölçüde hafifletecektir.
İşbaşı Eğitim Programlarında sektör ve meslek bazlı kısıtlamalar hem sektörel anlamda istihdam açıklarının kapatılması sürecinde zorluk yaşanmasına hem de işsiz vatandaşların potansiyel iş fırsatlarını ne yazık ki sekteye uğratmaktadır. Umudumuz en kısa sürede bu konuyla ilgili umut verici gelişmeler yaşanması yönündedir.
Bir diğer konu da istihdam yükümlülüğünü yerine getirmeyen işverenlerin bir yıl boyunca program açamamaları ile ilgilidir. Bu uygulama istihdama katkı amacıyla açılmış İşbaşı Eğitim Programı için elbette ki doğrudur ancak aynı işverenler bir yıl sonra program açabilme imkanına sahiptir ve bu durumda daha önceki yıllarda yaşadıkları durumu tekrar etmemeleri için sürecin yürütülmesi sırasında ilave şartlar aranmalıdır.'
