Yeni parti kurma hazırlıklarında sona yaklaşan eski Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, bugün FOX Tv canlı yayınında partinin kuruluş dilekçesinin bugün İçişleri Bakanlığı'na verileceğini açıkladı.
Babacan, bugün İçişleri Bakanlığı'na resmi başvurularını yapacaklarını açıkladı. 'Mevcut durumda bu ülkenin refaha ulaşması mümkün görünmüyor' diyen Babacan, 'Yeniden özgürlük, yeniden demokrasi dememiz gerekiyor' ifadelerini kullandı.
Partinin adını Çarşamba günü açıklayacak.
Hukukun üstünlüğü ve basın özgürlüğü, isim vererek İşadamı Osman Kavala, gazetecilerin tutuklanması böyle bir ülkeye yatırım nasıl gelir.
Yatırım olması için bu ülkenin hukuk sistemi, yargı güven vermeli. Yatırım gelmezse işsizliği çözemezsiniz. Bu işin temeli.
Üstelik paranın bol olduğu dönemde, Avrupa'da eksi faizin hakim olduğu bir dönemde Türkiye'ye yazık oluyor.
Genç nüfusumuz var, kaynağımız var, malesef yönetim bozuk.
Kötü yönetim daha da devam ederse hazıra dağ dayanmak ekonomi daha da kötü olabilir.
Kamu İhale Yasası 181 kez değişir mi? Bir ihale sistemi bu kadar değişir mi? Bunu engel olunmalı.
Bağımsız kurum yok, en bağımsız olması gereken Yargı bile bağımsız değil.
Bana sormuşlardı, yargıya telefon etmediğiniz zaman, listeler yollamadığınız zaman, yargı doğru çalışır. Yargıya sürekli talimatlar gidiyor, bu şekilde nasıl çalışsınlar.
Parti kurma hazırlığı içinde olan Ali Babacan, bugün dilekçesini vereceklerini açıkladı. Babacan, 'İçişleri Bakanlığı'na dilekçe veriliyor, 90 kişilik kurucular kurulu bugün dilekçemizi veriyor. Partimizin tüzüğü ve programının son halini verdik. Bu sabah da heyetimiz resmî başvurumuzu yapacak' dedi.
Fox TV'de İsmail Küçükkaya'nın programına konuk olan Babacan parti kuruluş çalışmaları hakkında bilgi verdi. Partinin ismini açıklamayan Ali Babacan, 'Partinin ismi çarşamba günü lansmanda teyit edeceğiz, o gün açıklayacağız' derken çok sayıda ismin gündemde olduğunu, 'Demokrasi ve Atılım Partisi' isminin de seçeneklerden biri olduğunu ifade etti.
'Mevcut durumda bu ülkenin refaha ulaşması mümkün görünmüyor' diyen Babacan, 'Refah seviyesi artmış, özgürlük ortamının arttığı bir ülke istiyoruz. Bu yaparken yeniden özgürlük, yeniden demokrasi dememiz gerekiyor. Türkiye'de sorunlar konuşulamıyor. Türkiye'de sadece hapiste değil, tecrit edilmiş gazeteciler var. Parti programını çarşamba günü paylaştığımızda birinci sayfa basın özgürlüğü, tüzüğümüz birinci sayfa basın özgürlüğü. Sorun var diyeni susturuyorsanız, bu ülke sorunlarını konuşamıyor demektir. Problemlerini konuşamayan ülkenin çözüm ülkesi beklenemez' diye konuştu.
'Mevcut durumda bu ülkenin refaha ulaşması mümkün görünmüyor' diyen Babacan, 'Refah seviyesi artmış, özgürlük ortamının arttığı bir ülke istiyoruz. Bu yaparken yeniden özgürlük, yeniden demokrasi dememiz gerekiyor. Türkiye'de sorunlar konuşulamıyor. Türkiye'de sadece hapiste değil, tecrit edilmiş gazeteciler var. Parti programını çarşamba günü paylaştığımızda birinci sayfa basın özgürlüğü, tüzüğümüz birinci sayfa basın özgürlüğü. Sorun var diyeni susturuyorsanız, bu ülke sorunlarını konuşamıyor demektir. Problemlerini konuşamayan ülkenin çözüm ülkesi beklenemez' diye konuştu.
'Türkiye'nin temelinde kötü yönetim yatıyor' diyen Ali Babacan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi hakkında şunları söyledi:
'Geniş bir mutabakatla sistem oluşturulur. Çok önemli ama düzeltmek o kadar zor değil. Bu yönetim anlayışıyla ilgili. Yönetenler hukuk içinde mi, Meclis çalışıyor mu... Meclis'in denetim fonksiyonunun çalışır olması gerekir. Sistemde önemsizleşmiş durumda. Sistem değişikliği öncesi de pek çok sorun vardı. Büyük bir potansiyel varken, Türkiye, içinde bulunduğu şartları hak etmiyor.'
Küçükkaya’nın “Erdoğan’la mücadele edebilecek misiniz?” sorusuna “Bizim kişilerle işimiz yok. Bizimle uğraşacaklara biz de gerekli cevapları vereceğiz ama kavga etmeden” yanıtını veren Babacan şunları söyledi:
Bizim meselemiz sorunları çözmek. Biz kişilerle uğraşmayacağız, bazılar bizimle uğraşabilir. Biz ülkenin sorunlarını çözmekle uğraşacağız. Mevcut siyasi partilerin hepsine rakip olarak çıkıyoruz.
Geçmişte anlaşmak belki zor. Geçmişinde mutabakat zor ama ortak bir Türkiye geleceği etrafında insanlarımızın buluşmasının mümkün olduğunu görüyoruz. Farklı kesimlere baktığınızda hepsinin hedefi aslında ortak. Bizimle uğraşacaklar, biz de onlara gerekli cevapları vereceğiz, kuşkusuz ama kavga üzerinden siyaset yapmak istemiyoruz.
