Kitap | Kübra Doğru'nun Sandık'ı okurları ile buluştu

Kitap | Kübra Doğru'nun Sandık'ı okurları ile buluştu

30 yıldır medya sektöründe gazeteci, yazar ve spiker olarak görev alan, son olarak ATV Avrupa'da ana haber bülteni ile ekranlarda olan Kübra Doğru Ünlü, Sandık ile kitap severlerin karşısına çıktı.

Kitap | Kübra Doğru'nun Sandık'ı okurları ile buluştu


1915 Ahıska muhaciri, geniş bir ailenin Kisetip’ten İstanbul’a uzanan, hüzünlü yaşam yolculuklarının, tarihi gerçekler eşliğinde anlatıldığı ‘Sandık, raflarda okurunu bekliyor.

‘Kisetip’ten İstanbul’a…’

Kübra Doğru Ünlü, ikinci kitabı Sandık’ı edebiyat dünyasının ilgisine sundu. Ünlü’nün ikinci eseri olan ‘Sandık’, Mavi Nefes Yayınları arasında yerini aldı.

1915 Ahıska muhaciri, geniş bir ailenin Kisetip’ten İstanbul’a uzanan, hüzünlü yaşam yolculuklarının, tarihi gerçekler eşliğinde anlatıldığı ‘Sandık, raflarda okuyucusunu bekliyor.

'Mahalle bir insan galerisidir!'

Başka diyarlardan buraya göç edenlerin arasındaki derin ilişkiler. Bahçe duvarlarının birbirine değdiği evler... Karakterlerin, duyguların adeta canlı çizilen resmi. Göçmen sakinlerin günlük yaşam ayrıntıları…En küçük yaşların, ergenliğin ve gençliğin basamaklarını atlarken, markajına giren her dünyayı anlamak adına dikkatle açılan o gözler. İlmek ilmek hafızaya kazınan detaylar. Sandık 'tan çıkanlar sadece bunlar değil. Yazar Kübra Doğru Ünlü, anlattığı o mahalledeki kadınların iç dünyalarını gizlediği sandıkları da açıyor! Kimi zaman hüzünlü, bazen lirik ...Bazen de acının en katmerli sosuna bulanmış karakterlerle çıkıyor okurun karşısına...

Sandık’tan Çıkanlar…

'Sandık', geçmişin penceresinden kendini arayışın romanı...

Sizi başlangıçta yakalayacak ve içine girdiğiniz anda da bırakmayacak bir yaşam örgüsü. İnsanı ayakta tutan bükülmeler ve dönüşler vardır.  Romanın kahramanı, hayatın daha ilk yolculuğuna hazırlanırken, bu bükülmüşlük hallerini yaşıyor. En keskininden... Geriye her döndüğünde tekrarlanacak bir geçmiş belki…

Bir sarsılışa tanık oluyorsunuz. Ve kitap boyunca ilerlerken sizi sağa sola savuruyor. 'Ölüm, insan yüzünde şakak kemiklerinin dışarı fırlamasıyla mı başlar?' Akla bu sorunun takılması değil aslolan. 

Bir cansız bedenin karşısında bu soruyu sormak... Romandaki küçük Zeynep'in bir adım geri çekilerek beyaza kesilmiş Gül teyzesine uzun uzun bakışı. “İntihar, Ölüm, Asılma…'  Hepsiyle bir anda 5 yaşında tanışma!

Kadınların iç dünyası

Okura özlemi, nostaljiyi geçiren lirik bir kurgu. Bu bir zaman yolculuğu kitabı. Sandık, bir mahallenin geniş resmi hakkına çok şey anlatıyor. Memleketin her yerinden kentin en kenarına göç.

Prizren göçmeni Zeliha Hanım, Arnavut Adviye, Gümülcineli Nadire, Laz Zülfet, Arap Bakkal...

Hepsi de hayattan renkler… İsmiyle müsemma. Cehennemin ta kendisi ve cennetin de tam ortası!   Roman'da anlatıcının dışında aslında 3 kadın kahramanla karşılaşıyoruz. Daha doğrusu her biri farklı özellikler gösteren sonsuz 3 ayna görüntüsü... Gül'ün sadece kendi yolu, kendi kuruntuları ve onlarca takıntıları.  Suna'nın bir kötüyle savaşırken, adeta elinde gizli kalkanla dolaştığı o inanılmaz hikayesi. Hayatı titizlikle inceleyen Zeynep’in bir roman yazması için gereken her şey adeta bu mahallede! Hafızasını sorgulamak ve geçmişi anlamını yitirmeden, kaybolmadan önce yakalamak.

İlmek ilmek hafızaya kazınan yaşamlar

1970'li dönemlerin zaman dilimleri... 1980'in ilk yılları. Bakırköy'ün bir mahallesinde yaşanan hem çok can sıkıcı olaylar hem de gülümseten yaşanmışlıklar. Dişli çarklarda gıcırdayan anahtar sesleri... İzole edilmiş bir mahallenin dünyasını barındıran Sandık, iki ayrı uca savuruyor. Başka diyarlardan buraya göçenlerin arasındaki o derin ilişkiler... Bahçe duvarlarının birbirine değdiği   evler... Karakterlerin duygularının canlı bir resmini çiziyor sanki.  Göçmen sakinlerin günlük yaşam detayları... En küçük yaşların, ergenliğin ve gençliğin basamaklarını atlarken, çevresinde markajına giren her insanın dünyasını anlamak için gösterilen o çaba... Bu kadar çok detayı ilmek ilmek hafızaya kazımak... Bütün kentlerin kenar diyarlarında yaşamış herkes kendini burayla ilişkilendirilebiliyor.  Geçmişin tatlarından, dönemin sosyal gerçekliklerinden doğan Sandık aynı zamanda acının kucağından ve   insan ruhunun sancılarından da besleniyor.

Mahallenin okült gücü! 

'Söz izi' adlı denemesiyle çıkış yapan yazarın ilk romanı 'Sandık'.

Geçmişten gelen hayalleri ve gerçekleri aramak adına Söz İzi'ni kaleme aldığını anlatıyordu Kübra Doğru Ünlü 7 yıl önce.

Yine yaşadığı mahalleyi, sokaklarını, insan yüzlerini sermişti okurun önüne. Kitabın ilk cümlesinden sonuna kadar bir mahalle yolculuğuydu, tanıklıktı. 

Sandık' ta ise en ince detaylarıyla okura anlatılan karakterler çıkıyor karşımıza. Hayattan geriye dönüşlere kapı öyle aralanmıyor, tam açılıyor. Yazar bunu mükemmel bir şekilde yapmayı biliyor.

Yumuşak ve melankolik bir roman.

Acı veren küçük ayrıntıların kahramanları genellikle kadınlar. Okudukça daha fazlasını istemek zorunda kalıyorsunuz.

Bu, birinin hayatını ve duygularını duvardaki bir delikten görmek gibi…Kitabın büyüsünün bir parçası. Mahallenin evleri arasında ilginç ne varsa romana konu olmuş.  Kurşun döken, nazarın çıkması için kızgın cezveyi kafada çeviren o teyze, mahallenin o kült gücü! Tam da Kırmızı Başlıklı Kız masalındaki cadının tıpa tıp benzeri bir kayınvalide çehresi...

Eski bir sandıktan çalınan kitaplar

70’li yılların İstanbul’unun, göçlerle çoğalan bir mahallesinde, kendilerine hüzün ve mutluluk yaratanların günlük koşturmacası. Mahallenin okumuş, sıra dışı kızının o eski sandığından kitap çalan bir yeni yetme karakter. Okumasını bitirince tekrar sandığa koyan ve yenisini alan o gizli el!

'Mahalle adeta bir insan galerisidir' diyor, Yazar Kübra Doğru Ünlü ve ekliyor;

'Bir semtin sokaklarının özü oradaki mümtaz şahsiyetlerdir, değerlerdir. Hayatı onlar avucunda tutar.'  Ritüelleri ve güzeli, çirkini ne varsa barındıran mahalle. Ahıska muhaciri, geniş bir ailenin Kisetip’ten İstanbul’a uzanan, hüzünlü yaşam yolculukları. Kendilerine yeni vatan yaratabilenlerin, iç çekişleri, mücadeleleri... Türk, Çerkes ve Kürt kökenli üç çocuk gelinin, aynı bahçeye sığdırdıkları sarsıcı hikayeleri...

Gezegenin öteki tarafı gibi. Yazar 80'lerde “Cennet Mahallesi” adlı bir mahallede yaşıyor. Gezegenin öteki tarafı gibi. Günümüz yaşanmışlıklarına çok benzemeyen, daha ilgi çeken bir tür çocukluk. Büyükanne ve büyükbabalı günler.  Duygularını, gördüklerini, sevdiklerini ve sevmediklerini ifade eden bir karakter. Hüznüde, masumiyeti de  açığa çıkarıyor. Merakla ilerlerken bazen de Zeynep'in hayatının tüm detaylarını bilmediğiniz hissini duyuyorsunuz. Ve daha fazlasını istemek zorunda kalıyorsunuz.

Birinin hayatını, duygularını yan taraftaki bir pencereden her an izlemek gibi. Kitabın büyüsü de burada. İyiler ve kötüler. Zorbalıklar ve güzel dostluklar... Farklı ruhsal özellikler, farklı tipolojiler... Genellikle melankolik... Bazen seldeki bir nehir gibi bazen de daha sakince bir anlatım.

Hayata dair aslında ne varsa Sandık' ta, ama daha fazlası...

Uzun yıllar sonrasında keyifle okuduğum ve daha uzun yıllar adından ve romanlarından çokça bahsettirecek gerçek bir edebiyatçının romanını okudum.

Ve sizler için yazdım, ne mutlu bana.

Kalemin var olsun ve daha uzun yıllar bizler için böylesi romanlar yaz.

Ayla Önder - Gazeteci



Bodrum Rallisi'nde heyecan dorukta

Togg, Milli Takımlar Ana Sponsoru Oldu

Şahika Ercüment, Baykal Gölü'nde buz altına dalacak

Castrol Ford Team Türkiye, Ege Rallisi’nde Podyumda!

Almanya'da İstanbul için tarihi imza

Şampiyon Takım Kupasını Nigel Hayes-Davis’ten Aldı

Derbi maçı öncesi uzmanı uyardı!

Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin masa tenisi sporcusundan üstün başarı

Galatasaray zoru başarabilecek mi? Fenerbahçe tura çok yakın

“Bu istikrarsızlık benim kabahatim mi?”

Çağlayan Topaloğlu'ndan ortalık karıştıran iddialar

Zeynep Abdullahoğlu densizliğe Atatürk'le yanıt verdi

İGA'da aracını park eden Zafer Algöz, ücrete isyan etti

Uyuşturucu iddiası | Polat çifti avukatından açıklama

İsmail Türüt | Onlar gibi şarkı yapsam köprüden atlar intihar ederim

Üsküdar'da Sevgi Pazarı kuruluyor

Göknur Sevgililer Günü için söyleyecek

Beste Acar'ın telefonundan çıkan böceğin sırrı!

Mahmut Tuncer'in Kayınvalidesi Yüksel Özsoy hayatını kaybetti

Kız Kardeşim Projesi Yeni Yıldızlarını Arıyor

Miting meydanlarını gölgeleyen küfürlere tepki yağıyor

TKP: Yönetici ve üyelerimiz derhal serbest bırakılmalıdır

Özgür Özel'in hedefinde AKP ve yandaş medya var

CHP 6 Nisan'da olağanüstü kurultaya gidiyor

İmamoğlu, adaylığını açıkladı ortalığı karıştırdılar

Arıkan: Lükse, şatafata var, emekliye gelince yok!

Yeni infaz düzenlemesi ile teröristler af mı edilecek?

Osman Gökçek'in 'iftar' iftirasına sert tepki

Erdoğan'a oy verdim diyen İYİ Partiyi vekil CHP'ye katılacak

Ahmet Zeki Üçok, Meral Akşener'i suçladı

Tıklamadan önce düşünün

KOBİ’ler için hassas verileri koruma rehberi

Yalnızlığa ‘robot eş’ çözümü korkutuyor!

Kişisel Verilerimizi Korumak Geleceğimizi Korumaktır

TEKNOFEST 2025’te Yepyeni Bir Yarışma

İşten çıkarılmadınız, dolandırıldınız!

Geleceğin Sağlık Çözümleri TEKNOFEST Gençleri Tarafından Şekillenecek!

TECH İstanbul dijital dönüşümün zirvesinde

Sarsılmaz, Enforce Tac ve IWA’da fark yaratıyor

TEKNOFEST Robolig Yarışmasına Başvuru İçin Son 8 Gün!

Sofradaki Sessiz Kahraman | Gerçek Gıdanın Psikolojiye Etkisi

Menenjit saatler içinde ölüme neden olabiliyor!

Gürültü hassasiyeti sağlığı tehdit ediyor!

Türk doktorlardan tıp tarihinde dünyada bir ilk

‘R’ Harfini Söyleyemeyen Çocuklar İçin Gizli Neden: Dil Bağı

Bahar aylarında artan alerjik burun akıntısına dikkat!

Spora yeni başlayacak çocukların yapması gerekenler!

Sahurda ne kadar su içmeli?

Şehir Hayatı Kalbinizi Yoruyor

Su arıtma cihazları, yararlı mineralleri öldürüyor mu?

Çağlayan Topaloğlu'ndan ortalık karıştıran iddialar

Mardin Ovası için korkutan uyarı bilim insanlarından geldi

Sigorta sektörü 2025 zirvesinde buluşacak

Sofradaki Sessiz Kahraman | Gerçek Gıdanın Psikolojiye Etkisi

Gözaltına alınanların isimleri belli oldu

İBB'ye İSKİ operasyonu Sazlıdere intikamı mı?

İstanbul'da deprem | Naci Görür önemli soruya cevap verdi

İstanbul'da deprem | 6,2 için uzmanlar ne diyor?

23 Nisan kutlu olsun | Milli Karargah 105 yaşında

İstanbul Boğazı Yunus Gözlem etkinlikleri başlıyor

Tıklamadan önce düşünün

AcerPro'nun 20.Yılı Dijital Dönüşümün Mimarı

Menenjit saatler içinde ölüme neden olabiliyor!

Gençler ‘dalgalı’; kıdemli çalışanlar ‘ikinci’ ve ‘portföy’ kariyer peşinde

Bodrum Rallisi'nde heyecan dorukta

Gürültü hassasiyeti sağlığı tehdit ediyor!

Rüzgar endüstrisi 2.2 milyar dolara ulaştı

Türk doktorlardan tıp tarihinde dünyada bir ilk

Anksiyete kişinin işlevselliğini bozuyorsa önlem alınmalı!

Orzaks, Bilimin Işığında Geleceğe Yatırım Yapıyor

Sigorta Sektörünün Dijital Dönüşümünde 20 Yıllık Yolculuk Acerpro

İstanbullular Millet İftarında buluştu

Bursa'da otelde yangın faciası 2 kişi can verdi

Boykot listesi güncellendi, dev meydan mitingleri geliyor

Her Şey Çok Güzel Olacak Berkay tutuklandı

Kartalkaya faciası | Ruhsat veren müdür gözaltında

AKP'li Mücahit Birinci'ye tepki yağdı

Miting meydanlarını gölgeleyen küfürlere tepki yağıyor

TKP: Yönetici ve üyelerimiz derhal serbest bırakılmalıdır

KOBİ’ler için hassas verileri koruma rehberi

Yükleniyor