Evet, evet İstanbul’un ne havasına, ne de karısına kızına güven olmaz.
 
Yağmurdan kaçarken İstanbul’lu dolu’ya tutuldu. Böylece İstanbul’un havasına güven olmayacağını iki gündür gördük.
 
Bardaktan boşalırcasına yağmaya başlayan yağmur ile ceviz büyüklüğündeki dolu içinde kaldık.
Koskoca ağaçlar, hepsi yemyeşilken birden boynunu eğdi ve yıkıldı, kırıldı. İnsanlar 10 dakika içinde selin altında kaldı.
Karayolları felç oldu. Trafikte kazalarının arkası kesilmedi.
 
Bizler yağmur duasına da çıkmadık ama nasıl oldu böyle anlıyamadık.
 
Anlaşılan bu sene tek sevindiğimiz nokta susuz kalmayacağız. Yağan yağmur barajları doldurdu, neredeyse taşıcaktı.
 
Yağmurun bereketine mi sevinelim? Yoksa verdiği zarara mı? bilemiyorum.
 
Aslına bakarsanız yağmurun hemen ardından sokağa çıkmaya bayılırım.
 
Hele yağmur yağmış o toprağın kokusu yok mu? Beni deli eder, kendimden geçerim.
 
Yağmurda yürümek gerçekten çok hoş. Birde yaz yağmuru ise  keyfine diyecek yok. Yağmur, güneş, kar, fırtına..
Hayata ait ne varsa hepsi çok güzel. Yeterki iliklerinde hisset hayatı.
 
Yağmuru severim ama şemsiye taşımayı sevmem.
 
Oysa tüm meteoroloji uzmanları uyarıyor. 20 Mayıs ve 28 Mayıs tarihleri arasında yağmur altında kalmayın, cilt kanseri yapabilir diye.
Nasıl kalmasın  bu halk; bu yağmurda suyun içinde canını kurtarmaya çalışıyor. Her tarafı sel görürüyor. Kiminin arabası su altında kaldı.
Kimi boğulmaktan son anda kurtuldu. Islanmayan bir tarafı kalmadı insanların. Paçalarından süzülen sularla, nereye bastığını bilmedi
ayaklarıyla çamur-çukur demeden kurtulmaya çalıştı.
 
Yağmur böyle yağmaya devam ederse daha kaçımız selde boğulacağız?
 
Kaçımızın evi, kaçımızın tarlası, kaçımızın işyeri sular altında kalacak.
 
Yağmurun yağması berekettir derler. Ama bence bu kadarı bereket değil zarardır.
 
Anlaşılan dolu ve yağmurdan bu sene mahsüller zarar gördüğünden fiyatlar artacak. Uygun olmayan bütçemiz şimdi bir daha sarsılacak.
Zaten kıt kanaat geçinen halk geçim derdinden daha da zorlanacak. Yolların gördüğü hasar ise cabası. Bunların onarımı gene bizden çıkacak.
Ek vergiler gelecek. Evi su altında kalan halk sigorta yaptırmadı ise cebinden ekstra bir para ile evini tamir edecek, işyerini sigorta yaptırmayan
işveren bunun zararını ürünlerine zam yaparak bizim önümüze getirecek. Tarlasında mahsülü çürüyen köylü ne yapacağını şaşırdı.  Kim karşılayacak
onca zarar ziyanı?
 
Bir yağmur yağmasıyla hemen hertaraf bertaraf mı olacak? Yok mu? bunun bir çözümü?
 
Çocukken söylediğimiz şarkı aklıma geldi. Ne kadar güzelde söylerdik.
 
Yağmur yağıyor, seller akıyor. Arap kızı camdan bakıyor.
 
Bak su birikintisi, hadi zıpla. Tam ortasına nasıl da gülerdik, sular paçalarımızdan düzüldüğünde çoçukluğumuzda....
 
Çocukluk işte yağmurun yağması oysa bizi ne kadar mutlu ederdi...
 
 
Hiç düşündünüz mü? Yabancı ülkelerin havalar ile ilgili atasözlerini;
Mesela Mayıs ayı yağışlı, Temmuz ayı sıcak olursa, hasat yakındır. (İngiltere atasözü)
Oysa dolu yağarsa bahsetmemiş. Şimdi istanbul’da dolu yağdı ne olacak? Temmuz gene mi? sıcak olacak?
 
Rus atasözüne göre ise Soğuk Mayıs ayı, ambarları doldurur diyor. Bence bu sene dolu yağdığı için ambarlar boşalıcak.
Çünkü dolu çok hasar verdi. Meyve ve sebzeler toprakta hem yağıştan, hem de doludan zarar gördü. Dolayısıyle bu da
halkın cebine yansıyacak.
 
Nisan ve Mayıs ayının Çiğ’i,  Ağustos’un ve sonbaharın güzel geçeceğini gösterir (Fransa atasözü)
Evet meteroloji uzmanları da Ağustos ayının çok sıcak geçeceğini söylüyorlar. Bu sene yazın yanıp kavrulacağız. Ama
öncelikle böyle yağmur yağarsa yaza kadar sağ çıkacağız mı? Kaç kişi boğulacak?; kaç kişi trafikte kaza yapacak?
Kaç kişinin evini su alacak? Kaç kişi işsiz kalacak? İşyerlerini su basınca hemen işveren zarardayız diye işçilerin işine son verir.
Gök çıldırmış gibi. Hep kusacak mı gökyüzü? Ne zamana kadar sürecek bu, hep yağacak mı yağmur?


 http://www.wzone.com.tr
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.