Prof. Dr. Ali Osman Özcan

    Hısım, akraba ve dünür sözcükleri birbirlerinden farklı gerçekliklere gönderme yapan sözcüklerdir. Hısım, soyca veya evlilik sonucu aralarında bağ bulunanlara dendiği gibi dede ve nineleri bir olanlara da denmektedir. Bu açıdan hısımlık dede ve nineden itibaren olan evliliklerle ilişkili bir sözcüktür. Akrabalık ise daha eskiye dayanmaktadır. Kan veya evlilik yoluyla birbirine bağlı olan kişileri ifade eder. "Bütün insanlar Âdem'den beri akrabadırlar" sözünde olduğu gibi. Dünür sözcüğü ise karı kocanın ana ve babalarının her biri için kullanılır. Dünürlük, evlenme sonucu oluşan yakınlığı ifade etmektedir. Evlenmekle ortaya çıkan yakınlığa da sıhr dendiği gibi sıhriyet sözcüğü de evlenme yoluyla oluşan akrabalığa denmektedir.

Zonguldak köylerinden bir karı koca hısımlarına ziyarete giderler. Hısımları biraz fakircedir. Neşe içinde akşam yemeği yenir, yatılır. Sabahleyin evin sahibi güler yüzle hısmına bağırır: "Aylardan Kasım! Nerde gezersin hısım" der. Hısımı verilen mesajı alır. Geceleyin kar yağdığını, yağışın hâlen devam ettiğini ve misafirliğin uzayacağını anlamıştır. Bu açıdan kasım sözcüğü bölgede kış aylarından birini ifade etmektedir. İnsan ismi olan Kasım ise, taksim eden, ayıran, bölen anlamlarıyla kırıcı, ezici, ufaltıcı ve çabuk kırılabilen, ince, narin anlamlarına da gelmektedir.    

Karın yağdığını anlayan hısım, dünürlerinin kendilerine verdiği mesajı alırlar. Dünürleri onlara kasım ayında önlem almadan, tedbirsiz bir şekilde yola çıkmamaları gerektiğini de söylemek istemiştir. İki hısımın arasındaki bu şakalaşma diğer hısımlar arasında da çarçabuk yayılmıştır. Kış mevsiminde bir yerde tedbirsiz olarak yola çıkmış kişiye "Kasım! Nerde gezersin hısım" denilerek önlem alması istenir.

    Zonguldak bölgesindeki yerleşik ahali genelde tedbire önem verirler. Tedbire dayalı bir başarı, başaranın zekâsıyla ilişkilendirilir. Kasım ayında tedbirsiz yola çıkmak uğursuz bir davranış olarak kabul edilir. Önlem almadan hareket etmek, güzel ahlaktan sayılmaz. Önlem alarak hareket etmek, asaletten kabul edilir. Hısım-akraba ile hasbıhal etmek huy güzelliği ile ilişkilendirilir. Kasım ayında yola çıkmak, misafirliğe gitmek, evden uzaklaşmak, hayırlı bir iş olarak görülmez. Zira bu aylarda hava her an bozulabilir. Kişi akrabalarının evinde bile olsa kendi evindeki kadar rahat edip dinlenemez. Hele "Çabuk döneceğim" diye yanına yedek giyecek almadıysa gittiği yerde gönül rahatlığı ile kalamaz.
   
Tedbirsiz yola çıkan birisi düşmanlarının sevinç gürültülerini duymayı göze almak zorundadır. Yapılan bir işin değeri çoğu kere başlangıcıyla değil, sonucuyla ortaya çıktığından sonuca göre yargılarda bulunmak bölgede önemli bir tutumdur. Ev sahibi hısımına yaptıkları davranışların sonucunun iyi çıkmadığını şairane bir şekilde ifade edivermiştir. Aynı zamanda hısımına yola çıkmadan önce ayrıntılı olarak hesap kitap yapması gerektiğini de sezdirmeden anlatıvermiştir. Dalgın olmaması, mevsimlerden haberdar olması gerektiğini de hatırlatmıştır.
   
Hısım, akraba veya dünür dahi olsa kişiler misafirliğe gitmeden önce iyice düşünüp önlemlerini alarak gitmelidirler. Aksi hâlde muhabbet muhalefete ve dalkavukluğa dönüşebilir. Kişiler görgü kuralları ve meşveret kurallarını iyi bilerek kişiler arası ilişkilerde nezakete uyarak hareket etmelidirler. Bu durum onların asaletlerinin göstergesidir.


Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.