GAZİANTEP (AA) - Gastronomi dalında Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) "Yaratıcı Şehirler Ağı"na dahil edilmeye hak kazanan Gaziantep'in meşhur yemeklerine lezzet katan biber salçası, kadınların büyük emekleri sonucu üretiliyor.
Kentte açık alanlarda yaz ayının sonlarına doğru tarlalardan toplanan biberleri çöplerinden ayıklayan kadınların uğraşı, çekirdeklerini temizledikleri biberleri yıkayıp doğradıktan sonra günlerce devam ediyor.
Makinelerde çekilen biberler, salça haline dönüştürüldükten sonra 3-4 gün güneşte bekletilerek, tadı ve rengiyle yöreye özgü salça halini alıyor. Bu işi meslek haline getiren kadınlar, biberlerin ellerinde bıraktığı acıya rağmen geçim kapısı olarak gördükleri salça yapımdan vazgeçmiyor.
Birçok aile evinin ihtiyacı için biber salçası üretirken kimileri de sipariş üzerine yaptığı salçanın satışından elde ettiği gelirle aile bütçesine katkıda bulunuyor. Kilosu, rengi ve kalitesine göre 10-20 liradan satılan salça, Gaziantep ve çevre illerin yanı sıra sipariş üzerine Türkiye'nin birçok kentine kargoyla gönderiliyor.
Evinin yakınındaki üretim merkezinde yıllardır salça üretimi yapan Emine Alıcı, her yıl yaz aylarında kadınların binbir emeğiyle salça hazırladıklarını söyledi.
Sezonun yaklaşık iki ay sürdüğünü ifade eden Alıcı, "Yaz sonunda topladığımız biberleri iki ay içerisinde salça haline getiriyoruz. Burada 30'u kadın 40 kişiyle çalışıyoruz. Kadınlar elleriyle tek tek ayıklıyor. Çok yoğun bir tempoyla çalışıyoruz, sezon iki ay kadar sürüyor. Gaziantep yemeklerinin olmazsa olmazı salçayı her aile mecbur yapıyor." şeklinde konuştu.
"Eşim vefat ettiği için çalışmak zorundayım"
Eşi vefat ettiğinden beri çalışmaya başladığını anlatan Emine Kömürcü ise 5 senedir her sezon salça yapıp satarak geçimini sağladığını söyledi.
Günde ortalama 12 saat çalıştıklarını aktaran Kömürcü, "Salça yapmak tarlada biber toplamaktan daha kolay. Daha rahat ediyoruz. Çocuklarımı yanımda getirebiliyorum. Sıcak havalar salçanın yapımını kolaylaştırıyor." dedi.
Muhabir: Feride Pelin İnal
