Prof. Dr. Ali Osman Özcan

    Küçük çekirge, gezerken her taraftan ilgi görmüştü. Güneş onun için doğmuş, sular onun için yaratılmış, otlar onun için yeşermiş gibiydi. O kadar yoğun bir ilgi görmüş olmak, onun cesaretini çok artırmıştı. "Benden başka hiç kimse bu dünyaya gelmemiştir" diye düşündü. Gezip dururken başkalarının hoşgörüleri, sevgileri ve ona karşı duygularının hep olumlu oluşu, onun şımarık tavrını besleyip duruyordu. Herkes çekirge için dalkavukluk yapmaya soyunmuş gibiydi.
Her şey günlük güneşlik iken birden çekirge birazcık yükseğe zıplayınca dünyayı bambaşka gördü. Dünyanın bu durumu hoşuna gitmişti. Artık böbürlenmek zamanı gelmiş, başkalarına egemen olduğunu şımarık tavırlarıyla sergilemek istiyordu. Böbürlenmesi, gururlanması, kibirlenmesi her hâlinden belli oluyordu.

Dünyanın bütün sorunlarını çözebilecek ilahi bir güce sahip olduğunu zannetmeye başlamıştı. Zaaflarını üstünlük gibi görerek her canlı ve cansıza sataşmaya başlamıştı. Kendisine benzeyen çekirgelerin kusurlarını büyütüp düşman olanları daha da düşman görme eğilimine girmişti. Sevmediklerine duyduğu öfke tarlasına hep hiddet tohumları ekiyordu. Diğer çekirge sürüleri ayrıkotuydu. Kendisini alkışlayan çekirgeler en güzel, en mutlu çekirgelerdi. "Artık çekirge imparatorluğunu kurma zamanı" diye düşündü. Kendi iştahına göre yiyecekleri belirledi; sürüdeki mevkii başını döndürdüğünden iştahı da çok artmıştı.

Günlerden bir gün şımarık çekirge bir kuş sürüsüne meydan okumanın nasıl bir şey olacağına dair fikir yürüttü. Her hâlde iyi bir şey olmalıydı. Zıplamaktansa kuşlarla beraber uçmak, en güzeli olurdu. Aklından bu düşünceler geçerken şımarık çekirge, antenlerini kaldırıp, bir-iki zıpladıktan sonra kuşların kralı kartala meydan okudu. Hiç olmazsa kendi gücünü öğrenecekti.

Kartal, çekirgenin vızıltısını önce duymazlıktan geldi; fakat etrafını çekirgelerin kuşattığını görünce canı sıkıldı. Kendi kendisinin talihsiz kartal olup olmadığını sorguladı. "Talihsiz kendisi değil, bu çekirgelerdir" diye düşününce, içinden gülümsedi. Şımarık çekirge talihin kör olduğunu bilmeden kendi talihine değer vermişti. "Talihsizlik nedir?" bilmiyordu. Fakat talihsizliğin zalim bir hoca olduğunu şimdi anlamıştı. Kartalın bir-iki dokunuşu şımarık çekirgenin ayaklarını ezince, şımarıklığın cezasını çekmek zorunda kalmıştı. Talih artık şımarık çekirgeden yüz çevirmiş, onu kendi hâline terk etmişti. Suç üniversitesinde hoca olan şımarık çekirge, talihsizliğin kucağında kırılan el-ayaklarını düzeltmeye çalışırken son nefesinin yaklaştığını görüp kendi kendini bilmeyen bir canlı olmanın acısını içinde hissederek ölümünü beklemeye koyuldu.

Kamuoyunda kartallara meydan okuyan şımarık çekirgelerin çekirge mantığıyla düşünüp ortalığı velveleye verdikleri görülmektedir. Şımarık çekirgelerin ruhları yoktur. Bu yüzden kimliklenmeleri de çok zordur. Onların mensubiyet bilinci konusundaki yaklaşımları da bir hoştur. İlahi ve kutsal olanla ilişkili bir yönleri de yoktur. Ölüme gönderdikleri gençlerin geleceklerini de düşünemeyecek kadar vicdanları katılaşmıştır. Böbürlenen, şişinen benliklerinin insanlıkla bağlantıları da kopmuştur. Utanmazlığı özgürlük olarak kabul eden şımarık çekirgeler, birer ölüm makinesi olarak kartalları öldürme derdindedirler.

Şımarık çekirgelerin tabiatını bilenler, onların kimliksizliğini, sahipsizliğini, kendiliksizliklerini kullanarak onları savaş aracı olarak her tarafa saldırtmaktadırlar. Şımarık çekirge saldırıları kitle iletişim araçlarında da yankı bulduğundan bir çeşit çekirge dili kanallardan akıp durmaktadır. Çekirge dilini bilen teröristleri yönlendiren yorumcular varken şımarık çekirge saldırıları hiçbir zaman kamuoyunun gündeminden düşmeyecektir. Şımarık çekirgelerin vicdanları, yavuz hırsız gibi, mal sahibini de mal diye satacak kadar gözü kararmış olarak karşımıza çıkar. Onların açılımları kendi iç dünyalarındaki hazcı açılımlardır.
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.