Üniversiteler kontrol altına alınmalı


Ahmet OKUMUŞ
    Son yaşanan olaylar bizlere bir kez daha gösterdi ki PKK v e onun yöneticilerinin gereğinden fazla şımardığını ve şımartıldığını görüyoruz.
    2013 yılında başlayan açılım sürecinde akil insanlar aracılığı ile kardeşlik mesajları verildi. Ama gelin görün ki bu PKK militanları ve onların yöneticileri kardeşliğin ne olduğunu bilmiyorlar. Çünkü onların kanlarında düşmanlık ve terör estirme var.
    Bakın bir ülkenin Milletvekili olmuş, şehrini ve ona oy veren insanların TBMM’de demokratik bir ortamda hak ve özgürlüklerini savunsunlar diye seçilmiş ve bu yüce meclise gelmişler. Ama gelin görün ki, bu seçilen kendini bilmezler TBMM’de kendisini seçen insanların haklarını savunacaklarına şehir eşkıyalığına soyunup askeri ve polise taş yağdırıyorlar. Tabi bunlar perdenin görünen tarafıdır. Birde görünmeyen tarafı var.
    Bu görünmeyen tarafından bahsetmek gerekir. Bakın daha önceki gün cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rize’de halka hitaben yaptığı konuşmayı hatırlatmak isterim. Sayın Erdoğan ailelere seslenerek çocuklarına sahip sıkmalarını ve sokaklara bırakmamalarını söylüyor. Çünkü sahipsiz her çocuk PKK sempatizanı ve onun canlı bombası konumunda hareket ediyorlar. Terör örgütünün eline çocuklarımızın düşmemesi için ailelere gerçekten büyük görevler düşmektedir.
    Bu konuda sadece ailelere değil devlete ve onun yöneticilerine de büyük görevler düşüyor. Özellikle devlet üniversiteleri çok iyi denetlenmelidir. Gerçekten okumak isteyen ve başka şehirlerde üniversite hayatına atılan öğrenciler kısa sürede PKK’nin eline düşmemeli. Bunun için üniversitelerde YÖK’ün denetimleri artmalı. En önemlisi araştırma görevlileri çok iyi seçilmelidir. Her önüne gelen kişi bu üniversitelerde görevlendirilmemelidir. Dikkat ederseniz vakıf ve özel üniversitelerde bu tür olaylara ve kişilere rastlanmıyor. Sadece devlet üniversitelerinde ve ayrı evlerde kalan öğrenciler içerisinde PKK sempatizanlığı oldukça fazla. Ailelerle birlikte devleti idare edenlerde üniversiteleri yakın takibe almalıdır. Aksi halde bu olayların önüne geçilmesi çok zor olur.
    Bu ülke hepimizin. Bunu her kes ve her kesimden kişi çıkıp söylüyor. Ama nedense ülkeye sahip olmak adına elini taşın altına koyan yoktur. Herkes koltuğunu ve çıkarlarını düşünüyor. Kusura bakmayın ama ülkeye sahip çıkmak ülkeyi yönetenlerin hatalarını ve eksiklerini söylemekle olur. Buyurun ve açık açık kimin nerede yanlış yaptığını söyleyin. Bu ülkede PKK’lı teröristlerin ne kadar şımartıldığını herkes söylemeli. Açılımı savunan herkes bunu çıkıp söylemeli. Aksi halde bu ülke hepimizin olmaz. Her önüne gelen bu ülke üzerinde hak iddia etmeye kalkar. Artık bu kendini bilmezlere gereken derler verilmelidir. Bunun içinde artık PKK’ya ve onun sözcülerine taviz verilmemeli. Çünkü taviz yeni tavizleri doğurmaktadır. Hep denilirdi bakın şehit gelmiyor. Ama şimdi şehitler yeniden gelmeye devam ediyor. Bunların olmaması için sert tedbirler şart. Artık şımarıklığa bu ülkenin ve insanımızın tahammülü kalmadı.

              

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.