Ahmet OKUMUŞ

            Hafta içerisinde Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan ithalat rakamlarını açıkladı. Benim dikkatimi ise ülke olarak kalitesine, sağlamlığına güvendiğimiz ve ülke olarak her zaman övünç duyduğumuz tekstil, hazır giyim,  ayakkabı, çanta ve seramik gibi ürünlerin ithal edilmesidir. O kadar marka takıntımız olmuş ki inanamazsınız.
Bunun sebebi de yerli malı tüketimi için özendirme yapılmadığı bir kez daha ortaya çıktı.  Bakınız 806 milyon dolarlık ayakkabı, 740 milyon dolarlık takım elbise, 277 milyon dolarlık kazak ve süveter, 177 milyon dolarlık halı, 147 milyon dolarlık çamaşır makinesi, 127 milyon dolarlık tişört, 76 milyon dolarlık cam bardak ve eşya, 193 milyon dolarlık gömlek ve 466 milyon dolarlık bavul, kemer ve giyim eşyası ithalatı yapmışız.

            İthal edilen bu ürünlerin hepsi ülkemizde mevcut ve Avrupa ülkelerine göre de daha kaliteli ürünleri üretiyoruz. Ancak, bir marka takıntısı ve Avrupa özentisi nedeniyle milyonlarca doları yurtdışına veriyoruz. Bunun altına tek yatan yerli malı kullanma kültürünü unutmuş olmamız, diğeri ise yabancı hayranlığı ve marka takıntısından başka bir şey değil. Bunun için acilen temel eğitim derslerinde ilaveler yapılarak yerli malı kullanımı konusunda geleceğimizin teminatı çocukları bilgilendirmeliyiz. Bakın mille Eğitim Eski Bakanı Ömer Dinçer kılık ve kıyafet konusunda ülkemizin geleceği bakımından çok tehlikeli bir adım atmıştı serbest kıyafet ile. Ancak, yeni Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı yanlışlı gördü ve hemen kararın iptali için çalışmalara başladı.

            Bu kararından dolayı Nabi Avcı'yı kutluyorum. Bu karar hem ekonomi açısından, hem bütçe açığı bakımından çok önemli bir kara. Yeni bir karar alınarak ülkemizde üretilen ve fiyatı ithal ürünlere göre pahalı olan ürünlerin biran önce fiyatlarının aşağı çekilmesi için çalışmalar başlatılmalı. Örneğin seramik ürünlerinde, ayakkabı, elbise ve diğer giyim ürünlerinde işçi girdilerinde öncelikle SSK primlerinde indirim yapılarak üretim maliyetleri düşürülmelidir. Üretim maliyetleri düşürülürse halkında yerli ürünlere daha çok ilgi göstermesi sağlanmalıdır.

            Bugün özellikle AVM'ler sayesinde ülkemizin her yanının cin malı sağlığımızı tehdit eder boyuttaki ürünlerle dolup taşıyor. Milyoncu pazarlarında cin malından geçilmiyor. Kullanımı olmayan ve çoğu zaman aldığımıza pişman olduğumuz bu ürünlerin ithalatının kısıtlanması ve bu ürünler konusunda halkın bilinçlendirilmesi şart. Eğer bunlara dikkat edilmez ise ülke olarak daha çok bütçe açığı veririz. Biz ithalatı artırdığımız sürece yerle esnaf ve sanatkârımız her geçen gün yok olmaya ve toplum olarak hazıra konmaya devam ederiz. Bu ise ülkemizin geleceği bakımından bir felaketten başka bir şey değildir.   

            İsterseniz şöyle bir etrafınıza bakınız mahallenizde veya yaşadığınız sakağınızda bir elbise ve pantolon diken bir terzi var mı? Veya kasap kaldı mı mahallenizde? Nerde ayakkabıcılar? Hepsi bir bir yok olmuş durumda. Neden AVM'ler ve onların yurt dışından ithal ettikleri ürünler ve bizlerin toplum olarak yabancı hayranlığımızdan hiçbirisi kalmadı. Arasanız da ilaç olarak dahi bunları bulamazsınız.
Çünkü yetişen yeni nesil marka ve yabancı hayranlığı ile yetiştiriliyor. Oysaki Türk milleti olarak çok büyük bir değere sahibiz. Ama kıymetini bilmiyoruz. Bunun için acilen yerli malı kullanımı özendirilmeli ve bunun için mutlaka okullarda eğitim verilmelidir. Aksi halde gelecekten bu bakımdan ümidimizi keselim. Ayakkabısını ve gömleğini dahi yapamayan ve üretemeyen ülkeleri bugün görüyoruz. Gelecekte dünyanın sayılı önde gelen ülkesi olmak istiyorsak önce kendimiz üretmeli ve ürettiğimizi kullanmalıyız. Aksi durumda her geçen gün bütçe açığı artmaya devam eder.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.