Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak
Altınbaş Üniversitesi'nin gelenekselleşen Çarşamba Buluşmaları, pandemi şartları altında süren eğitim döneminde internet üzerinden yapılan oturumlarla devam ediyor. Yılın son oturumunda Altınbaş Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Çağrı Erhan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Kasım Han ve Prof. Dr. Neşe Buket Aksu, geride bıraktığımız yılı değerlendirdiler, 2021’e dair öngörülerini paylaştılar.
Eğitimde etik ve ahlaki değerler vurgusu

'Kriz, sistemdeki çatlakları görünür kıldı'

'Uluslararası ilişkiler terimiyle, ‘kural ve düzenlere bağlı uluslararası sistemin’ yaşanan küresel sorunlarla baş edebileceğini düşünmüyorum' diyen Prof. Dr. Kasım Han, şunları söyledi: 'Bu tarz büyük krizler, sistemdeki büyük çatlakları da görünür kılıyor. Avrupa ülkelerinin birbirlerinin aşı çalışmalarına ilişkin rekabette gösterdikleri büyük hoyratlık, iş birliğinin hala insanoğlunun doğal refleksleri arasında olmadığını, en azından büyük bir fayda elde edeceğini hissetmediği zaman iş birliğinden kaçındığını gösteriyor. Daha bencil yaratıklar olmaya devam ediyoruz. Belki bu içinden geçtiğimiz kriz, o bencilliği ortadan kaldıracaktır. Bu aşı sürecinde onu gördüm; devletler bir taraftan birbirinin aşısına tasallut ettiler ama bir taraftan da belli bir havuza bütün bilgiyi akıtmak zorunda kaldılar. Aşı o sayede bu kadar hızlı çıktı.' Gelinen bu noktadan sonra dünya liderleri ve dünya halklarının bir karar vermesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Kasım Han, 'İşe yaradığını bildiğimiz yoldan mı devam edeceğiz, yoksa işe yaramayan, bizi sürekli zarara sokan yoldan mı gideceğiz? Hazzı önceleyerek kendi kısıtlı rasyonalitemizin içine hapsolmuş olarak mı davranacağız? Ben bir uluslararası ilişkiler pesimisti olarak pek de iş birliği yapmaya yönelik şekilde kaslarımızın gelişeceği kanaatinde değilim. Umarım haksız çıkarım.' şeklinde konuştu.
Küresel ekonomi, ABD ve Türkiye…
Pandemi sürecinin de etkisiyle dünyanın büyük bir ekonomik-politik dönüşüm içerisinde olduğunu belirten Prof. Dr. Kasım Han, 'Bu bir tarihsel ekonomik sistem dönüşümü. Biz kapitalizmin bir sonraki aşamasına geçiyoruz. Bu aynı zamanda varlık olarak, ontolojik bir kriz halinde yaşanıyor insanlar tarafından. Zaten sistemde ağır kırılganlıklar, çatlaklar çoktu. ABD Başkanı Trump da bu çatlakların tamamını büyüttü ve uluslararası düzenin üzerine öyle bir ağırlık bindirdi ki düzen barışçıl transformasyon şansını yitirdi' şeklinde konuştu. Görevi devretmeye hazırlanan Amerikan Başkanı Trump’ın, ABD üzerine büyük bir yük bindirdiğini söyleyen Prof. Dr. Kasım Han, şu değerlendirmeyi yaptı: 'Bu büyük yükün, dönüşümü kontrollü geçirme şansımızı azaltırken Amerika Birleşik Devletleri'nin de uluslararası sistemdeki gücünü ciddi şekilde zorlayacağını düşünüyorum. Bu bugünden yarına olmayacak elbette ama ne yazık ki pek de kolay olmayacak. Çünkü ‘kurdun dişine kan değdi’ deriz; dünyanın kapitalist merkezleri, Çin’in tedarik zinciri üzerindeki yerinin aslında meydan okunabilir olduğunu fark ettiler ve burada bir transformasyon olabileceğini hissediyorlar. Çin'in aslında dokunulmaz olmadığı yönündeki algının da Amerika'nın bundan sonraki tercihlerinde etkili olacağını düşünüyorum. Bir önceki sistemi taşımak için kurulmuş bulunan ne var ne yoksa, yapısal olarak bunların tamamı bir meydan okuma altındadır ve bunları yok etmek artık o kadar kolay değil diye düşünüyorum.'Yeni dönemde Türkiye-ABD ilişkileri sürecini de yorumlayan Prof. Dr. Ahmet Kasım Han, geçtiğimiz günlerde Amerikan düşünce kuruluşu ‘Bipartisan’ tarafından yayınlanan rapora atfen, 'Türkiye'nin Washington ile diplomatik ilişkiler kurma planında işinin gerçekten zor olduğunu anlıyorum. Türkiye'nin politikalarının, Amerika Birleşik Devletleri’nin çıkarları ile uyumlu olduklarına dair bir değerlendirme yok. Rapor, Türkiye'nin kendi özelliklerini ön plana alarak aldığı kararlardan Amerikan cenahının hoşlanmadığını gösterir nitelikte' dedi. Önümüzdeki dönemde Türkiye-ABD ilişkilerinin oldukça bozuk satıhta ve sert müzakereyle geçme ihtimalinin yüksek olduğunu belirten Prof. Dr. Kasım Han, 'Ancak bunun önü alınamaz mı? Bence alınabilir ve Türkiye de o yönde adımlar da atıyor' ifadelerini kullandı.'Gün gelecek robot sizi yönetecek'

'Ben mümkün olduğu kadar genç arkadaşlarıma şu mesajı veriyorum; artık robotlarla çalışacaksınız diyorum. Bu dönem artık robotların dönemi, endüstri artık robotları kullanıyor. Gün gelecek robot sizi yönetecek kadar bilgili olacak. Uyumayan, yemek yemeyen robot, siz sadece 8-10 saat çalışabilirken 24 saat çalışabilecek. O zaman burada bizim silahımız sosyal-duygusal becerilerimizdir. Empatinizdir, öz yeterliliğinizdir. Eskiden dediğimiz gibi artık 5-6 lisan demiyoruz, kod lisanını iyi bilin diyoruz. Çünkü robotlarla bir araya geleceksiniz ama diğer taraftan da sakın insani silahlarınızı ihmal etmeyin. Sosyal-duygusal becerileriniz için bugün bir fırsattır, bunu iyi değerlendirir, içselleştirebilirseniz, yarın düştüğünüzde ayağa kalkmayı öğreneceksiniz.'