9400,65%1,31
38,75% 0,36
43,79% 0,62
4138,50% 0,85
6711,63% -0,27
Doğu Anadolu Fay Hattı'ndaki deprem hareketliliği konusunda Türkiye'yi yıllardır uyaran iki önemli bilim insanı, içini döktü. Deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, son deprem için yetkilileri 16 yıldır uyardığını belirterek riskin büyüklüğünü anlattı. Prof. Dr. Şener Üşenmezsoy ise aylardır Ege'de Manisa Akhisar, Doğu'da Elazığ Sivrice'yi işaret ettiğini ancak önlem alınmadığını söyledi. Peki Doğu Anadolu Fay Hattı depremselliği Türkiye'yi nasıl etkiliyor?
Prof. Dr. Naci Görür'e göre bölgedeki risk tüm Türkiye için yüksek.
Doğu Anadolu Fay Hattı'nın tam yeri AFAD'ın hazırladığı Türkiye Deprem Haritası'nda ayrıntılı bir şekilde yer alıyor. Türkiye dün akşam merkez üssü Elazığ olan 6,8 büyüklüğündeki deprem ile sarsıldı. Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür Doğu Anadolu Fay Hattı'nın uzun süredir deprem biriktirdiğini belirtti. Uzmanlar, bölgede artçı depremlerin 1 hafta boyunca sürebileceği ile ilgili de uyarılarda bulunuyor.
İşte Türkiye deprem haritasında Doğu Anadolu Fay Hattı'nın yeri...
Doğu Anadolu Fay Hattı Türkiye'nin doğusunda büyük bir fay hattıdır. Fay, Anadolu Levhası ve Arap Levhası arasındaki sınır boyunca uzanmaktadır. Doğu Anadolu Fay Hattı, Ölü Deniz Çatlağı'nın kuzey sonunda Maraş Üçlü Bitişme'sinden başlayarak kuzeydoğu istikametinde işler ve Karlıova Üçlü Bitişme'sinde sona erer ki burada Kuzey Anadolu Fay Hattı ile buluşur.
Aşağıdaki deprem haritasından da görüleceği üzere Doğu Anadolu Fay Hattı, Hatay, Osmaniye, Gaziantep, Kahramanmaraş, Adıyaman, Elazığ, Bingöl, Muş'a kadar devam ettikten sonra Erzincan'dan itibaren Kuzey Anadolu Fay Hattı ile birleşir.
En son 1996 yılında yürürlüğe giren Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası, AFAD Deprem Dairesi Başkanlığı tarafından yenilenmiş, 18 Mart 2018 tarih ve 30364 sayılı (mükerrer) Resmi Gazete’ de yayımlanmıştır. Yeni harita 1 Ocak 2019 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Yeni harita en güncel deprem kaynak parametreleri, deprem katalogları ve yeni nesil matematiksel modeller dikkate alınarak çok daha fazla ve ayrıntılı veriyle hazırlanmıştır. Yeni haritada, bir önceki haritadan farklı olarak deprem bölgeleri yerine en büyük yer ivmesi değerleri gösterilmiş ve “deprem bölgesi” kavramı ortadan kaldırılmıştır.
Deprem tehlike haritası RİSK haritası değildir. RİSK haritası olması için bu tehlike haritası üzerinde yapıların, nüfusun deprem anında etkilenme durumunu bilmek, ekonomik kayıpları saptamak ve depremin çevreye vereceği zararları hesaplayıp bu zarar ve kayıp sonuçlarını gösteren harita oluşturmak gerekir.
'Bütün Doğu Anadolu fay hattı aktif bir fay. Ben sürekli bölgeyle uyarıyordum. Elazığlı olmam nedeniyle bölgeye kaç defa gittim; konferans verdim. Yerel yönetimleri uyarmak için panellere katıldım. 2004'ten bu yana uyarıda bulunyorum. Bingöl, Elazığ, Malatya Kahramanmaraş belediye başkanlıklarını üniversiteleri, hepsini uyardım.
O bölgede üniversiteleri bir araya getirdim. Harita Genel Komutanlığını ikna edip uçaklarını kullanmak suretiyle çalışmalar yapmaya çalıştık. Lidar yöntemiyle, kentler ne kadar tehlike altında diye araştıracaktık. Deprem olursa ne kadar kayıp vereceğimizi ortaya çıkaracaktık. TÜBİTAK'a, Devlet Planlama Teşkilatı'na (DPT) başvurduk. Projeyi destekleyen çıkmadı. Lidar yöntemiyle çalışma yapacaktık olmadı.
Bingöl Karlıova'dan Hatay Amanoslara kadar geçen fay hattı tehlike altında. Kuzeydoğu Anadolu fay hattı, İstanbul hariç enerjiyi boşalttı. Doğu Anadolu fay hattı uzun süredir deprem biriktiriyordu.
Şimdi büyük sayılabilecek bir deprem oldu. Daha önce de Sivrice-Palu hattında Malatya'ya doğru olan kesimde 1874'te büyük bir deprem olmuş.
Yine Kahramanmaraş'a, güneye gidildikçe 1893'te 7.4'lük deprem var. İskenderun'da 1822'de 7.5'luk deprem var. Sorun, batıda olduğu gibi Doğu Anadolu'da deprem bilincinin olmaması. Daha 5-6 ay önce televizyonlarda dikkat çekmeye çalıştım. Bu yaşanan olay, bilinmeyen bir şey değildi ki; ama önlem almıyoruz, yapmıyoruz ve önceden yapmaya risk yönetimi diyoruz. Biz hele bir deprem olsun, sonra gereğini yaparız mantığını taşıyoruz.
Bu ülkede hiçbir zaman depremle ilgili ciddi bir çalışma maalesef yapılmadı. Bakın Bingöl Karlıova'dan başladı ve İstanbul'a kadar kıra kıra geldi. Doğu Anadolu Fay hattında da uzun bir sürede benzer bir süreci yaşayabiliriz. Kahramanmaraş Türkoğlu çevresinde 1513 yılından itibaren deprem yok orasıyla ilgili kaygı duyuyorum.
Yerleşim alanlarında ciddi bir fay araştırması yapmak gerekiyor. Bu fayların boyu, derinliği nedir, yaratacağı depremin büyüklüğünü belirleyip zararı önleyici önlemleri almalıyız. Büyük şehirlerimizde nasıl kentsel dönüşüm yapılmaya çalışılıyorsa kırsal kesimde de köysel dönüşüm projelerini ortaya koymalıyız.'
Bu depremin önemi, Doğu Anadolu Fayı bir ölçüde harekete geçti. Bu şu demek, Kuzey Anadolu Fayı aşağı yukarı 1939-1999 arasında 7 büyüklüğünde deprem üreterek enerjisini büyük ölçüde boşalttı ve İstanbul kapılarına dayandı.
Doğu Anadolu Fayı uzun süredir suskundu. Bizim endişemiz Doğu Anadolu Fayı da günün birinde harekete geçerse, uzun süre deprem olmayan yerler bu faya bağlı olarak belirli tetiklenmelerle kırılıp büyük depremler üretebilir. Bu fay bizi endişelendiriyor.'