Ahmet Kabaklı'nın 42 Yıl Önceki Değerlendirmesi (*)
İsmail CENGİZ
Tercüman Gazetesi'nde "Günışığı" köşesinin yazarı Ahmet Kabaklı 12 Şubat 1970 tarihinde kalem aldığı "Kürt Yok, Türk Milleti vardır" başlıklı yazısındaki değerlendirmeleri, bizim tesbitlerimizle örtüşmektedir. "Kürt Yok, Türk Milleti vardır" diyen Kabaklı'ya göre iki kardeş halk arasındaki ayrımcılıktan, kendini Kürt sananlar kadar, bu hakikati idrak edemeyen sözde Türkler ile bilgisiz idareciler sorumludur.
"Bin
yıllık vatan Anadolu'da bir tane bile Türk-Kürt kavgası işitilmemiş
iken, bilakis yabancı unsurlara ve istilacı düşmanlara karşı, Doğu'nun,
Batı'nın kahraman Mehmetçikleri aynı şehitlik imanı ile karşı çıkmış
iken... Bugün birkaç maceraperestin ilim ve gerçek dışı hayalleri mi,
Anadolu hakını birbirinden ayıracak?...
Yazık ki, her şeyimiz başı boş; candamarlarımız üzerinde bile ilmi araştırmalar yoktur. Bazı üniversite kürsüleri, ırki, insani, iktisadi, sosyolojik, antropolijik tetkikler yerine ihtilal şarlatanlığı yapıyorlar. "Halka dönük"lük safsatası, "Kuzeye dönük"lüğü gizleyen bir slogan oluyor. Bu yüzden halkımızın şivelerine bakarak "Kürt, Laz, Çerkes, Boşnak, Fellah" yok bilmem ne diye hüküm veren densizler görülüyor.
(...) Ülkemizde "Kürt" yokken "Kürtçülük" safsatasına kapılan gençlerimizin de, kışkırtıcı düşmanlara uymamalarını rica ederim. Çünkü kültür merkezlerinden uzakta, dilini unutmuş, üstelik saçma bir idare anlayışiyle yoksul ve geri bırakılmış bir kısım halkımızı felaketli maceralara sürükleyecek propagandalara inanmak, onlara yakışmaz."
Yazık ki, her şeyimiz başı boş; candamarlarımız üzerinde bile ilmi araştırmalar yoktur. Bazı üniversite kürsüleri, ırki, insani, iktisadi, sosyolojik, antropolijik tetkikler yerine ihtilal şarlatanlığı yapıyorlar. "Halka dönük"lük safsatası, "Kuzeye dönük"lüğü gizleyen bir slogan oluyor. Bu yüzden halkımızın şivelerine bakarak "Kürt, Laz, Çerkes, Boşnak, Fellah" yok bilmem ne diye hüküm veren densizler görülüyor.
(...) Ülkemizde "Kürt" yokken "Kürtçülük" safsatasına kapılan gençlerimizin de, kışkırtıcı düşmanlara uymamalarını rica ederim. Çünkü kültür merkezlerinden uzakta, dilini unutmuş, üstelik saçma bir idare anlayışiyle yoksul ve geri bırakılmış bir kısım halkımızı felaketli maceralara sürükleyecek propagandalara inanmak, onlara yakışmaz."
Kabaklı, tıpkı Şevket Eygi gibi 40 yıl önce Güneydoğu'da Kürt sorununu kaşıyanların, Türkiye'yi parçalamak isteyen emperyalist güçler olduğunu vurgulamaktadır:
(...) Memleketin içinde dışında bir "Kürt" hareketini tahrik eden aldatılmış gençler ve onları kandıran hainler vardır. Dışarıda Taşnak, Siyon, Bolşevik hatta Ortodoks teşkilatlarınca beslenen bu vatan millet bölücülerinin cüretleri, Sovyet Generali Barzani'nin Irak'taki iç isyanlariyle bazı başarıları ölçüsünde artmıştır." Diyen Kabaklı, Irak'taki Kürtleri örgütleyen Barzani'nin hem İsrail hem de İran tarafından Türkiye'ye karşı desteklendiğini belirtmiş, tedbir alınmadığı takdirde bu "dağlı hareketi"nin bizim topraklara sızabileceğini 42 yıl önce uyarmış ve Kürtlere seslenerek; "İyi bellemelidirler ki, yoksul Anadolumuzun bir kısım yoksul halkını bir takım eşkiya maceracılarının kucağına itip mahvetmek densizliğine kalkmasınlar!... demiştir.
NOT: Suriye'deki olaylar, çok yakın geçmişte Irak'taki olayları hatırlatmıyor mu? Dün Kuzey Irak sun'i oluşumu nasıl planlandıysa, bugün Suriye'nin kuzeyinde yapılmak istenen aynı şey... Ama ilginçtir, herkes seyretti ve seyretmeye devam ediyor. Nedense kimsenin aklına Kuzey Suriye'deki Türkmenleri silahlandırmak ve eğitmek gelmiyor?.... böyle olsaydı sınır kapılarında yaşanan yağma ve talanlar yaşanır mıydı? Sizce de ilginç değil mi?
(*) Ahmet Kabaklı, "Kürt yok, Türk Milleti vardır", Tercüman Gazetesi, 12 Şubat 1970
