9624,85%-0,79
38,69% -0,20
43,49% 0,28
3956,39% -0,11
6436,36% -0,34
Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu yıldan itibaren böylesine alçakça ihanete uğramadı. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yurt dışında görev yapan kritik görevdeki subay ve askerlerinin fotoğraflarını, pasaport bilgilerini ve görev yaptıkları yerleri yayınlayan FETÖ'cü alçaklara, bebek katili PKK'nın yayın organları da destek vermeye başladı.
Akdeniz'de Türkiye'yi kuşatan CIA - Pentagon yapılanmasının psikolojik savaş boyutunu FETÖ'cü alçakların yürüttüğü ortaya çıktı. Libya'da görev yapan TSK mensuplarının pasaport görüntülerini, fotoğraflarını yayınlayan FETÖ'cü kansızlara, PKK'nın yayın kuruluşları ile Türk düşmanı internet siteleri ile sosyal medya hesapları da destek veriyor.
Yeni Şafak Gazetesi'nde yer alan habere göre Libya’da yaşanan iç savaş, terör örgütlerinin de kullanıldığı kirli bir hesaplaşmaya dönüştü. ABD, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır ve Suudi Arabistan’ın desteklediği Hafter terör örgütü, Türkiye’nin desteklediği meşru hükümete karşı yenilgiye uğradı. Ağır zayiat veren Hafter terör örgütü, geride çok sayıda gelişmiş füze ve silah bırakarak kaçarken, örgüte hiç beklenmedik destek FETÖ'den geldi. FETÖ'cü hainler, Hafter güçlerine, bu ülkede görev yapan TSK personelinin kimlik bilgilerini, fotoğraflarını yayınlayarak adeta hedef gösterdi. Libya'yı defalarca kan gölüne çeviren ABD ve Fransa'nın çıkarlarına uygun yayın yapmaya özen gösteren FETÖ'cü hainlere PKK kanalları da destek veriyor..
MİT TIR'ları skandalına imza atarak büyük bir ihanet sergileyen FETÖ, KCK soruşturmalarında da görevli MİT personelinin kimlik bilgilerini sızdırmıştı. FETÖ şimdide Libya'da görevli olduklarını iddia ettiği TSK mensubu askerlerimizin bilgilerini paylaşarak hedef haline getirdi. Can güvenlikleri tehlikeye atılan görevliler arasında generaller de var.
KCK soruşturmasında terör örgütüne sızan MİT elemanlarını deşifre eden, Türkmenlere gönderilen yardım tırlarını kameralar önünde durdurarak istihbaratçıların kimliğini açık eden FETÖ, yine ihanet peşinde. Örgüt bu kez de sözde Libya’da gizli görevde olduğunu iddia ederek isim ve resimlerini paylaştığı devlet görevlilerini açık açık hedef gösterdi.
Libya’da yaşanan iç savaş, terör örgütlerinin de kullandığı kirli bir hesaplaşmaya dönüştü. ABD, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır ve Suudi Arabistan’ın desteklediği Hafter terör örgütü, Türkiye’nin desteklediği meşru hükümete karşı yenilgiye uğradı. Ağır zayiat veren Hafter terör örgütü, geride çok sayıda gelişmiş füze ve silah bırakarak kaçtı.
Libya’daki bu ağır yenilgi sonrasında derin ilişki ağları yeniden gün yüzüne çıktı. FETÖ, çoğu BAE ve Suudi Arabistan tarafından fonlanan yayın organları ile Libya’da gizli görevde olduğunu iddia ettiği devlet görevlilerini hedef gösterdi. Firarı FETÖ’cü Yavuz Baydar, yayın yönetmenliğini yaptığı site üzerinden sözde Libya kaynaklarına dayanarak bu görevlilerin isimlerini ve görevlerini paylaştı.
FETÖ’nün kapatılan yayın organı Today’s Zaman’ın Genel Yayın Yönetmeni Abdullah Bozkurt bununla da yetinmedi. Sosyal medya hesabından TSK'da görevli generallerin de aralarında olduğu isimlerin pasaport kopyaları ile üniformalı fotoğraflarını yayınladı. Bu isimlerin önceki görevleri hakkında detaylı bilgiler de paylaşan Bozkurt, ihaneti daha da öteye taşıdı. Bozkurt, Libya’da bulunan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının kimliklerinin gizlendiğini iddia ederek tüm Türkleri açık hedef haline getirdi. Bozkurt’un mesajları pek çok FETÖ’cü tarafından da paylaşıldı.
Avrupa’yı örümcek ağı gibi saran terör örgütü PKK’nın yayın organları da, FETÖ ile işbirliği halinde hareket etti. Aralarında televizyon, gazete ve haber ajanslarının da yer aldığı PKK’ya bağlı 66 yayın organı aynı iddialara geniş yer verdi. “Libya’da gizli faaliyet gösteriyorlar” denilerek Türk güvenlik güçlerinin çarşaf çarşaf resimleri yayınlandı. Aynı zamanda bu isimlerin terörle mücadelede aldıkları görevlere de özellikle vurgu yapıldı.
Libya bağlantılı yaşanan gelişmeler FETÖ’nün ilk ihaneti değil. Örgüt daha önce de kritik görevlerdeki MİT elemanlarının kimliklerini deşifre etmişti. İstanbul’da FETÖ’cü olduğu ortaya çıkan savcılar (Sadrettin Sarıkaya ve Bilal Bayraktar) tarafından yürütülen KCK soruşturmasında MİT hedef alınmıştı. Operasyon sonunda hazırlanan iddianamede terör örgütünün içinde çok sayıda MİT elemanı olduğu açık açık yazılmıştı. Bu bilgi sonrasında örgüt içinde çok sayıda infaz yaşandığı bile iddia edilmişti. MİT adına uluslararası bir ajansta çalışan M.Ö.’nün kimliği deşifre edilmişti. Çözüm sürecinde ortalara saçılan ses kayıtları da, Hakan Fidan ve diğer istihbarat görevlilerinin ifadeye çağrılmaları da yine FETÖ’nün attığı adımlardı.
FETÖ’nün MİT’i hedef alan diğer ihaneti de yine PKK konusunda oldu. FETÖ imamı Cemal Bulut yanındaki 2 kişi ile birlikte Kuzey Irak’a giderek PKK elebaşları ile gizli bir görüşme yapmıştı. Bulut’un görüşmede PKK’ya sızan emniyet ve MİT görevlilerinin listesini verdiği ortaya çıkmıştı. Bulut’un verdiği listenin ardından örgüt içinde çok sayıda infaz gerçekleştiği iddia edilmişti. Suriye’deki Türkmenlere yardım götüren MİT tırlarının kameralar önünde durdurulması da FETÖ’nün bilinen büyük ihanetlerinden birisi oldu.
1 Ocak 2014’te Hatay’ın Kırıkhan ilçesinde 1 tır, 19 Ocak 2014’te ise Adana Ceyhan’da üç tır FETÖ’cü savcı ve askerler tarafından durdurulmuştu. Jandarma görevlileri tırlarda görev yapan MİT personeline silah çekip yere yatırmıştı. Saniye saniye kayıt altına alınan operasyonun görüntüleri yayınlanmış, hem MİT’çilerin kimlikleri hem de gizli operasyon deşifre olmuştu.
