Kat mülkiyeti kanundaki yasal düzenlemeler nerede kaldı?
Bazı sitelerde yaşanan hatta kabadayılık ve zorbalığı ulaşan aidat sorunun Kat Mülkiyeti Kanununun revize edilmeden çözülemeyeceğini ifade eden Timtaş Yönetim AŞ Yönetim Kurulu Başkanı ve sektörde Bilirkişi Mehmet Akay uzun süredir bu konu ile ilgili bir yasal düzenlemenin kamuoyunun beklentisinde olduğunu söyledi.
Site yönetimi sektöründe yurt genelinde hizmet veren Timtaş Yönetim AŞ’nin Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akay, son günlerde sık sık gündeme gelen site yönetimlerindeki aidat sorunlarının, bu alandaki tekelleşme ve haksız kazanç elde etme çabalarından kaynaklandığını belirtti.Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamındaki davalarda Bilirkişi olarak da görev alan Akay, yaptığı açıklamada, sitelerdeki aidat sorununun, 1965 yılında kabul edilen 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu revize edilmeden çözülemeyeceğini söyleyerek, bu konuda uzunca bir süredir kamuoyunda bir beklentinin olduğunu vurguladı. Ancak bu beklentilere henüz bir karşılık verilmediğini söyleyen Akay, hükümetin acilen bu konuya el atması gerektiğini belirtti.Akay, bazı site aidatlarında fahiş artışlar yaşandığını, aidatların kiralarla yarışır hale geldiğini, hatta kiraları geçtiğini, yönetimi ele geçiren kişi ya da grupların kabadayılıkla, zorbalıkla kat maliklerine ve kiracılara günlük hayatı çekilmez hale getirdiğini dile getirdi.“Mafyavari davranıyor, kafalarına göre aidat belirliyorlar”Bazı yöneticilerin sitelerde mafyavari davrandıklarını, kendilerine muhalif olan, soru soran, bilgi isteyen kat malikleri ve kiracılara diklendiklerini anlatan Akay, “Tamamen derebeyi gibi davranan ve site yönetimini ele geçiren bu kişiler kafalarına göre işleyiş sağlıyorlar. Kendilerine muhalif gördükleri hak sahiplerinin havuz ve hamam gibi ortak alanları kullanmalarını engelliyor, araçlarını otoparka almıyor, misafirlerine zorluk çıkartıyor, hatta darp ediyorlar. Gelir ve giderleri site sakinleri ile paylaşmayıp, istediklerine icra takibi başlatıyor, istemediklerinden aidat bile almıyorlar. Aidatları kafalarına göre belirliyorlar. Toplanan aidatları da keyfice harcıyorlar. Site ile hiç ilgisi olmayan, kendi şahsi harcamalarını site bütçesinden karşılayan birçok yönetici var. Kendi yakınlarına siteden iş veren yöneticiler var. Birçoğu siteyi ciddi borç yükü altına sokuyorlar” diye konuştu.“Yönetime kimse aday olamıyor”Bilirkişi Mehmet Akay, bazı site yöneticilerinin birçok konuda gayri kanuni davrandığını, yasaları ve mevzuatları dikkate almadığını, hiçbir şekilde yönetimi bırakmadığını, aday olmak isteyenleri de belli yöntemlerle “bertaraf ettiklerini” söyledi. Bu sitelerde oturan mülk sakinlerinin büyük emekler ve fedakârlıklarla daire satın aldığını hatırlatan Akay, “Kat maliklerini ve kiracıları, kendi evlerinde sürekli huzursuz ediyor, sudan bahanelerle çıkardıkları büyük sorunlarla yaşamak zorunda bırakıyorlar. Birçok kiracı sırf bu nedenlerle evlerinden taşınıyor, birçok mal sahibi de evlerini satarak bu beladan kurtuluyor” dedi.“Mevzuat açıklarını çok iyi kullanıyorlar”Akay, söz konusu bu site yöneticilerinin, “haksız” kararlarını sorgulayanlara, “git bildiğin yere şikayet et” cevabını verdiklerini belirterek, “Bu kişiler 634 Sayılı Kanunun açıklarını çok iyi biliyorlar. En basit davanın yıllarca süreceğini biliyorlar. Mağdurların haklı iken haksız çıkacaklarını biliyorlar. İstemedikleri site sakinlerine maalesef hayatı çekilmez hale getiriyorlar. Sonucunda da mutsuz ve gergin bir toplum, komşular arasında sürekli kavga ve huzursuzluk eksik olmuyor. Bir an evvel 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nda revizeler yapılmalı, güncel sorunlara yasal çözümler üretilmelidir” görüşünü paylaştı.“Hem Kamu hem de Vatandaş daha mutlu olacak”Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamındaki anlaşmazlıklar nedeniyle karakollarda, savcılıklarda ve mahkemelerde ciddi bir iş yükünün oluştuğuna dikkati çeken Akay, 1965’te yürürlüğe giren ve artık bazı sorunların çözümünde yetersiz kalan Kanun’un revize edilmesi, güncel problemlere çözüm üretmesi halinde karakollarda ve adliyelerdeki iş yükünün önemli oranda azalacağını, komşular arasındaki problemlerin biteceğini, insanların yaşam alanlarında daha mutlu olacağını da sözlerine ekledi.
